Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Ömer el-Beşir’den ABD ve Batı’ya eleştiri | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Sudan’ın teröre destek veren ülkeler listesinden çıkarılmasıyla ilgili ABD-Sudan diyalog görüşmelerinde ikinci aşamaya girildiği bir dönemde, Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir, ABD ve Batılı ülkelerin bölgedeki politikalarını eleştirerek, hiçbir tarafın verdiği kararlarla ülkesini esir alamayacağını vurguladı.

ABD’nin Hartum Büyükelçiliği’nden dün yapılan açıklamada, Sudan’ın bir önceki görüşmede kararlaştırılan 6 temel sorunun aşılmasında kararlı olması halinde, Washington’un terörü destekleyen ülkeler listesinden (kara liste) Sudan’ın çıkarılması hususuna ciddi bir şekilde yaklaşacağı vurgulandı.

Beşir: İç işlerimizi müdahaleyi kabul etmeyeceğiz

Beşir, Sudan Halk Savunma Güçleri’nin kuruluş yıldönümü münasebetiyle önceki gün Kosta kentinde düzenlenen törene katıldı. Burada halka hitaben yaptığı konuşmada, ABD’nin bölgedeki politikalarını eleştiren Beşir, ülkesinin içişlerine müdahale girişimlerini kabul etmeyeceklerini söyledi.

“Biz gücümüzü Allah’tan alır, yalnız ona rüku ve secde ederiz”

Herhangi bir tarafın verdiği kararla Sudan’ın esir alınamayacağını vurgulayan Beşir, “Biz gücümüzü Allah’tan alır, yalnız ona rüku ve secde ederiz” dedi.

Sudan’ın, bölge ülkelerde yerinden edilen mültecilere kapılarını açtığına işaret eden Beşir, “Sudan, bu devletlerin halklarını kabul etmeye ve içinde bulunduğu zor şartlara rağmen onlara güvenli bir sığınak olmaya devam ediyor” ifadesini kullandı.

Halk Savunma Güçleri’ne övgü

Beşir, Halk Savunma Güçleri’nin kuruluşundan bu yana 29 yıldır ülke güvenliğini sağlamada oynadığı role övgüde bulunarak, “Halk Güçleri açık ve devamlı bir okuldur. Savaşta da barışta da oynadığı rol sona ermeyecektir” diye konuştu.

Sudan Devlet Başkanı Beşir, Halk Savunma Güçleri’nin kuruluşundan bu yana 20 bin şehit verdiğini sözlerine ekledi.

Halk Savunma Güçleri ne zaman kuruldu?

Halk Savunma Güçleri, Sudan Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı yedek birlik olarak Sudanlı İslamcılara bağlı savaşçılar tarafından 1990’larda kuruldu. İç savaştaki çatışmalara katılan bu birliklerin, rolü bittiği gerekçesiyle feshedilmesi yönündeki talepler de gittikçe artmakta.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, konuya ilişkin ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı John Sullivan ve Sudan Dışişleri Bakanı Ed-Derdiri Muhammed Ahmed’in Washington’da görüştüğünü ve iki ülke arasında yeni bir dönemin başlatılmasını kapsayan ikinci aşamayı ele aldıklarını açıklamıştı.

Nauert, Sudan’ın terörle mücadele iş birliğinin genişletilmesi, din ve basın özgürlüğünün yanı sıra insani yardımın geliştirilmesi, iç savaşların durdurulması, barış sürecinin ilerlemesi için daha elverişli bir ortam oluşturulması ve Kuzey Kore ile ilgili Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarına bağlı kalması gibi 6 temel sorunda ilerleme kaydedilmesi gerektiğini ifade etmişti.

Nauert, “Bu gelişmelerin bir parçası olarak, Sudan aynı kararlılığı göstermeye devam eder, ikinci aşamanın gerektirdiği 6 temel sorunun ele alınması ve çözümünde ilerleme kaydederse, ABD Sudan’ı teröre destek veren ülkeler listesinden çıkarmaya hazır” demişti.

Trump yönetimi, 6 Ekim 2017’de ‘1997’den bu yana Sudan’a uygulanan ticari yaptırımları kaldırma’ kararı almış ancak Hartum’u terörü destekleyen ülkeler listesinden çıkarmamıştı. Sudan, El Kaide lideri Usame bin Ladin’i ülkesine kabul ettiği için 1993 yılında terörü destekleyen ülkeler listesine eklenmişti.

ABD’nin Sudan Maslahatgüzarı Stephen Coates, önceki gün yaptığı açıklamada, Sudan-ABD arasında 6 temel sorunun aşması halinde Washington’un terörü destekleyen ülkeler listesinden (kara liste) Sudan’ın çıkarma hususuna ciddiyetle yaklaşacağını söyledi.

Coates, önceki gün düzenlenen basın toplantısında, “ABD, gerekli yasal koşullardan memnun kalırsa, Sudan’ın adını terörü destekleyen ülkeler listesinden çıkarma konusunda çekinmeyecektir” diye konuştu

Sudan’a yönelik ekonomik yaptırımların kaldırılmasının ikili ilişkilerde önemli bir yere sahip olduğunu belirten Coates, yaptırımların kaldırılmasının iki ülke arasında kat edilmesi gereken uzun yolda atılan bir adım olduğunu söyledi.