Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Suriye rejimi Doğu Guta’ya askeri güç takviyesi yaptı | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) Suriye’de ateşkes sağlanmasına ilişkin düzenlediği olağanüstü toplantıya saatler kala Suriye rejimi Şam yakınlarındaki muhalif grupları kuşatma altına aldı. Doğu Guta’ya askeri takviyede bulundu.

Suriye rejimine yakın medya kaynakları, rejim güçleri ve destekçilerinin son 48 saat içinde bölgeye büyük bir takviye güç gönderdiğini belirtti. Alman Haber Ajansı’nın (DPA) haberinde “Hükümet ve müttefiklerinden 6 bin 500 kişilik bir güç, son iki günde muhalif militanlara karşı Guta’daki cepheleri güçlendirmek için gönderildi” bilgisi yer aldı. Kaynaklar, söz konusu güçlerin çoğunun Şam yakınlarındaki Guta’nın güneyi ve kuzeybatısına konuşlandırıldığını kaydetti.

Hükümet güçleri, muhalifler tarafından kontrol edilen Doğu Guta cephelerinde 30 binden fazla unsur bulunduruyor.

Suriye ordusu Doğu Guta’daki muhalif gruplara yönelik operasyonu 18 Şubat’tan itibaren yoğunlaştırdı. Operasyon sırasında gerçekleştirilen füze ve topçu bombardımanları nedeniyle yüzlerce kişi öldü. Rus uçaklarının da operasyona destek verdiği öne sürüldü. Ancak Moskova bu iddiayı reddetti.

Rejim güçleri hava saldırılarının yanı sıra geçen hafta kara saldırıları da gerçekleştirdi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin (SOHR) aktardığına göre şu ana kadar muhalif gruplar tarafından kontrol edilen alanların yüzde 48’i ele geçirilmiş durumda.

SOHR Direktörü Rami Abdurahman açıklamasında “Rejim güçleri Halep’ten yola çıkan Afgan, Filistinli ve Suriyelilerden oluşan en az 700 kişilik milis gücü salı günü geç saatlerde Guta’ya gönderdi” dedi. Bölgeye ulaşan takviye güçlerin Doğu Guta’nın batısında yer alan iki cepheye yerleştirildiğini belirtti.

Abdurahman ayrıca rejim güçlerinin muhalif grupların kalelerini ikiye bölmeye çalıştığını söylerken böylece muhaliflerin kuzey kesiminden güneye tahliye edilmesinin planlandığını aktardı.

Rejim güçlerinin 7 Mart’ta başta Misraba, Beyt Seva, Cisrin ve Hamuriyye olmak üzere birçok belde yakınında konuşlandığı bildirildi. Gözlemevi tarafından aktarılan bilgiye göre Cisrin’e düzenlenen saldırılarda aralarında 1 çocuğun da bulunduğu 3 sivil öldü.

SOHR, saldırıların başlanmasından bu yana 179’u çocuk 810 sivilin öldüğünü açıkladı.

Duma beldesinden bildiren Fransız Haber Ajansı (AFP) muhabiri, komşu bölgelere yönelik saldırılar gerçekleştiğini ve halkın bombalardan panik halinde kaçtığını aktardı.

Ateşkes ihlali sürüyor

Rusya tarafından ilan edilen ateşkese rağmen Doğu Guta’da hava saldırıları halen devam ediyor.

Rus ordusu geçen salı günü 5 saatlik ateşkes boyunca sivillerin geçişi için insani koridorun açıldığını duyurdu. SOHR tarafından aktarılana göre insani koridor sadece siviller için değil, militanlar ve aileleri için de açıldı.

Guta’daki muhalif gruplardan Ceyş-ul İslam sözcüsü Hamza Bayraktar, AFP’ye yaptığı açıklamada “Guta’daki gruplar, savaşçılar ve halk topraklarına bağlıdır. Onu savunacaklar” dedi.

Feylek er-Rahman Sözcüsü Vail Ulvan ise “Doğrudan ya da dolaylı olarak Ruslarla herhangi bir temas yok. Ateşkes hakkında herhangi bir görüşme yapılmadı ve herhangi bir geçiş de sağlanmadı” dedi.

