İspanya Başbakanı Mariano Rajoy, İspanya’da siyasi krize neden olan Katalonya bağımsızlık referandumundan sonra ilk kez bölgeyi ziyaret etti. Rajoy, bölgede yaşanan karmaşayı gidermek içinse sessiz çoğunluğu sandık başına davet etti.
Katalonya’nın özerkliğini reddeden Başbakan Rajoy, 21 Aralık’taki erken seçim öncesinde lideri olduğu Halk Partisi’nin kampanyasına destek vermek için Barcelona’ya geldi. Rajoy, Katalanları bölgedeki hayatı normale döndürmek için seçimler konusunda sert bir tavır takınmaya çağırdı. 21 Aralık seçimlerinin, ekonomiyi koruyacağını ve şirketlerin ekonomik önem taşıyan bölgeden ayrılmasını engelleyeceğini kaydetti. Lideri olduğu muhafazakâr Halk Partisi’nin Katalan mensuplarına konuşan Rajoy, “Sakin, saygın, normal ve birlikte bir yaşama sahip yeni bir siyasi dönem için seçimlere rekor bir katılım istiyoruz. Toplumsal gerginliği azaltmak ve ekonomik zararları durdurmak için Katalonya’daki normal hayata geri dönmek zorundayız” dedi.
2400 şirket Katalonya’yı terk etti
Katalonya Özerk Bölgesi’nde 1 Ekim’de bağımsızlık referandumu yapılmıştı. Bu referandumun ardından Rajoy, anayasal düzenin iadesi amacıyla Carles Puigdemont liderliğindeki ayrılıkçı hükümeti feshedip bu bölgede 21 Aralık’ta erken seçimlere gidilmesi kararı almıştı. Rajoy, yaklaşık 2400 şirketin bölünmenin korkunç bir sonucu olarak merkezini bölgeden taşıdığını söylerken, Katalonya’da bulunan veya daha önceden bulunmuş şirketlere, bölgeden ayrılmama çağrısı yaptı. Sürekli gösteri ve grevlere tanık olan Katalonya’da turizm ise, referandumdan bu yana en az yüzde 15 oranında geriledi.
Halk Partisi’nin Katalonya’daki oyu yüzde 8,5
Carles Puigdemont ile rekabetin yaşandığı son Katalonya seçimlerinde oyların yalnızca yüzde 8,5’ini alan Halk Partisi’nin kazanması zor gözüküyor.
Geçtiğimiz cumartesi günü Barcelona’da yapılan dev gösteriden sonra Rajoy bölgeye geldi. Söz konusu gösteride, tutuklu bulunan bakanların serbest bırakılması çağrısı yapılırken, belediye polisi ise gösteriye 750 bin kişinin katıldığını açıkladı. Gösteri, ayrılıkçı hareketin hala geniş bir desteğe sahip olduğunu gösteriyor.
Bağımsızlık yanlısı Katalanlardan Brüksel’de protesto
Öte yandan bağımsızlık yanlıları gösterilerine pazar günü Belçika’da da devam etti. Brüksel sokaklarında bir araya gelen yüzlerce Katalan, Avrupa Birliği (AB)’ne demokrasiyi savunma çağrısı yaptı.
Bağımsızlık yanlısı ve ayrılıkçı Katalan dernekleri, Avrupa Birliği (AB) kurumları yakınındaki 50. Yıl Parkı’nda gösteride, “Siyasi tutuklulara özgürlük”, “AB sessiz kalmasın”, “Avrupa senden utanıyorum” gibi yazılı afişler taşıyarak sloganlar attı. Katalonya Özerk Yönetimi’nin eski bakanlarından Antoni Oliveres Comin ise yaptığı konuşmada, “Avrupa, geleceği Katalonya’da ne yaptığına bağlı” ifadelerini kullandı.
Bağımsızlık muhalifleri Rajoy’a tepkili
Diğer taraftan bağımsızlık muhalifleri de dâhil Katalonya’daki birçok kişi, Rajoy’a yönelik eleştirilerde bulunuyor. Öyle ki Rajoy, 2006 yılında Sosyalistlerin de desteğiyle bölgedeki özerk hükümete yönelik savaş ilan etmişti. Bu bağlamda Rajoy, 2010 yılında Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla özerk yönetimin kısmen iptaline öncülük etmişti.
Kampanyaya liderlik eden Rajoy, 2011 yılında iktidara geldi. Katalonya’nın, vergi gelirlerinin halka daha iyi bir şekilde dağılması talebini sürekli olarak reddetti. Nihayetinde ise Katalonya Özerk Bölgesi’nde İspanya Anayasa Mahkemesi tarafından yasa dışı sayılmasına rağmen bağımsızlık referandumu yaptı.
Avrupa çapında tutuklama kararı çıkarıldı
Bağımsızlık yanlıları, referandumda yüzde 43 katılım gösterildiğini ve oyların yüzde 90’ını kazandıklarını iddia ediyor. Madrid’in anayasanın 155’inci maddesini uygulayarak, Katalan yerel hükümetini feshederek bağımsızlık hayallerinin birkaç saat sürmesine neden oldu. Öte yandan bağımsızlık referandumunu düzenleyen Katalan hükümetinin 8 eski üyesi ise geçtiğimiz hafta tutuklanırken, Belçika’ya giden Katalonya Özerk Bölge Başkanı Carles Puigdemont ve dört bakan hakkında da Avrupa çapında tutuklama kararı çıkarıldı.
Katalonya’nın bağımsızlığa inanan Katalan sayısı ise yavaş yavaş düşüyor. Söz konusu sayı, Ekim ayında yüzde 51 oranındayken, şuan nüfusun yüzde 28’ine kadar gerilemiş durumda.