Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Suriye’nin geleceğini şekillendirecek görüşmeler Soçi’de başladı | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Moskova/Raid Cebir

Suriye’nin geleceğinin ele alındığı Astana formatındaki görüşmelerin 10. turu Rusya’nın Soçi kentinde başladı. Görüşmelerde Suriyeli tarafların bir araya getirilmesi, sığınmacıların ülkeye geri dönüşünü sağlama, İdlib konusu ve ülkenin yeniden imarı ele alınacak.

Toplantı, mültecilerin geri dönüşü, Suriye’ye yönelik yaptırımlar ve ülkenin yeniden inşasına başlanmasını hedefleyen Rusya, diğer yandan Suriye’de ‘Anayasa değişikliği’ dosyası çalışmalarının tamamlanmasının önemini vurgulayan Birleşmiş Milletler (BM) arasında yaşanan çelişkiler ortasında dün Soçi’de başladı.

Astana görüşmelerinin 10. turu ilk kez Kazakistan dışında gerçekleşirken, Rusya ve Suriye medyası görüşmeler için Soçi’nin seçilmesini, şehrin bu yıl başlarında Suriye meselesi ile ilgili bir konferansa ev sahipliği yapmış olmasına bağladı.

ABD dışında tüm davetli ülkeler katıldı

Toplantıyı düzenleyen yetkililer, görüşmelere ABD dışında davet edilen tüm ülkelerin temsilcilerinin katıldığını belirtti. Toplantı, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump arasında gerçekleşen Helsinki Zirvesi’nin sağladığı hızlı gelişmeler atmosferinde yapılırken, ABD ise toplantıyı boykot ettiğini açıkladı.

Astana görüşmelerinin sponsorları Rusya, Türkiye ve İran, Dışişleri Bakan Yardımcıları seviyesinde temsil edilirken, Rusya’yı, Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Vershinin temsil ediyor. Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Alexander Lavrentiev, Moskova için özel bir öneme sahip Astana 10. turunun yapılması konusundaki Rusya’nın istekliliğine vurgu yaptı.

Ürdün toplantıda yerini aldı

Washington’un toplantıya katılmamasıyla birlikte uluslararası katılımcılar da önceki turlara katılan Ürdün özel temsilci ile sınırlıydı. Ürdün özel temsilcisinin bu tura katılmasının önemi ayrı. Çünkü Ürdün, Suriye’nin güneyi dosyasında güçlü taraf olarak yer alacak. Bununla birlikte BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan De Mistura gözlemci olarak katılırken, BM, mültecilerin ülkelerine geri dönüşüyle ilgili görüşmeler yapması için özel bir temsilci daha gönderdi.

Suriye rejimi, kendisini bir önceki turda temsil eden aynı heyetle katılım seviyesini korurken, muhalifler, Ahmed Tumeh başkanlığındaki bir heyetle temsil seviyesini düşürdü. Ahmed Tumeh, dün gazetecilere verdiği demeçte, heyetinin İdlib’in durumu, tutukluların serbest bırakılması ve Anayasa Komisyonu’nun kurulmasını tartışmaya odaklanacağı söyledi.

Taraflar toplantıya büyük önem veriyor

Astana 10. turu, ikili toplantılar ve uzmanlar düzeyinde görüşmelerle dün başlarken, ilk genel kurul toplantısı bu sabah yapıldı. Taraflar, sahadaki yeni gelişmeler ve güç dengelerinin ardından gerçekleşen bu tura büyük önem veriyor. Putin ile Trump’ın Helsinki’de uzlaşıya varmasının yanı sıra Rusya ve Fransa’nın yakınlaşması, Moskova’nın güneyde elinin güçlenmesini ve mülteci konusunda etkin bir rol oynamasını sağlıyor.

Doğu Guta ve Suriye’nin güneyindeki gerilimin düşürülmesinin ardından yaşanan son gelişmeler, gerginliği azaltma bölgeleri haritasının yeniden çizileceğine işaret ediyor. Sahadaki gelişmelere göre garantör ülkeler, etki alanları için yeni haritalar çizme eğilimindeler.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov Doğu Guta’daki durum çözüldükten sonra yaptığı, “Teröristlerin sınır dışı edilmesinden sonra yaşanan saha değişiklikleri ve Suriye hükümetinin kontrol alanlarının genişlemesi, gerginliği azaltma bölgelerine duyulan ihtiyacını etkin bir şekilde ortadan kaldırmaktadır” şeklindeki açıklamaları bu gelişmenin yolunu açtı.