BMGK’da Suriye toplantısı

BMGK, Fransa ve İngiltere’nin talebi üzerine 7 Mart’ta Suriye’de ateşkes görüşmelerinde bulunmak için kapalı bir oturum düzenledi. Söz konusu toplantı, Suriye’deki durumun kötüleşmesi ve 1 aylık süre için talep edilen ateşkesin uygulanmaması çerçevesinde yapıldı.

Ayrıca BM tarafından Cenevre’de yıllık bir rapor sunulurken, İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeyd Raad el-Hüseyin, BM’nin bu ay Doğu Guta’yı yeryüzündeki cehennem olarak nitelendirdiğini ifade etti. El-Hüseyin, “Önümüzdeki ay insanların kıyametle karşı karşıya kaldığı başka bir yer daha olacak. Bazı yabancı destekçilerinin arka çıkmasıyla ve hükümetteki kişilerce amaçlanan, planlanan ve uygulanan bir kıyamet” diye konuştu.

Felaketin tersine çevrilmesi gerektiğini söyleyen Hüseyin, Suriye’nin Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taşınması gerektiğini vurguladı. Zeyd Raad el-Hüseyin ayrıca Suriye’deki çatışmanın yeni bir dehşet evresine girdiğini belirterek Doğu Guta’daki kan göllerinin ve Suriye’nin diğer bölgelerindeki çatışmaların tırmanmasının sivillerin hayatlarını tehlikeye attığının altını çizdi.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres de geçen salı günü yaptığı açıklamada çatışmanın taraflarına “yüz binlerce insanın temel ihtiyaçlarını karşılayacak konvoyların güvenli ve engelsiz bir şekilde bölgeye girmesine izin verilmesi” çağrısı yaptı.

Guterres, hijyene yönelik ve tıbbi de dâhil çeşitli malzemelerin Duma’ya ulaştırılması ihtiyacına dikkati çekerken, daha önce Suriye makamları ile görüşüldüğü üzere bir planın programlanması gerektiğini vurguladı.

BMGK, 24 Şubat’ta milyonlarca kişiye insani yardım ulaştırılmasına, hasta ve yaralıların tahliye edilmesine olanak tanımak için 30 günlük ateşkes öngören bir kararı oybirliğiyle kabul etti.

İlk yardım konvoyu geçen pazartesi Doğu Guta’ya ulaştı. Ancak SOHR’un aktardığına göre en az 68 sivilin ölmesine neden olan hava saldırıları dolayısıyla ateşkes kesintiye uğradı.

BM’nin Suriye’deki İnsani Yardım Koordinatörü, hükümete tıbbi malzemelerin yer aldığı engellenen yardım konvoylarının bugün Doğu Guta’ya girmesi için ateşkesin gerekliliklerine uyma çağrısı yaptı.

Reuters’ın belirttiğine göre BM, Suriye Yerleşik ve İnsani Yardım Koordinatörü Ali el-Zaatari, geçen salı günü Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Faysal el-Mikdat’a bir mektup gönderdi.

Zaatari tarafından gönderilen mektupta pazartesi günü tıbbi malzeme taşıyan bir konvoyun engellendiği belirtildi. Mektupta, konvoyun bölgede devam eden askeri operasyon sebebiyle yükünü tamamen teslim edemediği kaydedildi.

Cenevre’deki Batılı bir diplomat ise konvoydaki 83 çalışan ile birlikte zar zor hayatta kaldığını söyledi. Zaatari de arabasının ve diğer personellerin araçlarının denetlendiğini ve BM İnsani İşler Koordinatörü Ofisi personelinin alana girmesine izin verilmediğini belirtti.

BM yetkilisi, araçların ve personellerin beraberinde taşıdıkları yardımlarla birlikte Duma’ya girmesine izin verilmesi gerektiğini vurguladı.

Hükümet ise bölgeyi geri almak üzere saldırılarını artırırken şubat ayı ortasından bu yana ilk defa, geçen pazartesi bölgeye bir yardım konvoyu ulaştı.

Bunun bu yıl içerisindeki ikinci yardım konvoyu olduğu belirtildi. BM tarafından yapılan açıklamaya göre hava saldırılarının başlamasından bu yana 400 bin kişi gıda ve tıbbi malzemelerden yoksun olarak yaşamını sürdürmeye çalışıyor.