Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Radikalizm’in Brüksel’deki kalesi Molenbeek’te seçimlerin ana gündemi Terörle mücadele | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Brüksel/Abdullah Mustafa/Şarku’l Avsat

Belçikalı partilerin özellikle de Brüksel’deki Molenbeek belediyesindeki kampanyalarının ana gündeminde terörle mücadele yer alıyor. Uluslararası bir ün kazanan Molenbeek Belediyesi, bu ilçeden bir grup gencin DEAŞ saflarında savaşmak için çatışma bölgelerine gitmesi ve bazı gençlerin de Mart 2016’daki Brüksel’deki bombalı saldırı gibi çeşitli Avrupa kentlerini hedef alan terör saldırılarına katılması sonrasında kamuoyu tarafından radikalizm kalesi olarak nitelendirilmişti.

Belçika’da önümüzdeki ayın ortasında yapılması planlanan yerel seçimlerdeki adaylar, Arap ve Müslüman kökenli çok sayıda göçmenin yaşadığı bu ilçede kendilerini tanıtmak ve seçmenleri kendilerine oy vermeye ikna etmek için Brüksel’e bağlı Molenbeek pazarına gidiyor.

Molenbeek’te, seçmenlerin adayı seçmedeki gerekçeleri farklılık gösteriyor. Ancak çoğu kişi, bu belediyedeki halkın sorunlarını çözmeye yardımcı olabilecek bir kişiyi seçmeyi tercih ediyor. 20’li yaşlardaki Müslüman bir Molenbeek vatandaşı Şarku’l Avsat şunları söyledi: “Özellikle Molenbeek’te, radikallik ve topluma entegrasyon gibi pek çok sorun olduğu için, Molenbeek’teki pek çok Arap ve Müslüman seçmen, adayı öncelikle kimliğe göre ve daha sonra ise mensup olduğu siyasi programa göre seçiyor.”

Öte yandan, Şarku’l Avsat’a konuşan Molenbeek Belediye Başkanı Françoise Scipmans ise konu hakkında şu ifadeleri kullandı: “Adaylar arasında kökenlerine göre veya radikallikten etkilenen ailelere yönelik yardımlarına göre bir karşılaştırma yapıldığını düşünmüyorum. Çünkü bu aileler, Brüksel patlaması sonrasında sadece Müslümanların değil, tüm halkın desteğini aldılar. Bunu tüm bölge sakinleri biliyor. Dolayısıyla seçmen en iyi adayı seçmeli.”

Bazıları pazarı ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan önemli görürken, bazıları ise önümüzdeki ayın ortasında yapılması planlanan yerel seçimlerin yaklaşmasıyla pazarın politik ve özel bir önemi olduğunu düşünüyor. Bu, yabancı sakinlerin, yerel meclis üyelerini seçmek için oy kullanma hakkına sahip olduğu ikinci seçim. Bu nedenle tüm adaylar, pazara gitme konusunda istekli davranıyorlar.

Sosyalist Parti’den bir aday olan ez-Zaif Ahmed, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Pazar, farklı milletlerden insanlarla buluşma mekânı ve onlarla doğrudan diyaloga geçme imkanı veren bir yer. Bundan dolayı adayı ve onun seçim programını biliyorlar, sonra kendileri için en uygun olanı seçiyorlar. Bir araya gelmek ve görüşleri ve seçim programlarını açıklamak için ideal bir yer.”

Şarku’l Avsat’a konuşan Yeşil Parti’den Sarah Torin ise şu açıklamalarda bulundu: “Pazar, farklı yaşlara mensup çok sayıda insanın uğrak noktası ve bu insanların onlarla konuşmamız için çoğunlukla zamanları oluyor. Sadece afiş dağıtmaya ve propaganda yapmaya değil, pazardaki insanlarla tartışmak, görüş alışverişinde bulunmak ve bizleri tanımaları için de geldik. Molenbeek bölgesi, özellikle Belçika’nın radikallik ve terör nedeniyle içinden geçtiği zor bir dönemden sonra, pek çok sorunla karşı karşıya. Gençlerin özellikle de Molenbeek’ten çatışma bölgelerine gitmelerinin durdurulması konusunda başarı sağlanmış olsa da, işgücü piyasasındaki sorunların devam etmesi, gençler arasında işsizliğin yaygınlaşması, eğitim, barınma ve diğer konulardaki sorunlar nedeniyle tehlike devam ediyor.”

Geçtiğimiz Ağustos ayında Brüksel’de, Belçika makamlarının son 12 ayda, bazı Brüksel belediyelerinde çoğunlukla da Molenbeek ve Anderlecht belediyelerinde yaklaşık 95 bin arama ve baskın operasyonu ve evlerin ve derneklerin nüfusunun kimliğine yönelik soruşturma gerçekleştirildiği bildirilmişti. Bu rakamlar, İçişleri Bakanı Jan Jambon tarafından Parlamento üyesi Brecht Vermeulen’den yapılan yazılı bir soruşturmaya yanıt olarak verilmişti.

Brüksel medyası, güvenlik hamlelerinin, bu belediyelerde yaşayanların konut kayıtlarını doğrulamaya yönelik “Kanal Planı” kapsamında geldiğini belirtmişti. Ev denetimleri, Kasım 2015’te Paris’te gerçekleştirilen ve 130 kişinin ölmesine yol açan terör saldırılarını takiben, 2016 yılının başlarında kurulan Kanal Planı’nın odak noktasıydı. Paris saldırısından birkaç ay sonra Brüksel’de, bir tren istasyonunu ve başkentin havaalanını hedef alan ve 32 kişinin ölmesine ve 300 kişinin yaralanmasına neden olan saldırılar yapılmıştı.

Belçika’da farklı milletlerden yaklaşık bir milyon Müslüman yaşıyor. Birinci kuşak, Birinci Dünya Savaşı’nın ülkede bıraktığı yıkımların tamiratında çalışmak üzere 1950’lerin sonunda Belçika’ya gelmiş ve bunu diğer kuşaklar takip etmişti. Bu kuşaklar toplumsal dokunun bir parçası haline geldiler. Raporlara ve istatistiklere göre, 2050 yılında başkent Brüksel nüfusunun yarısını Müslümanların oluşturması bekleniyor.