Lübnan’da düzenlenen son parlamento seçimlerinde, 2005 yılından beri ilk kez el-Mustakbel Partisi dışında kalan 10 Sünni adayın seçilmesi ülkede yeni siyasi tartışmalara neden oldu.

Bağımsız Sünni adaylar, hükümette yer almak isterken bu noktada iki etken Sünni muhalefete engel teşkil ediyor. Birinci etken, Sünni vekillerin Başbakan Saad el-Hariri’ye muhalif bir pozisyonda konumlanmak istememesi olurken, ikinci etken ise söz konusu vekillerin parlamentoda bir grup oluşturamaması oldu.

“Talep, Müstakbel partisini zayıflatmayı amaçlıyor”

Şarku’l Avsat’a açıklamalarda bulunan parti kaynakları, Mustakbel Partisi’nin Sünni bir muhalefetin varlığını ve hükümette temsil edilmesini reddederken, “Sünni muhalefetin hükümette temsil edilmesi talepleri, Müstakbel partisini zayıflatmayı amaçlıyor” yorumunu yaptı. Bu durumun sadece Sünniler için değil Lübnan’daki tüm mezhepsel gruplara uygulanması gerektiğine işaret eden kaynaklar, 2005 ve 2009 seçimlerinde, Şii ikili Hizbullah ve Emel dışından Şii vekillerin seçilmesine rağmen Şii ikilinin bu vekillere bakanlık verilmesini kabul etmediğini hatırlattı.

Müstakbel Partisi listeleri dışından seçimleri kazanan vekiller, çeşitli siyasi yapılara bağlı durumdalar. Necip Mikati, Lübnan el-Mustakbel Partisi’nin liderliğini yaparken, Beyrut milletvekili Fuad Mahzum ise bağımsız vekil olarak öne çıkıyor. Söz konusu Sünni grupta Mikati’nin partisinden 4 vekil daha bulunuyor. Siyasi kaynaklar, Mikati’nin Başbakan Hariri ile yaptığı toplantıda, kendisine “Sünni muhalefet” içinde yer almadığını söylediğini bildirdi. Toplantıya dair Şarku’l Avsat’a bilgi veren kaynaklara göre, Mikati, eski Başbakanlardan Fuad Sinyora ve Tammam Selam’ın da katıldığı toplantıda, Hariri’ye desteğini ifade etti.

Muhalif kanatta Sünni durumu

Parlamentoya girmeyi başaran Sünni vekiller arasında, muhalif kesimde rol üstlenenler de var. Bunlardan biri olan Usame Saad, herhangi bir partiye katılmazken, Bilal Abdullah ise Velid Canbolat liderliğindeki İlerlemeci Sosyalist Parti listelerinden aday olmuştu. Müstakbel Partisi listeleri dışından parlamentoya giren diğer iki Sünni vekil Velid Sekriye Hizbullah, Kasım Haşim el-Mentemi de Emel Hareketi lideri Nebih Berri’nin öncülüğündeki “Özgürlük ve Kalkınma” listesinden parlamentoda yer buldu.

Abdurrahim Murad, Faysal Kerrami, Cihad el-Samed ve Adnan el-Trablusi de, Müstakbel listesi dışından parlamentoya giren diğer Sünni vekiller.

Şarku’l Avsat’a röportaj veren Sünni vekillerden Faysal el-Kerrami, “Herkes bizim Sünni muhalefet olduğumuzu söylüyor. Bunun sebebi şuana kadar kendisine karşı herhangi bir tavır alabileceğimiz bir hükümetin olmamasıdır” dedi.

Kerrami, röportajında, “Bizi muhalefet olarak gösterenlerin kastı Hariri’ye muhalif olduğumuzsa, ben Hariri’yi, gösterdiği olumlu tavır ve herkese elini uzatmasından dolayı Başbakanım olarak kabul ettim. Kendisi, herkesin temsil edileceği bir hükümet kurmak için çabalıyor” dedi.

Sünni vekiller toplantı düzenledi

Öte yandan, Müstakbel listesi dışından parlamentoya giren Sünni vekiller, dün, Temsilciler Meclisi binasında bir toplantı düzenledi. Toplantıya, Kerrami’nin yanı sıra, Abdurrahim Murad, Cihad el-Samed, Adnan Trablusi, Kasım Haşim ve Velid Sekriye katıldı.

Toplantı sonrası bir açıklama yapan Sünni vekillerden Cihad el-Samed, “Bu toplantının tek sebebi parlamento seçimlerinin getirdiği şartlardı” açıklamasında bulundu.

El-Samed, açıklamasında ayrıca, “Sünnilerden intikam alma çabaları, 2005 seçimlerinden beri devam ediyor. Burada toplanan grubu bir araya getiren tek şey, el-Müstakbel Partisi’ne karşı bir seçim yarışına girmiş olmalarıdır. Ancak herkes haysiyeti ve oylarıyla kazandı. Sünni oyların yüzde 40’ını temsil ettiğimizi düşünüyoruz. Bu sebeple, ülkedeki siyasi hayatta bir rolümüz olmalıdır. Varlık sebebimiz de budur. Ulusal Uzlaşı Hükümeti ölçütlerinin uygulanması herkesin hükümete katılmasını gerekli görüyor. İnşallah biz de kendi seçmenimizi temsil edileceğiz. Ancak ölçütler değişirse sorun yok” dedi.