Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Seyyahların çölü ve Arap Yarımadası’nın Nili | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Alois Moselle’nin “Arap Yarımadası”ndaki gözlemlerinden bahsetmeden önce bu uçsuz bucaksız, engin çöl karşısında bir Batılının neler hissedebileceğini tahmin etmeye çalışalım. Doktor Philip’in çölün ilk sakinlerini yani bedevileri ve sihirbazını, yani deveyi nasıl nitelediğine bir bakalım. Belki de çölü gören herkeste olduğu gibi ben de bu inanılmaz hayvanın, çöllerin “Nili” olduğunu düşünüyorum. Şimdi ise Doktor Hatiy’in bedevileri nasıl anlattığına bir bakalım:

“Bedevilerin giyimi de yemekleri gibi çok basittir. Uzun bir gömlek, beli saran bir kuşak, sarınmak için bir aba, başındaki kufiyye ve agelden ibarettir. Bedeviler neredeyse pantolon nedir bilmezler. Ayakkabılar ise az kullanılır ve nadirdir.”

Arap Yarımadası’ndaki en önemli iki hayvan deve ve attır. Deve olmadan bir çöl yaşamını tasavvur edebilmek neredeyse imkansızdır. Deve, bedevilerin geçim kaynağı, ulaşım araçları ve sermayeleridir. Kadınların mehirleri, öldürülen kişinin diyeti, kolay kazanç, bir babanın çocuklarına mirası, kısacası her şey develerin sayısı ile ölçülür. Deve aynı zamanda bedeviyi hiç yalnız bırakmayan dost, vefakar sevgili ve en büyük yardımcıdır. Bedeviler, kendileri içmeyip sürülerine içirdikleri su yerine onun sütünü içer. En güzel etiyle beslenir, derisinden giyinir, gübresi ile ısınır, çadırlarını onun yününden örer ve haşarelerden korunmak için idrarını başlarına sürerler. Kısacası deve, bedevi için sadece çöl gemisi değil Allah’ın bir nimeti ve lütfudur. Arapçada devenin binden fazla ada sahip olması, Araplar için ne kadar değerli olduğunun en büyük kanıtıdır.

İkinci sırada ise bedevilerin canlarını ve mallarını korumadaki rolü nedeniyle kılıç yer alır. Kılıcın da Arapça’da yaklaşık bin farklı ismi bulunur. Tarihi kaynaklarda devenin adı ilk olarak M.Ö 11. yüzyılda Medyenlilerin, Filistin saldırısını anlatan belgelerde geçer. “Arap” kelimesi ise tarihi belgelerde ilk kez deve ile birlikte anılmıştır. Bu belge, Suriye’nin kuzeyindeki Hama şehri yakınlarındaki Karkar bölgesinde bulunmuştur.

Alois Moselle, adetlerini, davranışlarını, temel geçim kaynakları ve ticaretleri olan deve ticaretini araştırmak için bir müddet El-Ravla kabilesi ile yaşamış ve kabilenin reisleri kendisine “Musa” adını vermişlerdir. Kabile reislerinden biri, evlilik ve aşk ile ilgili adetlerini kendisine şöyle açıklıyor:

“Ne yakın akrabasının ne de başkasının birini zorla evlendirme yetkisi ve hakkı yoktur. Herkes kiminle evleneceğine karar verme hakkına sahiptir. Aynı şekilde kimi seveceğini seçmekte de neredeyse özgürdür. Ama bunun bazı istisnaları vardır. Örneğin hiçbir erkek, babasının boşamış olduğu bir kadın ya da babaları ayrı olsa bile onun kızıyla evlenemez. Aynı şekilde süt kardeşi ile evlenmesi de caiz değildir.”