Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Patrice Harb: Lübnan’daki krizin gerçek sebebi Cumhurbaşkanlığı savaşı | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Lübnanlı milletvekili ve eski Bakan Patrice Harb, Lübnan’daki siyasi krizin sebebinin sadece bakanlık paylaşımında yaşanan sorunlar olmadığını söyledi. Bu durumun krizi Cumhurbaşkanlığı seçimi için verilen savaş kadar etkilemediğini ifade etti.

Harb, Cumhurbaşkanı Mişel Avn’a yakın kişilerin henüz görevinin başındayken Avn’ın koltuğuna göz diktiğine dikkat çektiği açıklamasında, “Özgür Yurtseverler Partisi, Mişel Avn’ın başkanı olduğu dönemden bu yana işine gelmediğinde Anayasa maddelerinin uygulanmasının önünü kapattı. Parti bu üslubunu sürdürüyor” dedi.

Lübnanlı vekil, ayrıca, ülkedeki istikrarın elinde silah bulunduran ve son olarak ateşle oynamayın uyarısında bulunan güçlerin insafına kaldığını belirterek, Hizbullah’a işaret etti.

Patrice Harb, Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, Başbakan Saad el-Hariri’nin hükümeti kurma çalışmalarında karşılaştığı zorluklara dair şu ifadeleri kullandı; “Hükümetin kurulamamasının sebebi bakanlıkların paylaşımında yaşanan sorunlarmış gibi gözüküyor. Gerçekte bunun başka sebepleri de var. Kriz önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimi ve her grubun bu seçimlerde ana aktör olma uğraşıyla bağlantılı.”

Cumhurbaşkanı Avn’ın en yakınlarından biri olan damadı ve Dışişleri Bakanı Cibran Basil’in, Avn’ın koltuğuna geçmek istediğini iddia eden Harb, hükümet kurulsa da görev süresinin Cumhurbaşkanlığı seçimlerini organize etmeye yetmeyeceğini ve 2022 yılında gerçekleşecek seçimlerin bağımsız olarak gerçekleştirileceğine işaret etti.

Lübnan’daki iç dengeler, hükümetin kurulamamasında temel etkiye sahip. Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri devlet müesseselerinde uzun süreli boşluklara sebep oluyor.

14 Mart koalisyonunun önde gelen liderlerinden biri olan Harb, Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, şu cümleleri kullandı;

“Özgür Yurtseverler Partisi’nin Mişel Avn’ın Cumhurbaşkanlığı’na gelmesinden bu yana takındığı tavır işine gelmediğini anayasa maddelerini bile işlevsizleştirmeye dayanıyor. Hükümetin kurulma sürecinde Cibran Basil’i bakan olarak dayatan parti, bakanlık payının verilmemesi ve kendisinden bir Cumhurbaşkanı seçilmemesi halinde süreci tıkıyor. Parti, bu üslubunu hala sürdürüyor.”

Röportajında, hükümetin kısa süre içinde kurulacağına dair olumlu havanın dağılmasına da değinen Harb, sözlerini şöyle sürdürdü;

“Siyasiler taleplerinden bazı tavizler vererek, kendilerinin mezhepsel çıkarları ya da ülkenin kaderine el koymaları için değil ekonomiyi düzeltmek için seçildiklerini hatırlamadan hükümet kurulamayacak.”

Lübnan’da mevcut siyasi boşluğun güvenlik sorunlarına sebep olmasından kaygı duyuluyor. Hizbullah’ın başkent Beyrut’un güneyindeki Dahiye bölgesinde bir sokağa Suriye’de öldürülen ve eski Başbakan Refik Hariri’ye yönelik suikastten sorumlu tutulan eski komutanı Mustafa Bedreddin’in ismini vermesi de gerginliği artırıyor. Patrice Harb, röportajında, bu konuya da işaret ederek, “Lübnan’ın güvenliği tamamen silah gücünü elinde tutan Hizbullah’a bağlı. Elinde bulundurduğu silah ve militan gücü nedeniyle hiçbir grup Hizbullah ile başa çıkamaz. Ancak buna karşılık ülkede, güvenlik sorunları çıkmasına karşı denge unsuru görevi üstlenen orduya da güven var” ifadelerini kullandı.

Harb, ordunun ülkedeki güvenlik ve istikrarı koruma çabasına rağmen çatışmanın patlak verme ihtimalinin silah gücüne sahip taraf ve bazı siyasilerin Cumhurbaşkanının yetkileri üzerine tartışma başlatarak sebep olduğu gerilime bağlı olduğunu sözlerine ekledi.

“Nasrullah’ın açıklamaları Lübnan’ın istikrarına hizmet etmiyor”

Hizbullah’ın Dahiye’deki bir sokağa Mustafa Bedreddin ismini vermesinin siyasi ve güvenlik alanında sebep olması muhtemel etkilere de değinen Harb, şunları söyledi;

“Hizbullah, uluslararası mahkemeyi hala İsrail yandaşı olmakla suçlamaya devam ediyor. Bu noktada, örgütün Genel Sekreteri Hasan Nasrullah’ın ateşle oynamayın şeklindeki sözlerini dikkate almak gerekiyor. Nasrullah, açıklamasını Refik Hariri mahkemesinin sonuçlanma aşamasında yaptı. Bu zamanlama masum bir zamanlama değil ve Lübnan’ın istikrarına hizmet etmiyor.”

Harb, röportajının devamında şu değerlendirmeleri yaptı;

“Lübnanlıların ve bütün zorlulara rağmen hükümeti kurmaya çalışan Şehit Refik Hariri’nin oğlu Saad el-Hariri’nin duygularını önemsemeyenler var. Bu grup, suskun kalmayı seçen Başbakan Hariri’yi gerginliği artırmaya zorlamaya çalışıyor. Bu durum da ülkeyi tehlikeli güvenlik sorunlarına götürüyor. Ülkenin istikrarını korumaya önem verdiklerini iddia eden liderler bu provokasyonları durdurmalı. Aynı zamanda, ölümü üzerine hakkındaki dava düşürülen Mustafa Bedreddin’in yargılanması sürdürülmeli.”