Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Rejim ve Muhalefet arasında askeri konsey mesaisi | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

ABD başkanı Donald Trump, ülkesinin Rusya’yla beraber, Suriye ve diğer birçok konuda ortak çalışma yaptığı sinyallerini verdi. Rus kaynaklar, Rusya-ABD iş birliği içinde, Suriye rejimini ve muhalefetini kapsayan bir askeri konsey mesaisinin varlığını açıkladı.

Şark El Avsat’a konuyla ilgili bilgi veren kaynak, kurulması beklenen bu konseyin, geçiş döneminde ve terörün bitirilmesinde birçok önemli görevler üstleneceğini belirtti. Aynı zamanda Suriye’deki uzlaşmanın ve Cüneyf’e giden yoldaki tıkanmaların giderilmesi büyük ölçüde ABD-Rusya işbirliğine dayanır dedi.

Kaynaklar tarafından Şark El Avsat’a verilen bilgilere göre, Astana görüşmelerinde herkes Suriye’de yapılacak köklü askeri değişikliklerle ilgili ABD-Rus işbirliğini bekliyor. Bunun da Cüneyf’teki müzakerelerin tarihine etki edeceği ifade ediliyor.

Önümüzdeki ağustos ayında düzenlenmesi planlanan Astana görüşmelerinde veya daha öncesinden bazı değişikliklerin yapılması ve bölgedeki tansiyonun düşürülmesi için nihai anlaşmaya varılması öngörülüyor.

Cüneyf’teki Suriyelilerin müzakere görüşmelerinde 3. güne girilmesine rağmen bir gelişme olmadı. Fakat muhalefetin konu etrafında bir görüş birliğine varıldığı görülmekle birlikte Rejimin başkanı Beşşar Esad’ın kaderinin bu çerçevede ne olacağı ile ilgili soru işaretleri hala duruyor.

Cüneyf müzakerelerine katılan ÖSO komutanı Fatih Hasun, Şark El Avsat’a şunları söyledi, Moskova Platformu başkanlığını yürüten Kadri Cemil, Esad’ın rejimin başında devam etmesinden yana tavır takınarak, geçiş süreciyle ilgili nihai fotoğrafın ortaya konulması için oturuma birkaç saat ara verdi. Bu arada muhalefet de fikir birliğine varmak için vakit kazanmış oldu. Aynı zamanda bütün platformların hukuk ve seçimler üzerinde karar kılmaları gerektiğine işaret ederek, geriye muallakta kalan tek konunun geçiş süreci olduğunu belirtti.

Cemil sözlerine şöyle devam etti, “Şimdilik ne ön şart, ne gitme, ne de kalma söz konusu… Her şey doğrudan yapılacak müzakerelerden sonra ortaya çıkacak.’’