Pakistan Hükümeti aşırılıkçı dini grupların taleplerine boyun eğdi ve “Asya Bibi hakkında beraat kararı veren Pakistan Yüksek Mahkemesi kararına karşı temyiz talebine karşı çıkmayacağını bildirdi. Bu açıklamanın ardından “dini değerlere küfür” suçlamasıyla yargılanan Hristiyan kadının beraat edilmesinden sonra düzenlenen gösterilere son verildiği açıklandı. Polis başkentte yolları kapatmak için koyduğu büyük konteynırları kaldırdı.
Taraflar arasında 5 maddelik anlaşmaya ulaşan AFP, hükümetin Bibi hakkında verilen beraat kararının temyize götürülmesine karşı çıkmayacağı konusunda anlaşmaya varıldığını açıkladı.
Çarşamba günü 2010 yılında dini değerlere küfrettiği gerekçesiyle hakkında idam kararı verilmiş olan Asya Bibi’nin beraatine karar verilince ülkede gösteriler patlak vermişti. Ardından Pakistan Talibanı olarak bilinen grupla Pakistan Diyanet İşleri Başkanı Nur Elhak Kadri müzakere görüşmelerini başlatmıştı. Hükümet örgütün talebini kabul edince protestolar sonlandırıldı. Anlaşma uyarınca Bibi’nin ülkeyi terk etmesini engellemek için yurt dışına çıkış yasağı kondu.
Bibi’nin avukatı Seyf el-Meluk, Cumartesi günü erken saatlerde uçağa binmeden AFP’ye yaptığı açıklamada İslamcılardan aldığı tehditler nedeniyle hayatından endişe ettiğini söyleyerek mevcut senaryolar karşısında Pakistan’da yaşayamam” dedi.
60 yaşlarında olan avukat, “Asya Bibi davasındaki savaşı sürdürmek için hayatta kalmalıyım “ dedi. Avukat İslamcıların bu tutumunun üzüntü verici olmakla birlikte beklenen bir durum olduğunu da dile getirdi. “İslamcılardan bu tepkiyi bekliyordum ancak acı veren Hükümetin tavrıdır” diyen avukat, ülkenin en yüksek mahkemesinin verdiği bu kararın uygulanmamasının mümkün olmadığını vurguladı. Cumartesi günü hükümetin örgütle yaptığı anlaşma “yeni tavizler” olarak yoğun eleştiriye uğradı.
Avukata göre müvekkili Bibi, ister hapishanede ister dışarıda olsun hükmün yeniden geri gelmesi ve ölüm korkusuyla yaşayacak.
Dawn gazetesinde çıkan başyazı da hükümetin demokrasi ve anayasaya inanmayan radikal bir örgütün taleplerine boyun eğdiği yazıldı. Yazı “Başbakan İmran Han’ın Çarşamba günü yaptığı konuşmanın tarihin çöplüğüne atılması gerektiği “vurgusuyla bitirildi.
Öte yandan Pakistan Başbakanı İmran Han, Çinli mevkidaşı Şi Cinping ile bir araya geldi. Pakistan finansal krizi aşmak için dünyanın en büyük ikinci ekonomisi Çin’den yardım ve yatırım talebinde bulunacak.
İmran Han Ağustos ayında iş başına geldiğinden beri dost ülkelerden kredi talebinde bulunuyor. 1980’lerden beri ise IMF’ye tekrar tekrar başvurdu. İslamabad en son 2013 yılında benzer bir krizle başa çıkmak için 6.6 milyar dolarlık kredi almıştı.
Çin, Pakistan’ın en büyük yatırımcısı ve Şİ Cinping ticaret ve alt yapıya dair iddialı bir proje olan “Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru” üzerinde çalışıyor.
Bu proje, Batı Çin’in Sincan bölgesi ve Arap Denizi arasındaki enerji ve ulaşım bağlantılarını Pakistan üzerinden güçlendirmeyi amaçlıyor. Ancak Pakistan’ın kötüleşen finansal durumu göz önüne alındığında, son aylarda anlaşmanın bazı bölümlerinden vaz geçilmesi olasılığı hakkında endişeler yaşanıyor.