Esed rejimine bağlı güçler, Suriye’nin başkenti Şam yakınlarındaki Doğu Guta’ya yönelik bombardımanlarını sürdürüyor. Dün bölgeden çoğu hasta ve yaralı onlarca sivil tahliye edildi. Doğu Guta’ya paralel olarak Şam’ın merkezi semtlerinden el-Kadem’den de tahliye gerçekleşti.
SOHR: 170 sivil bölgeden çıkarıldı
Bölgeden çıkarılan sivillerin sayısı konusunda ise farklı bilgiler var. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) Müdürü Rami Abdurrahman, Rusya’nın Doğu Guta’nın kuzeyindeki Ceyş-ul İslam kontrolündeki bölgeden 170 sivilin çıkış yapmasına izin verdiğini ve tahliye edilen sivillerin Rusya ile örgüt arasında yapılan anlaşma çerçevesinde, rejim kontrolündeki bölgelere ulaştırıldığını bildirdi. SOHR tahliyeleri, “demografik değişim” ve “muhalifler arası çatışma çıkarma” ile “halk ve muhalif grupları karşı karşıya getirme girişimi” olarak niteledi.
Alman Haber Ajansı’nın (DPA) Suriye’deki kaynaklarına dayanarak verdiği habere göre dün Duma’dan Şam’daki hastanelerde tedavi edilmek üzere 25 hasta ve yaralı tahliye edildi. DPA’ya bilgi veren rejime yakın haber kaynakları ise yaralı ve hastaların Rusya, Ceyş-ul İslam ve Feylak el-Rahman arasındaki anlaşma çerçevesinde çıkarıldığını belirtti.
Söz konusu kaynaklar ayrıca sivillerin el-Vefidin mülteci kampı üzerinden bölgeden çıkarılması işlemine Rus ordusunun gözlemcilik ettiğini, Doğu Guta’daki kanaat önderleri ile silahlı muhaliflerin de Cisreyn kasabası ile bölgenin güneyinden gerçekleştirilen tahliyeleri yönettiğini sözlerine ekledi.
Rusya ve muhalif gruplar arasında anlaşma
Rusya resmi haber ajansı Ria Novosti ise Rusya’ya bağlı Suriye Barış Merkezi ile silahlı muhalif gruplar ve bölgenin önde gelenleri arasında yapılan görüşmeler sonucunda sayıları bine ulaşan sivillerin Duma kasabasından çıkarılması konusunda anlaşmaya varıldığını aktardı. Russia Today ise aralarında çatışmalarda yaralananların da olduğu 100 muhalif savaşçının Doğu Guta’dan tahliye edildiğini ve bu savaşçıların İdlib’e gideceğini belirtti.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşler Suriye Koordinatörü Ali el-Zateri, kısa süre önce yaptığı açıklamada sivillerin salı günü Doğu Guta’dan çıkarılmasını beklediklerini söylemişti. Zateri, Rueters haber ajansında yer alan açıklamasında “Tıbbi müdahaleye ihtiyaç duyan yaralı ve hastaların da aralarında bulunduğu sivillerin salı günü Doğu Guta’dan tahliye edilmesini tahmin ediyoruz” demişti.
Esed rejimi ve muhalifler arasında varılan anlaşma çerçevesinde rejim kontrolündeki Şam’ın güneyindeki merkezi semtlerden el-Kadem semtinden sivil ve savaşçı muhalifleri taşıyan onlarca otobüs hareket etti. Hizbullah’a bağlı Savaş Medyası birimine göre, yüzlerce savaşçı aileleriyle birlikte el-Kadem semtinden tahliye edildi. Rejim güçlerinin daha önce yapılan bir anlaşma çerçevesinde el-Kadem semtini tamamen kontrol altında tuttuğuna işaret eden Savaş Medyası, Ecnad el Şam örgütüne bağlı 300 savaşçı ve ailelerinin içinde bulunduğu bini aşkın sivilin otobüslerle semtten ayrıldığı bilgisini verdi.
SOHR tarafından verilen bilgilere göre ise son 24 saat içinde yüzlerce sivil ve muhalif savaşçı otobüslerle semti terk etti. El-Kadem semti, Esed rejimi ile DEAŞ terör örgütü kontrolündeki bölgelerin arasında bulunuyor.
BM: Ateşkesi alaya almak dehşet verici bir umursamazlık
BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan De Mistura’nın Ofis Müdürü Michael Contet, dün yaptığı açıklamada Suriye’de ateşkesin alaya alınmasının bombardıman ve çatışmalar nedeniyle büyük mağduriyetler yaşayan ve şiddetten uzaklaşmaya ihtiyaç duyan çocuk ve sivillere karşı “Dehşet verici bir umursamazlık” olduğunu ifade etti.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR) Başkan Yardımcısı Kate Gilmore ise Duma’da şiddete maruz kalan çocuk ve sivillere yardım için bir an önce harekete geçme çağrısı yaptı.
ABD’nin New York kentindeki BM merkezinde düzenlenen OHCHR toplantısında bir konuşma gerçekleştiren Gilmore, Doğu Guta’da kuşatma altında bulunan 125 bin çocuk için duyduğu kaygıyı şu ifadelerle dile getirdi:
“Bu çocuklar yeterli beslenemiyor. Çoğunluğu da büyük bir bunalım içinde. Çocukların başına gelenlerin televizyon ekranlarındaki görüntüleri yeterince şok edicidir. Ancak öyle görülüyor ki bölgeye yönelik akıl dışı şiddeti durdurmak için yeterli değilmiş.”