Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Rusya, İran karşıtı söylemin artmasından endişeli | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Moskova, ABD’nin İran’la olan nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından Tahran karşıtı söylemlerin artmasından endişe duyduğunu duyurdu.

Rusya ziyareti kapsamında Petersburg Ekonomi Forumu’na katılacak olan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir araya gelecek. İkilinin buluşmasının ana gündem maddesinin İran’la varılan nükleer anlaşma olması bekleniyor.

Putin’in dış ilişkiler danışmanı Yuri Ushakov, Rus liderin Macron’la yapacağı görüşmede nükleer anlaşmanın yanı sıra Suriye dosyasını, Ukrayna ve Libya krizini de ele alacağını belirtti.

Ushakov, ABD’nin nükleer anlaşmadan tek taraflı çekilmesi sonrasında Rusya’nın Kapsamlı Ortak Eylem Planı’nı (Nükleer Anlaşma) korumadaki önemin farkında olduğunu ifade etti.

Rusya’nın ABD kararı sonrası artan uyarılarının ardından Macron, seçilmesinden bu yana sonrası üçüncü kez Moskova’yı ziyaret etti.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova yaptığı açıklamada, ABD’nin Tahran’la 5+1 ülkeleri arasında imzalanan nükleer anlaşmadan çekilmesini uluslararası hukukun ihlali olduğunu söyledi. Zaharova, Rusya’nın Washington’da İran karşıtı söylemlerin “kartopu gibi büyümesi” karşısında endişeli olduğunu ifade etti.

Washington’ın Tahran’a karşı uyarı ve tehdit politikaları yürütmesini eleştiren Zaharova, bunun nükleer anlaşmanın ruhuna aykırı olduğunu belirtti. Zaharova, bu durumun uluslararası ilişkiler açısından kural dışı olduğunu kaydetti.

Rus diplomatlar, İran üzerindeki Batı baskısının artmasının ülkedeki reformistleri zayıflatabileceği ve bunun sonucunda yönetimin daha aşırı bir gruba teslim edilebileceği görüşünde.

Rus Bilimler Akademisi Oryantalist Çalışmaları Enstitüsü üyesi bağımsız araştırmacı Vladimir Sakin’in Rus merkezli Nezavisimaya Gazeta haber sitesine yaptığı açıklamada Avrupalıların nükleer anlaşmanın ortadan kalkmasını engelleyerek arkasında durmasının ekonomik sebeplerden kaynaklandığına işaret etti. Sakin, İran’la ticari ilişkileri geliştirmek isteyen Avrupalıların anlaşmayı siyasi sebeplerden değil ekonomik etkenlerden dolayı koruduğunu savundu.

Sakin açıklamanın devamında şunları söyledi:

“Anlaşmanın çökmesi demek ülke içinde ve dışında söz konusu anlaşmayla yerini güçlendiren Ruhani hükümetinin de çökmesi demektir. Anlaşmanın ortadan kalkması durumunda İran İslam Cumhuriyeti içerisinde değişikliklerin meydana gelmesi pek uzak bir ihtimal değil. Ancak bu değişim Trump’ın istediği yönde olmayacaktır. Zira Tahran’a gelecek yeni yönetim eskisinden daha çok Batı ve ABD karşıtı söylemler geliştirecek ve bu da Ortadoğu’daki denklemlerin daha da girift bir hal almasına sebep olacaktır.”

Rus-Alman zirvesinde verilen mesajların ardından bugün Putin’in Macron’la görüşecek olması, Moskova’nın ABD-Avrupa arasındaki uçurumu daha da açarak Avrupa Birliği’yle (AB) İran ve Suriye konusunda yakınlaşmayı istediğini gösteriyor.

Rus diplomatlara göre Suriye’de siyasi sürecin başlaması durumunda İran güçlerinin buradan çıkmasını öneren Rusya, İran’ın nükleer anlaşmasını koruma karşılığında Suriye’nin geleceğiyle ilgili AB ile arasındaki ihtilaflı konuları asgari seviyeye çekmeyi hedefliyor.