Pakistan makamları, uzun süreli hapis cezalarına çarptırılan ve 25 Temmuz’da yapılacak seçimler öncesinde partilerine destek arayan eski Başbakan Navaz Şerif ve kızı Meryem’i Londra’dan Pakistan’a dönüşlerinde tutukladı.
Tutuklama, ülkenin batısındaki seçim mitinglerini hedef alan ve yaklaşık 132 kişinin ölümüne yol açan iki bombalı saldırıdan kısa bir süre sonra gerçekleşti.
Londra’dan Lahor’a hareket eden uçaktaki Reuters muhabiri, haklarında geçen hafta yolsuzluk suçundan gıyabi hapis cezası verilen Navaz Şerif ve kızına uçakta resmi üniformalı görevlilerin eşlik ettiğini söyledi. Pakistan’ın yerel kanalı Geo’da çıkan haberlerde ise, Navaz Şerif ve kızının ülkeye dönmelerinden çok kısa bir süre sonra tutuklandıkları ve on binlerce kişinin destek için toplandığı Lahor’un dışına çıkarmak üzere kendilerini bekleyen başka bir uçağa alındıkları belirtildi.
Bir sivil havacılık yetkilisi, Etihad Havayollarına ait bir uçağın Şerif’i ve aynı suçtan mahkum edilen kızını Londra’dan getirdiğini ve Lahor havalimanına iniş yaptığını ifade etti.
Yolsuzlukla mücadele mahkemesi bir hafta önce eski Başbakan Navaz Şerif’i 10 yıl, kızı Meryem’i ise 7 yıl gıyabi hapis cezasına çarptırmıştı. Navaz Şerif ile kızı, Şerif’in eşinin kanser tedavisi nedeniyle bir süredir Londra’da bulunuyordu. Baba kız cuma akşamı Lahor’a döneceklerini açıklamış ve destekçilerine kendilerini karşılamak için havaalanına gelmeleri çağrısı yapmıştı.
Bile bile geldi
Şerif dün partisi tarafından yayınlanan ve uçakta otururken görüntülendiği bir videoda, “Doğrudan hapishaneye götürüleceğimi biliyorum” ifadelerini kullandı.
Ülkesinde hala büyük bir nüfuza sahip olan Şerif, “Pakistanlılara söylüyorum, bunu sizin için yapıyorum. Benimle gelin, çabalarımızı birleştirelim ve ülkenin gidişatını değiştirelim” çağrısında bulundu. Destekçileri tarafından ‘siyasi maksatlı’ olarak yorumlanan ve eleştirilen bu karar, 2013 yılından beri iktidarda olan Pakistan Müslümanlar Birliği-Navaz Grubu Partisinin kazanmayı umut ettiği parlamento seçimleri öncesinde gerginliğin artmasına yol açtı.
Navaz Şerif’in kardeşi Şehbaz Şerif’in, Navaz Grubu Partisinden yüzlerce kişinin destek için abisini karşılamaya gitmesini engelleme amacıyla son günlerde tutuklandığını doğrulaması da gerilimi tırmandırmıştı. Şehbaz Şerif, ‘’Seçimlerden önce açıkça hile yapıldı’’ diyerek, “Bütün dünya partinin hedef alındığını biliyor” ifadelerini kullanmıştı.
AFP muhabirleri, polisin cuma günü Lahor’un bir bölümünü kordon altına aldığını belirtti. İsminin açıklanmasını istemeyen bir polis memuru, Pakistan’da protesto yürüyüşlerini durdurmak için sıklıkla kullanılan konteynerlerin kentteki onlarca stratejik noktaya yerleştirildiğini söyledi.
‘’Partisini kurtarmak için döndü’’
AFP’ye konuşan Pakistanlı analist Zahid Hüseyin, “Görünüşe göre Şerif ülkeye dönerek, Londra’ya gittiği Haziran ayından beri seçim kampanyasını düzensiz ve etkisiz bir şekilde yürüten partisini kurtarmayı hedefliyor. Geri dönmediği takdirde partinin seçimlerdeki şansının çok daha düşük olacağı ortada” yorumunu yaptı.
Yaklaşan seçimlerde Pakistan Müslümanlar Birliği- Navaz Grubu partisinin esas rakibi, eski kriket şampiyonu İmran Han liderliğindeki İnsaf Hareketi partisi.
En kanlı intihar saldırısı: 128 ölü
Cuma günü Pakistan’ın güneybatısında düzenlenen ve yetkililerin mitingleri hedef alan en kanlı saldırı olarak nitelediği intihar saldırısı 128 kişinin ölümüyle sonuçlanmış ve genel seçim öncesi güvenlik endişelerinin artmasına neden olmuştu. Belucistan’ın başkenti Ketta yakınlarındaki Mastung kentinde sorumluluğunu DEAŞ’ın üstlendiği bir bombalı saldırı düzenlenmişti. Bu saldırıdan saatler sonra da ülkenin kuzeybatısındaki Bannu kentindeki bir seçim mitinginde dört kişinin ölmesine neden olan bir bombalı saldırı meydana gelmişti.
Belucistan Eyaleti İçişleri Bakanı Aga Ömer Bengulzai, Mastung kentindeki patlamada ölenlerin sayısının 128’e yükseldiğini açıkladı. Yerel yönetimdeki üst düzey bir yetkili de bu rakamı doğrularken, yaralananların sayısının 150’ye ulaştığını aktardı. Devlet yetkilisi Said Cemali ise intihar bombacısının siyasi bir toplantının gerçekleştiği bölgede kendini patlattığını belirtti.
AFP’ye konuşan İçişleri Bakanı Aga Ömer Bengulzai, yeni kurulan Belucistan Avami Partisi (BAP) milletvekili adayı Siraj Raisani’nin patlamada yaşamını yitirdiğini açıkladı. Dört kişinin öldüğü ve 39 kişinin yaralandığı diğer saldırı ise cuma günü, Afgan sınırına yakın Bannu’da Pakistanlı bir politikacının konvoyunun yakınındaki bir motosikletin içine saklanmış bombanın patlatılmasıyla meydana geldi. İslam Ulemaları Camiası Partisinin (JUI-F) milletvekili adayı Ekrem Han Durrani’nin konvoyunun hedef alındığı saldırıdan Durrani sağ olarak kurtuldu.
Suudi Arabistan saldırıları kınadı
Suudi Arabistan Pakistan’da meydana gelen intihar saldırılarını kınadı. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, ‘Riyad’ın terör ve aşırılığa karşı Pakistan’la dayanışma içerisinde olduğu’ vurgulandı. Açıklamada, saldırılarda hayatını kaybedenlerin ailelerine, Pakistan hükümetine ve halkına başsağlığı, yaralılar için ise acil şifa dileklerinde bulunuldu.