Rusya’nın Suriye’deki operasyonları sürüyor. Rus ordusu, son olarak Akdeniz üzerinden İdlib’deki Heyetu Tahriru’ş-Şam’ın (Nusra) yoğunlaştığı bölgeleri füzelerle vurdu. Moskova, füzelerin komuta ve destek merkezleri ile mühimmat depolarının yanı sıra İdlib’de çatışan gruplara da ağır hasar verdiğini açıkladı.
Yok edilen hedeflerin 20 Eylül’de Hama’da Rusya güvenlik birimlerine saldırı yapan teröristlere ait olduğu belirtildi.
Rusya’nın düzenlediği operasyon ABD ile gerilim yaşanmasına neden oldu.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, ayın 19 ve 20’sinde İdlib ve Hama’ya atılan Rus bombalarının, 3 sağlık çalışanının ölümüne neden olduğunu duyurdu. Sözcü, ayrıca sağlık merkezleri ve sivil savunma kurumlarının da ağır hasar aldığını belirtti. Nauert açıklamasında “Bu saldırılar bize daha önceden şahit olduğumuz bir senaryoyu hatırlatıyor. Suriye rejimi ve Rus müttefikleri bölgedeki mağduriyetin artmasına çalışıyor” ifadesini kullandı.
Rusya Savunma Bakanlığı, son yayınladığı raporda 30 Eylül 2015’ten bu yana Suriye’de gerçekleştirdiği operasyonlara ilişkin kapsamlı veriler paylaştı. Operasyonların sürecine ilişkin ve düzenlendiği bölgelere ilişkin harita ayrıntılarıyla Krasnaya Zvezda gazetesinde yer aldı. Haritada Rusya’nın DEAŞ’ın elinden aldığı bölgeler yer aldı.
Rapordaki bilgilere göre, operasyonlar süresince Rus savaş uçakları 30 bin 650 sorti gerçekleştirdi. 96 bin 828 hedefin vurulduğu uçuşlarda teröristlere yönelik 92 bin 6 vuruş gerçekleştirildi. 212 petrol kuyusu, 184 petrol rafinerisi, 132 petrol istasyonu ve bir de petrol nakliye konvoyu hedef alındı.
Lavrov’dan ABD ve koalisyona tepki
Operasyon sürecine ve gelinen noktaya ilişkin bir diğer açıklama da Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov tarafından yapıldı. Lavrov’un gündeminde 14-15 Eylül’de Astana’da imzalanan anlaşma da vardı.
Lavrov, atılan imzalarla hükümet ve muhalefet arasında doğrudan diyalog kurulacağına inandığını söyledi. Ayrıca BM’nin 2254 sayılı kararının uygulanması yolunda uygun koşullar oluşturarak barışın önündeki engellerin kaldıracağını savundu. DEAŞ’ın Irak ve Suriye’de geri çekilmesine rağmen, bölgenin istikrarı için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini söyleyen Rusya Dışişleri Bakanı, ABD liderliğindeki koalisyonu Nusra cephesini korumakla suçladı.
Lavrov, “Şu anda Suriye’de acil olarak yapılması gerekenlerin başında insani yardım hacminin artırılması ve mayınların temizlenmesi var. Bu silahların bağımsız bölgelerde kullanılmasının tüm saldırıların tarafsız olarak araştırılması için çağrı niteliği taşıdığını kaydetti.
Rusya Dışişleri Bakanı Yardımcısı Gennady Gatilov da Lavrov’un açıklamalarına destek vererek, bölgesel ateşkesin geçici bir çözüm olduğunu belirtti. Krizin siyasi çözümü konusunda yürütülen müzakerelere katılması için Kürtleri de davet etti. Ayrıca uluslararası toplum ile çalışmanın önemine dikkat çekti.
Gatilov, açıklamasında Suudi Arabistan’ın çabalarını da övdü. Rusya Dışişleri Bakanı Yardımcısı Rusya’nın, Suriye muhalefeti ile entegre olmuş bir heyet kurulması için gösterilen çabaları desteklediğini vurguladı.