İdlib konusu

İdlib çevresindeki gelişmelerin, bir taraftan Moskova ile Tahran diğer taraftan Ankara’nın farklı tutumlarının önemli bir tartışma alanını işgal etmesi bekleniyor. Özellikle Moskova’nın Heyet-i Tahrir’uş Şam’ın (HTŞ) bölgeden çıkması ile muhaliflerin ağır ve orta seviye silahlarını teslim etmesi karşılığında, muhaliflerin siyasi kanadının yerel meclisler içerisindeki varlığını sürdürmesini sağlayan ‘Beyaz Sayfa’ girişiminin arka planında bir takım hoşnutsuzluk bulunuyor.

Fakat Moskova’nın ana meselesi, Suriye’ye uygulanan uluslararası yaptırımların kaldırılması ve yeniden yapılanma projesinin başlatılmasına katkıda bulunulması. Bununla birlikte siyasi bir çözüm bulunana kadar ‘insani yardım meselesi’ hakkındaki tartışmayı istikrara kavuşturacak bir Rus yaklaşımı çerçevesinde mültecilerin ülkelerine geri dönmesi. Yaptırımların kaldırılması ve yeniden imar konuları, mültecilerin geri dönüşünü desteklerken, bu dosyayla ilgili sorunları olan komşu ülkelere de çözüm getiriyor.

Moskova, özellikle Washington ve Paris ile yapılan uzlaşılar temelinde bu yaklaşıma öncelik verirken, yaklaşım, BM’nin Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura sunmaya hazırlandığı siyasi süreci başlatacak doğru koşulları oluşturmak için gerekli itici güç olan anayasal reform dosyasıyla çatışıyor.

Bazı konular tartışmaya kapalı

Bununla birlikte, dün geçmiş görüşmelerde masaya konulan muhaliflerin tutuklularla ilgili talepleri, kuşatma altındaki şehirlerin ablukasının kaldırılması, insani yardımlara erişimin kolaylaştırılması ve bazı bölgelerde ateşkesin istikrara kavuşturulması gibi temel dosyaların tartışılmayacağı veya büyük önem taşımayacağı ortaya çıktı.

Öte yandan Rus basınında yer alan haberlerde ‘Astana üçlüsü’ olarak adlandırılan Türkiye, İran ve Rusya arasında ‘çıkarlarının ayrışması’ ve Suriye’deki bir sonraki aşamalarla ilgili tutumları nedeniyle yola birlikte devam edip edemeyeceklerinin sorgulanması dikkat çekiciydi.

Türkiye sorunun ‘Astana üçlüsü’ tarafından çözülmesini istiyor

Rus ‘Nezavisimaya Gazeta’ gazetesinin, diplomatik kaynaklardan aktardığı bilgiye göre, anlaşmazlığın temel konusu İdlib’in kaderi. Gazete tarafından aktarılan açıklamasında Rusya Dışişleri Konseyi uzmanlarından Kirill Semenov, “İdlib’deki durumu çözmek için baskı kurmak, Astana’yı içeriğinden uzaklaştıracaktır. Çünkü Türkiye bu meselenin Tahran – Şam – Moskova eksininde ‘Astana üçlüsü’ çerçevesinde çözülmesini istiyor” ifadelerini kullandı.

Gazete, Obama yönetiminin Dışişleri Bakanlığı eski Suriye Özel Temsilcisi Frederick Hoff’un, “Moskova’nın mülteci dosyasını yeniden inşa etme konusuna yaptırımların kaldırılması perspektifinden bakma ısrarı uluslararası toplum için kabul edilemez. Kremlin şimdi Şam’ın Suriye’yi yeniden inşa etmesine yardım etmek ve böylece Batı’daki mülteci sorununu gündeme getirmek istiyor. Rusya, Suriye’yi yeniden inşa etme maliyetinin çok büyük olduğunun farkında. Bunu karşılama konusunda da yetersiz. Kremlin’in asıl ikilemi, ülkeleri yolsuzluk ve beceriksizliği ile bilinen Esed ailesi yönetimindeki Suriye’ye yatırım yapmaya nasıl ikna edileceğidir” şeklindeki açıklamalarına da yer verdi.

Bu iki dosyanın yanı sıra Rus basınında yer alan haberlerde sorgulanan diğer bir konu ise, Suriye’nin güneyindeki üç parti arasındaki anlaşmazlıklar ışığında Moskova’nın İran’ı Suriye’nin güneyinde İsrail sınırından uzak tutmak için verdiği sözdü.