Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Suud Basını: Katar tavrını değiştirmek zorunda | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Suudi Arabistan Haberleşme Bakanı Awad Bin Salih Al Awad, Katar’ı, el-Kaide, DEAŞ, Cibhetu n-Nasra, Müslüman Kardeşler, Hizbullah ve kendi topraklarındaki ‘Taliban’ gibi terör örgütlerini finanse etmekle suçladı.

Bakan, İtalyan La Repubblica gazetesine verdiği demeçte, Katar’ın, terörü desteklemesinin, Körfez ve komşu ülkelerdeki güvenlik riskini artıran, tüm Arap dünyası ve Körfez bölgesindeki finansal kuruluşlara zarar veren olumsuz bir atmosfer oluşturduğunu söyledi. Terörün desteklenmesinden kaynaklanan derin dengesizliği düzeltmek için, Suudi Arabistan önünde bir taahhüdün gerekli olduğunu sözlerine ekledi.

Al-Awad konuşmasına şöyle devam etti, “Haliç Bölgesi’ne ve güvenli bölgedeki istikrarına dönmesi için Katar’a çağrıda bulunmaya devam edeceğiz.” Doha; Suudi Arabistan, Bahreyn, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin iddialarını reddetmesine rağmen, konunun Suudi Arabistan güvenliği ile ilgili çok önemli olduğunu bilmekle beraber, krizi çözmek için diplomatik yolları reddetme konusunda ısrar ediyor. Bakan, “Katar Milli Güvenlik için tehdit oluşturuyor ve bu tavrını değiştirmek zorunda. Çünkü dünya barışı, istikrar ve güvenlik siyasetinde artık gücünü kaybetmiş durumdadır” dedi.

Al-Awad, Al-Jazeera kanalının güvenliği ezmek ve istikrarı yok etmek amaçlı siyasi bir sabotaj projesi olduğunu vurguladı. Al-Jazeera’nin düşmana ait bir pazarlama grubunu oluşturduğunu ve kesinlikle basın özgürlüğünü temsil etmediğini, aksine kanalın, güvenliği ezmek ve istikrarı yok etmek için siyasi bir sabotaj projesi olduğunu, hedefinin, samimiyetsiz bir yaklaşımla hakaret ve iftira etmek olduğunu vurguladı. Al-Awad, “Bu terörist gruplar, parçalar halinde ayrılmış, en küçük ayrıntılarda dahi bizimle alay eden düşman gruplardır” ifadesini kullandı.

Al-Jazeera özgür basını temsil etmemekte

“Al-Jazeera şahsıma hedef almıştır, çünkü Avrupa başkentlerini kapsayan bir gezi gerçekleştirdim. Fakat o aynı şeyi yapıp Avrupa’ya giden Katar Dışişleri Bakanı’na herhangi bir saldırıda bulunmadı. Al-Jazeera, özgür basını temsil etmemekte ve sadece yalan haber yapmaktadır. O ancak, ‘El-Kaide’, ‘DEAŞ’ ve ‘Hizbullah’ gibi terör örgütlerini destekleyen bir araçtır. Bu kuruluşlar terör ve şiddetten başka bir şey düşünmez.”

Al-Awad, Katar’ın ‘Al-Jazeera Televizyonu’nu ‘Şirret Kanalı’ olarak tanımladı. Onun ülkelerin istikrarını ve emniyetlerini sarsmayı, ekip ruhunu söndürüp halk arasındaki husumeti artırmayı hedeflediğini ifade etti. Al-Jazeera’nın Körfez ve Arap ülkelerinde güvenlik ve istikrarı bozmak için medyayı bir araç olarak kullandığını, terörizm, şiddet ve nefret söylemlerinin reklamını yaptığını, böylelikle, İşbirliği Konsey Üyesi Katar’la kardeş ilişkileri kesintiye uğradığını söyledi.

Başkan Al-Awad sözlerine şunları da ekledi: “1996’da Suudi Arabistan’ı sarsan, içlerinde 19 Amerikalı’nın da bulunduğu 36 kişinin hayatını kaybettiği Doğu Suudi Arabistan’daki El-Huber kulelerinin bombalanması, böyle bir terör eyleminin ortaya çıkmasından sonra kendini daha net göstermiştir, politikamız son derece şeffaf ve sıkı bir politikadır. Terörizm mutlak düşmanımızdır. Biz ilk kurbanlarız, terörist saldırılar krallıkta yüzlerce kişinin ölümüne neden oldu. Suudi Arabistan teröristlere ölüm cezası uygulamaktadır.”

Al-Awad, “Dini şiddeti ve aşırılığı desteklediğimiz falan yok. Bunu iddia edenler somut bir kanıt göstersinler. Bu suçluların aşırılığına ise herkes delil gösterebilir. Bu durum, teröristler üzerinde yasa uygulayabilmemiz için bize yardımcı olacaktır. Buna karşılık, Katar terörist grupların finansmanlığını yapmaktadır. Sadece bazı kurumlarıyla değil, tüm Katar Hükümeti ile.”