Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Rusya, Türkiye ve İran cumhurbaşkanları Soçi’de bir araya gelecek | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vlademir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile Rusya’da bir araya gelecek. Çarşamba günü Soçi’de düzenlenecek zirvenin ana gündem maddesi Suriye olacak.

Ziyarete az bir zaman kala Ankara’da Adalet ve Kalkınma Partisi İl Başkanları Toplantısı’nda konuşan Erdoğan, İdlib’de çatışmazlık bölgesi için Suriye’ye giden Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) çevrelediği Afrin’in Türkiye için çok önemli olduğunu söyledi, “Afrin’i PYD ve YPG’den temizlememiz gerekiyor. Oradaki gözlem noktalarında hakim olarak bulunmalıyız. Eğer biz bulunmazsak, Suriye’deki farklı terör grupları orayı işgal etmeye çalışırlar” ifadesini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında ABD’nin verdiği sözleri tutmamasının hayal kırıklığı olduğunu belirterek Afrin’de de aynı şeyin yaşanmasını istemediğini vurguladı.

 Suriye’ye ilişkin açıklamalarında müttefiklik vurgusu yapan Erdoğan şunları kaydettti; “Müttefiklik ilişkileri çerçevesinde kolayca çözebileceğimiz birçok sorun maalesef Amerika tarafından ısrarla çıkmaza sürüklenmiştir. Rakka olayı böyledir, Münbiç böyledir. Deyr-i Zor böyledir. Gelin beraber halledelim dediğimiz zaman Amerika’nın önceki yönetimi Başkan Obama, ‘hiç endişe etmeyin, burada ne PYD ne de YPG kalmayacak’ demesine rağmen, Obama bana bu sözü kaç kere vermiş olmasına rağmen sözünü tutmadı. Ardından gelen halihâzırdaki yönetimse maalesef isim değişikliği yaparak ‘biz YPG ile değil SDG’yle işbirliği yapıyoruz’ diyor. Afrin’de aynı oyuna gelmek istemiyoruz.”

DEAŞ’ı kuranların PYD’yi de kurduğunu ifade eden Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü; “DEAŞ katiller ordusudur. Arkasında kimler olduğu ortaya çıkıyor. DEAŞ’ı kuran kimse PYD’yi kuran da odur. ABD, DEAŞ’a bir sürü dolar ödedi. Ama DEAŞ’la benim askerim ve Özgür Suriye Ordusu kahramanca mücadele etti. Türkiye’nin hem DEAŞ’a hem de PYD’ye karşı operasyonlarını baltalayan Amerika’nın bu örgütler üzerinden hayata geçirmeye çalıştığı senaryonun biz gayet farkındayız”

Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın da Soçi’de Astana toplantıları sonucunda Suriye’de şiddetin azaltılması yönünde sağlanan ilerlemelerin ve tesis edilen çatışmasızlık bölgelerindeki faaliyetlerin değerlendirileceğini bildirdi.

Yapılan açıklamalar görüşmede üç ülke arasında varılan anlaşmanın uygulanmasının tamamlanması ve kontrol noktalarına yerleştirilen güçlerin işlevlerinin mahiyetinin gündemde olacağı yönünde.

Suriye muhalefeti ise Rusya’nın konferansa katılma çağrısını reddetti, Moskova’nın bu konuyu ertelediğini belirtti.

TSK’nın Suriye’deki rolü

Erdoğan, Soçi görüşmelerinde Rusya ve iran’dan Afrin’in kontrolünü elinde bulunduran Kürt Demokratik Birlik Partisi yerine bölgeyi Türk ordusunun kontrol etmesini isteyecek. Erdoğan daha önce birçok kez Afrin’in Türkiye için önemini ve bu bölgedeki Kürtlerin çıkarılması gerektiğini vurguladı.

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), 12 Ekim’de İdlib ve çevresindeki belli noktaları kontrol etmeye başladı. TSK, Astana süreci kapasamında, ateşkesin gözetim ve devamını sağlamak, insani yardımları halka ulaştırmak ve yerlerinden edilenlerin evlerine dönmesi için uygun şartları temin etmek için İdlib’deki çatışmasızlık bölgesinde gözlem noktaları kurmaya başladı. Türkiye İdlib modelini Afrin ve Menbic’de de hayata geçirmeye çalışıyor. Ankara, iki bölgede gelecekte yapılacak operasyonlara yönelik hazırlıklarını sürdürüyor.

Üç ülke liderinin Soçi’de düzenleyeceği görüşmeye az bir zaman kala açıklama yapan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye, Rusya ve İran dışişleri bakanlarının pazar günü Antalya’da bir araya geleceğini duyurdu.

Ankara’ya ziyaret gerçekleştiren Lübnan Dışişleri Bakanı Cibran Basil’le düzenlediği ortak basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Türkiye Dışişleri Bakanı, 22 Kasım’daki Suriye zirvesine ilişkin açıklamalarda bulundu;

“Halep sonrasında Rusya ile ikili olarak başlattığımız sürece daha sonra İran’ı da dahil ettik.Ardından Astana süreci başladı. Astana sürecinden bu yana Suriye konusunda önemli gelişmeler oldu. Ateşkes konusunda, çatışmazlık bölgeleri ve gerginliğin azaltılması bölgelerinin oluşması bakımından da çok önemli neticeler elde ettik. Sahada ateşkes büyük oranda gerçekleşti. Kalıcı bir siyasi çözüm olmadan bugüne kadarki kazanımlar ne kadar devam ettirilebilir? Bundan sonraki süreçte siyasi çözüme daha fazla odaklanmamız lazım. Soçi’de 22 Kasım’da düzenlenecek üçlü zirve öncesinde üst düzey bürokratlarımız da bu konuları görüşecek. Aynı şekilde Pazar günü Rusya-İran-Türkiye dışişleri bakanları olarak Antalya’da görüşeceğiz. Önce bugüne kadar yaptıklarımızı, hangi noktaya geldiğimizi, bundan sonra hangi adımları atabileceğimizi, Suriye’ye barışı nasıl getirebileceğimiz konuşacağız. Astana ile Cenevre’yi nasıl entegre edebiliriz, tüm bu konuları değerlendireceğiz. Burada liderlerin vardığı mutabakat çerçevesinde biz yine çalışmalarımızı yoğun bir şekilde gerçekleştireceğiz.”