Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Parlamento gündeminde 39 madde… Hariri, yarın hükümet sürecine karar verecek | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Beyrut: Şarku’l Avsat

Lübnan’da Yeni Hükümet’i kurmakla görevli Başbakan Saad Hariri, yarın (Salı) (Şii) Hizbullah’ın 8 Mart Cephesi içerisinde müttefiki olan 6 Sünni milletvekilinin de yeni Bakanlar Kurulu’nda yer alması talebine cevap verecek.

(Sünni) Müstakbel Hareketi’nin rakibi “8 Mart Sünnileri” olarak bilinen bağımsız Sünni milletvekillerinin hükümetteki pozisyonları krizin de kaderini belirleyecek.

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın geçtiğimiz cumartesi günü taleplerinde ısrarcı olduklarını açıklamasından sonrasında Beyrut’taki Beytu’l Vasat Hükümet Sarayı’nda süreçle ilgili siyasi gelişmelere dairbir toplantı yapıldı.

Nasrallah, “Bin yıl da olsa gerçekleşme vaktine kadar” taleplerinde ısrarcı olacaklarını belirtmişti.

Temsilciler Meclisi çalışmaya başladı

Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri Yeni Hükümet kurulana kadar yasamanın sekteye uğramaması için yaptığı çağrı uyarınca
Meclis 39 gündem maddesiyle açılış yaptı.

Berri, “Yeni Hükümet sınavının sadece Bakanlık isimlerinde uzlaşıyla değil uyum içinde çalışmayla başarılı olacağını” hatırlattı.

Yeni Hükümet’in tanık olacağı gerçek imtihanın reform yasalarını uygulamada nasıl bir performans göstereceği ile ilgili olduğunun altını çizen Berri, “Bugün Lübnan’ın içerisinde bulunduğu tek tehlike, ekonomik durumdur. Durum böyle devam ederse, tehlike daha da artacak. Müslüman-Hristiyan veya Müslüman-Müslüman çatışma dönemine dönüş yok. Kimse bu düşünceye de sahip değil. Fitne (iç savaş) dönemine dönüş, mümkün değil” ifadelerini kullandı.

Nasrallah’a tepki yağdı

Öte yandan Nasrallah’ın “Sünni krizi” konusunda takındığı ısrarcı tutumuna ülke kamuoyundan tepkiler geldi.

Bazı kesimler Nasrallah’ın konuşmasının 6 aydır süren krizin daha fazla uzamasına neden olabileceğini söyledi.

(Maruni Hristiyan) Lübnan Kuvvetleri (LK) Partisi lideri Samir Caca, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, “Hasan Nasrallah’ın dünkü (10 Kasım) açıklaması, hiçbir surette kabul edilemez ve mantık dışıdır” dedi.

Diğer taraftan Müstakbel Genel Başkanı Saad Hariri, dün Paris Barış Forumu’na katılan ülke liderleri ve yetkilerle, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Elysee Sarayı’nda düzenlediği öğle yemeğine katıldı.

Müstakbel Hareketi milletvekilleri ise Hariri’nin hükümeti kurma istişarelerini tamamlamak için Fransa’dan dönmek üzere olduğunu söylerken Müstakbel’in, Hariri’nin yarın açıklayacağı tutuma bağlı olduğunu belirtti.

“Hariri Hepimiz Seninleyiz” başlığı altında dün Akkar’da düzenlenen dayanışma toplantısında konuşan(Sünni) Müstakbel Milletvekili Velid el-Barini, “Hariri’nin çabasıyla ulusal çıkarların galip geleceğine inanıyoruz” dedi.

Barini, Hariri’ye atıfta bulunarak, “Hepimiz seninleyiz. Yurt içindeki ve dışındaki herkes, Lübnan’ın üç lider tarafından temsil edilen bir ülkede tek bir vücut olduğunu duysun. Ulusal çıkar, herkesin ekonomik ve yaşamsal koşulları kalkındırmaya ortak olmasını gerektirir” ifadelerini kullandı. “Hassas bir dönemdeyiz ve dikkate ihtiyaç duyuyor” diyen el-Barini, Hariri’ye yönelik saldırının önemli olduğunu söylerken, “Lübnan’a dönüşünde tavrını belirlemesini bekliyoruz. Biz de bu karara her ne olursa olsun bağlı kalacağız” ifadelerini kullandı.

