Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Seçimler öncesinde Pakistan’da şiddet tırmanıyor | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Yetkililer, son günlerde Pakistan’ı sarsan şiddet dalgası ve bazı politikacı ve adayların ölümü dolayısıyla seçim öncesinde şiddet eylemlerinin artması ile ilgili olarak endişe duyuyor.

Cuma günü gerçekleştirilen bombalı saldırılar, 2008 seçimleri öncesinde, kalabalık mitingin ardından eski Başbakan Benazir Butto’nun ölümüne sebep olan intihar saldırısını hatırlattı.

Bir ordu sözcüsü, ordunun, Cuma günü gerçekleştirilen ve 140 kişinin ölümüne sebep olan kanlı saldırının ardından 25 Temmuz’da yapılacak seçimlerin adil ve hür bir şekilde yapılmasını sağlamak amacıyla seçim merkezlerinin çevresinde 371 bin güvenlik görevlisi konuşlandırmayı planladığını söyledi.

Analistler, silahlı kuvvetlere, ordunun seçimlere müdahil olduğu yönündeki suçlamalara işaret ederek, güvenlik sorunlarına daha fazla odaklanmaları konusunda çağrıda bulundu.

1947’den bu yana yönetim süresinin yarısında iktidarda bulunan ordu, siyasete karıştığını reddediyor.

Reuters’tin aktardığına göre, analist Müşerref Zeydi Twitter’da yaptığı bir paylaşımda, “Güvenlik güçleri siyasete değil, emniyete odaklanmalı. Bu, bugün hiç olmadığı kadar apaçık olan bir durum” ifadelerini kullandı. Pakistan’da İngilizce olarak günlük yayınlanan Dawn gazetesi, yetkililere, sadece güvenliği güçlendirmekle kalmayıp herhangi bir saldırının önlenmesi için istihbarat servisini bütünüyle harekete geçirmeleri için çağrıda bulundu.

Patlamalar, Nevaz Şerif’in Cuma gecesi Lahor’a ulaşması ile birlikte parti üssünün harekete geçmesiyle tırmanan siyasi gerginliğin ortasında gerçekleşti. Nevaz Şerif ve kızı Meryem, bir yıl öncesinde oldukça popüler olan ve o günün seçim anketlerinde önde sırada bulunan Pakistan Müslüman Ligi – Navaz (PML-N)’ın zorluklar ve sıkıntılarla karşı karşıya kaldığı bir dönemde Londra’dan döndüler.

Yerel basından aktardığına göre, yetkililer, İslami Birlik Partisi destekçilerinin sokağa çıkmasını önlemek için Nevaz Şerif ve kızını havaalanına iner inmez tutuklayıp uçakla İslamabad’a götürdüler.

Yetkililer, Pakistan’ın güneybatısındaki bir mitingde düzenlenen intihar saldırısının ardından ölü sayısının 140’a yüklediğini kaydetti. Alman haber ajansı (DPA) muhabiri Shakeel Ahmed, cumartesi günü Mastung bölgesinde meydana gelen saldırıda yaklaşık 200 kişinin yaralandığını söyledi. Quetta Civil Hospital müdürü Kamran Kasi, ölü sayısının artmasından endişelendiklerini ifade etti. Kasi, yaralıların birçoğunun durumunun kritik olduğunu söyledi. İl meclis seçimleri adaylarından Eski Belucistan Eyalet Başbakanı Navab Aslam Raisani’nin kardeşi olan Siraj Raisani’nin de hayatını kaybedenler arasında olduğu belirtildi. Parti, saldırı sonrasında destekçilerine yas çağrısında bulundu ve siyasi faaliyetlerini üç gün boyunca askıya aldı.

DEAŞ örgütünün Pakistan’daki kalesi olarak bilinen Mastung’da bir intihar bombacısı miting sırasında kendini patlattı. Saldırıyı terör örgütü DEAŞ ve Pakistan Talibanı üstlendi.

Saldırı, bu yıl Pakistan’da gerçekleşen en kanlı saldırı olarak değerlendiriliyor.

Dört kişinin öldüğü ve 39 kişinin yaralandığı diğer saldırı ise cuma günü, Afgan sınırına yakın Bannu’da Pakistanlı bir politikacının konvoyunun yakınındaki bir motosikletin içine saklanmış bombanın patlatılmasıyla meydana geldi. İslam Ulemaları Camiası Partisinin (JUI-F) milletvekili adayı Ekrem Han Durrani’nin konvoyunun hedef alındığı saldırıdan Durrani sağ olarak kurtuldu.

Belucistan İçişleri Bakanı Aga Ömer Bengulzai, “Hastanelerde acil durum ilan ettik ve doktor ve sağlık görevlilerinin tatillerini iptal ettik” açıklamasında bulundu. Bakan yardımcısı Haydar Şaku ise hassas bölgelere ek güvenlik birimlerinin konuşlandırıldığını belirtti ve siyasetçilere dikkatli olmaları çağrısında bulundu.

Navaz Şerif’in dönüşü, seçim yarışında büyük bir değişikliğe yol açabilir. Seçimle ilgili olarak ordunun sahne arasından eski kriket şampiyonu olan ve Şerif’i “suçlu” olarak nitelendiren İmran Han’ı desteklediği suçlamaları artıyor. Şerif, Pakistan’ın Lahor kentine varmadan sadece birkaç dakika önce uçakta Reuters’e verdiği demeçte, “Hapsedileceğimin farkındayım. Fakat bu, Pakistan’daki oylamanın kutsallığını korumakla ilgili büyük bir göreve karşılık oldukça basit bir bedel” dedi.

Geçen hafta Şerif ve kızı için yolsuzluk suçlamaları sonucu gıyaplarında hapis cezası verilmişti.

Reuters ajansından bir tanık, Cuma gecesi Lahor’a giden ana otoyolda Şerif destekçileri ile şehirde konuşlandırılan binlerce polis arasında çatışmaların patlak verdiğini söyledi. Cep telefonu hizmetlerinin günün ortasında yarıda kesildiğini de sözlerine ekleyen tanık, Şerif’in kardeşi Şahbaz’ın yaklaşık 10 bin kişilik parti destekçisi ile beraber şehir merkezine geldiğini kaydetti.

Navaz Şerif, genel seçimler öncesinde ülkeyi yöneten geçiş hükümetinin yöntemlerini kınadı. Abu Dabi’deki bir havaalanında kendisini Lahor’a götürecek olan uçağı bekleyen Şerif Reuters’e yaptığı açıklamada, “Hükümetin halkımıza bu kadar şiddetli önlemler aldığı ve ülkenin her tarafından güvenlik operasyonları yaptığı bir zamanda seçimler ne kadar güvenilir olabilir?” ifadelerini kullandı. Şerif, ordunun kendisine ve partisine karşı adli kovuşturma kampanyası yürüttüğünü söyledi.