Suriye devlet televizyonu ve Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), rejim güçlerinin Şam’ın güneyinde muhalifler tarafından kontrol edilen bir noktayı bombaladığını duyururken, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed, başkentin yakınındaki tüm toprakları geri kazanmayı planlıyor.
Doğu Guta’nın geri alınmasının ardından, rejim güçleri geçen hafta tüm çabalarını DEAŞ’ın kontrolü altındaki bölgeye yoğunlaştırdı. Muhalif savaşçılar da, geçtiğimiz son birkaç günde, Şam’ın kuzeydoğusundaki son iki cepte teslim olmuştu.
Muhalifler tahliye oluyor
Suriye resmi haber ajansı, bölgeden tahliye edilen muhalifleri taşıyan otobüslerin hükümet tarafından sağlanan güvenli koridor üzerinden Suriye’nin kuzeyinde muhaliflerin kontrolü altındaki bölgelere hareket ettiğini bildirdi.
Suriye devlet televizyonu ve SOHR tarafından yapılan açıklamaya göre, DEAŞ ve diğer muhalif savaşçılar Şam’ın güneyinden çıkarak muhalifler tarafından kontrol edilen diğer bölgelere gitme konusunda anlaştı.
SOHR ayrıca, bazı DEAŞ unsurlarının tahliye anlaşmasını kabul etmeyi reddetmesi nedeniyle çatışmaların dün de devam ettiğini, rejimin hava saldırılarının sadece örgütün kontrol ettiği alanları hedef aldığını belirtti.
UNRWA, Yermük Kampı’nı cehenneme benzetti
Birleşmiş Milletler (BM) Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA) Sözcüsü Chris Gunness, Yermük Kampı’ndaki koşulları ‘cehennem’e benzeterek, “Hasta ve yaralı olan siviller için güvenli bir geçiş olmalı. Yermük, cehennemin alt derecelerinden birine, bir ölüm kapına dönüştü” açıklamasında bulundu.
Kamp sakinleri İran’ın varlığından rahatsız
Zayıf vücudu, soluk yüzü ve hüzünlü gözleri ile 3 bin Suriye lirasını geçmeyen maddi yardımı alabilmek için bir hayır kurumunun önünde oturan Ümmü Ahmed, DEAŞ’ın tahliyesi amacıyla yürütülen çatışmalar nedeniyle yaşadığı mutluluğu gizlemedi.
Ümmü Ahmed duygularını şu sözlerle ifade etti; “Eğer bu çatışmalara Rusya katılırsa geri dönebiliriz. Fakat, İranlılar katılırsa geri dönmeyi hayal bile edemeyiz. Bana, İranlıların kampa girmesi halinde, Filistin’e dönüşün, kampa dönmekten daha kolay olduğunu söylediler.”
Kamptaki Filistinli mültecilerin büyük çoğunluğu, İranlı Şii milislerin, rejim ve Filistinli milislerin Yermük Kampı’na yönelik saldırılarına katılacağıyla ilgili yayılan haberler karşısında aynı endişeleri hissediyor.
‘Filistin diasporasının başkenti’ Yermük Kampı 1957’de kuruldu
Suriye’deki Filistinli mülteci barındıran kamplarından biri olan Yermük Kampı, 1947 Arap İsrail Savaşı’ndan sonra binlerce Filistinli mülteciye geçici barınma imkanı sağlamak amacıyla 1957 yılında 2.11 kilometrekarelik bir alan üzerinde kuruldu.
Kamp zamanla, Suriye ve komşu ülkelerde en fazla sayıda Filistinli mültecinin bulunduğu bir alana dönüştü. Ayrıca, Şam’a olan yakınlığı nedeniyle, kırsal bölgelerden gelen Suriyelilerin burada yaşaması ve bölgedeki genç nüfusu çekmek için mağazaların açılması nedeniyle de canlı ve hareketli bir alan haline geldi.
Kamp ayrıca, bölgede ve Suriye’deki diğer Filistin kamplarında mevcut olmayan dinamik özelliklere de sahip. ‘Filistin diasporasının başkenti’ olarak isimlendirilen kampta, maruz kalınan yoksulluğa rağmen siyasetle ilgilenip eğitim alıyor.