Müstakbel Milletvekili Tarık el-Marabi de hükümeti kurma sürecinin, ekonomik ve yaşamsal koşulların tanık olduğu stres dolayısıyla ülkenin yeni bir aşamaya başlaması için kolaylaştırılması gerektiğini söyledi. Akkar’daki dayanışma toplantısında konuşan el-Marabi, “Siyasi engel ve bazılarının dayattığı zorluklar, ülkeye ve deneyimlere olumsuz yansıyacak, bize acı verecektir. Herkesin, zorbalık ve dayatma dilinin bir anavatan inşa edemeyeceğine inanmasını umuyoruz” dedi.

Öte yandan (Şii) Hizbullah’ın 8 Mart Cephesi içerisinde müttefiki olan 6 Sünni milletvekili, Hariri’nin tavrına karşı temsil taleplerini daha da artırdı. Milletvekili Faysal Kerami, Sünni krizi ile ilgili söylenenlerin ulusal birlik hükümetinin oluşumunu geciktirdiğini ve engellediğini ifade ederken, “Bunun olmasını isteyenler dışında bir kriz yok” dedi. Kerami, dün Trablus’ta yaptığı açıklamada, “Bu son dakika krizi, payların dağılımı konusunda anlaşmalar yapan, bağımsız Sünni milletvekillerinin taleplerini yok sayan, daha önce hiç tartışılmamış ve ciddi olarak düşünülmemiş bir Saad Hariri krizidir” şeklinde konuştu.

Çözümün açık olduğunu söyleyen Faysal Kerami, “Yaşadığımız bu deneyim, herkes tarafından Lübnan’ın bozulma ve ötekileştirme söylemleri karşısındaki dayanıksızlığı olarak yorumlanıyor” dedi.

Aynı şekilde Milletvekili Cihad el-Sammad da Hariri’ye hitaben, “Biz, senin Sünni toplumun temsilcisi olduğunu inkar etmiyoruz. Ancak sen de Sünni toplumunda diğer görüşleri temsil eden 10 Sünni milletvekilinin bulunduğunu inkar edemezsin. Biz, bağımsız milletvekilleri olarak, üyelerimizden birinin ulusal birlik hükümetinde temsil edilmesi için bir araya geldik” ifadelerini kullandı.

Milletvekili Velid Sukkeriyye ise Sünni toplumunu herhangi bir düşünce veya İsrail’e karşı direniş eyleminden uzaklaştıranların var olduğunu iddia etti.

Sukkeriyye, “Bu kimselere, Sünni toplumunun Araplığın ve İslam’ın mensupları olduğunu söylüyorum. Hizbullah’ın kurulması öncesinde İsrail ile savaştık. Direniş müttefiklerimizin yanındaki bu hedeften sapmayacağız” dedi.

Sünni krizinin bir sonucu olarak, hükümetin yakın bir zamanda kurulacağına yönelik ümitsizlik artarken, Meclis’teki Güçlü Lübnan bloğundan Milletvekili Neemat Frem, bir kanala verdiği röportajda, “Bölgedeki kriz ve Suriye’deki çatışmalardan beklenen gelişmeler, bizi bir hükümeti kurma hususunda karamsarlığa itti. Bu gelişmeler, bize Lübnan’ın dış çatışmalar için açık bir arena olduğunu gösterdi” dedi.

Aynı şekilde Nebih Berri liderliğindeki (Şii) Emel Hareketi’nden Milletvekili Hani Kabisi, özellikle zor finansal durum çerçevesinde, Lübnan’ı kurtarmak için hükümetin kurulma sürecini hızlandırmak gerektiğini vurguladı. “Bazıları, farklı düzeylerde artan kriz çerçevesinde burada veya oradaki koltuklarla oyalanıyor. Aynı kişiler, ‘Lübnan için fedakarlık yaparak sorumluluğun üstlenilmesi’ önerisinde bulunuyor” diyen Kabisi, Temsilciler Meclisi’nin yasama oturumları için muhalif oyların da kullanıldığına dikkati çekti. Milletvekili Hani Kabisi ayrıca, “Ne istiyorlar? Her şeyi devre dışı bırakmak mı istiyorlar? Her kim kuruluşları etkisiz kılmaya çalışırsa, kendisini şüpheli bir duruma sokar. Yasama, vatan ve vatandaşlar için bir zorunluluktur” şeklinde konuştu.