Suudi Arabistan-Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Koordinasyon Konseyi’nin ilk toplantısının düzenlenmesi, anlaşma ve girişimlerin yapılmasıyla birlikte iki kardeş ülke ilişkilerinde yeni bir süreç başladı. Bu sürecin başlığı ise Stratejik Ortaklık ve Bütünlük’tür. Bu girişimlerin önemi, ortak bir tarihe, kardeşlik bağlarına ve yalnızca güçlü kurumsal ittifakların sürdürülebilir bir kalkınmayı ve parlak bir geleceği garantileyebilecek vizyonlara dayanan köklü bir atılımı gerçekleştirmesinden kaynaklanmaktadır. Körfez Ülkeleri İşbirliği Konseyi’ne bağlı ana sistemi pekiştirecek güçlü bir destek oluşturmak için iki dost ülke arasında ikili işbirliği sağlamlaştırıldı.

İlan edilen girişimler ve projeler, iki kardeş ülkenin iki akil liderinin vizyonunu yansıtacak şekilde net ve profesyonel yürütme mekanizmaları vasıtasıyla ekonomik ve sosyal kalkınmaya odaklanan, tarih ve coğrafya faktörlerinin muhafaza ettiği derin ilişkilere dayanmaktadır. Zira bütünlüğü pekiştirmek için dikkatlice araştırılmış planlamaya ve istenilen sonuçları gerçekleştirmeye çalışmak için uygulamaya bağlı kalmak gerekiyor.

Bölgede ve dünyadaki zorluklar ve değişimler, gelişmeleri kontrol eden, kurumsal çalışmanın temel ve dayanaklarını sağlamlaştıran bir vizyona ihtiyaç duyulduğunu vurguluyor. Zira kurumsal çalışma, Devlet Başkanı Şeyh Halife bin Zayid el-Nahyan ve dostu Kral Selman bin Abdülaziz el-Suud’un vizyonu aracığıyla zorlukları fırsatlara dönüştürebilir ve iki kardeş ülkenin çıkarlarını sağlamlaştırabilir.

Suudi Arabistan-BAE Koordinasyon Konseyi’nin ilk toplantısının sonuçları, gelecek sürecin büyük ve olumlu gelişmelere sahne olacağını göstermektedir. Özellikle iki lider, stratejik projeleri yürürlüğe koymak için zamansal bir çerçeve belirledi. Koordinasyon Konseyi; Abu Dabi Veliaht Prensi ve Silahlı Kuvvetler Başkomutan Yardımcısı Şeyh Muhammed bin Zayid el-Nahyan ile Veliaht Prens, Bakanlar Kurulu Başkan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Muhammed bin Selman el-Suud’un başkanlığında bu stratejik projeleri gerçekleştirmek için güç ve beceri kazanmaktadır. Zira iki lider, vizyona, kararlılığa, büyük hırslara ve geniş ufuklara sahipler. Bu da doğrudan konseye ve yürütme kuruluna yansımaktadır.

Vizyon ve yürütmedeki kararlılık sayesinde yatırımların ve bilimsel olanakların cazibe merkezi olması için iki ülkenin konumunu sağlamlaştırmak, sürdürülebilir ekonomik kalkınmayı gerçekleştirmek ve iş olanakları yaratmak amacıyla beşeri, ekonomik, bilimsel ve teknik imkânların enerji ve olanakları birleştirme ve pozitif yapılanma için seferber edildiğini görmekteyiz.

Büyüme ve kalkınmanın başlamasıyla birlikte ilerleme ve modernleşmenin çerçevelerini belirleyerek ve uygulayarak durumları kontrol eden ortak Arap çalışmasının olumlu modeliyle karşı karşıyayız. Bu model, kapsamlı ekonomik ve sosyal kalkınma sistemi sayesinde işbirliğinin ve dayanışmanın önemini vurgulamaktadır. Ayrıca bu model, bilimsel olarak incelenmiş ve stratejik olarak planlanmış temellere dayanmaktadır.

Suudi Arabistan-BAE Koordinasyon Konseyi’nin toplantısını düzenlenmek, anlaşmaları ve girişimleri uygulamak; bölge halklarının parlak geleceği ve dünyaya olumlu bir model sunma konusunda yeni bir gelişme sürecinin ve yeni bir umudun doğuşunu kaydetmektedir. Bizim birçok imkânımız ve enerjimiz var. Suudi Arabistan ve BAE liderlerinin, güvenliği, selameti, istikrarı ve kalkınmayı iki ülkeye, bölgeye ve dünyaya yaymaya çalışan vizyonları konusunda iyimser olmak bizim hakkımızdır.