Suudi Arabistan Başsavcısı Şeyh Suud el-Mucib, 376 kişinin banka hesaplarının dondurulmasının yanı sıra, ifadeye çağrılan 320 kişiden 159’unun savcılığa sevk edildiğini duyurdu.
Mucib, özellikle, bu gibi durumlarla mücadelede evrensel yöntemleri izleyen Yolsuzlukla Mücadele Komisyonu’nun devlet fonlarının geri kazanılmasını kolaylaştırmak ve uzun zaman alan bu gibi davaların süresini kısaltmak için çalıştığını söyledi. Yolsuzlukla suçlananlara sunulan anlaşmanın söz konusu kişilerin büyük bir kısmı tarafından kabul edildiğini belirtti.
Mucib, Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın başkanlık ettiği Yolsuzlukla Mücadele Komisyonu’na çağrılan 320 kişiden 159’u ek bilgi sağlanması için başsavcılığa gönderildiğini söyledi. Başsavcı, Komisyon tarafından kendilerine atfedilen yolsuzluk suçlamalar ile karşı karşıya olanların çoğunun anlaşmaya razı olduklarını ve şu anda bu konuda gerekli prosedürlerin tamamladığını vurguladı.
Başsavcı, suçlananlardan bir kısmının tutuklanırken bir kısmının da serbest bırakıldığını kaydetti. Ayrıca bugüne kadar 376 kişinin banka hesaplarının dondurulduğunu vurguladı.
Başsavcı Mucib, adı yolsuzluğa karışanların sahibi ya da ortağı olduğu şirketler ve kurumların faaliyetlerinden ilgili üçüncü tarafların etkilenmemesi için bu kuruluşların işlerinin devam ettirilmesini sağladıklarını ifade etti. Söz konusu kuruluşların mali ve idari işlemlerine devam etmesine önem verildiğini belirtti.
Mucib, yolsuz dosyalarıyla ilgili yapılan çalışmaların iki aşamalı yürütüldüğünü söyledi. Bunların ilkinin müzakere, diğerinin ise uzlaşı olduğunu aktardı. Başsavcı “Bu davalarla uğraşırken küresel yöntemleri izleyen Komisyon, kamu yararına olarak gördüğü noktalarda, özellikle kendisine ifade vermeye gelenlerle müzakere edilmesi yöntemini izliyor. Komisyon bu yolla devlet fonlarını geri kazanmanın kolaylaştırılmasının yanı sıra uzun zaman alacak olan bu gibi davaların süresinin de kısaltılmasını amaçlıyor. Dosyaların birkaç hafta içinde sonuçlandırılması planlanıyor” ifadelerini kullandı.
Bu aşamada, gözaltına alınanların tümünün kendisiyle iletişime geçebileceklerini duyuran Başsavcı, söz konusu kişilerin bu anlaşmaları kabul etmeme haklarının da olduğunu vurguladı.
Mucib, Komisyon tarafından yolsuzluk davasında yer alan kişilerle anlaşmaların yapılması sonucu ceza davalarının sona ermesi ve devlet affı getirilmesi tavsiyesinde bulunulursa, devletin bunu kabul edeceğini belirtti. Taraflar arasında bir anlaşmanın imzalanabileceğini söyledi. Mucib, “Bir anlaşmaya varılamaması ya da tutuklunun kendisine atfedilen suçlamaları kabul etmemesi durumunda söz konusu kişi başlatılan yasal işlemlerin tamamlanması için savcılığa sevk edilir” dedi. Başsavcı, “Buna göre, soruşturmanın devam etmesine ilişkin usuller, sanıkların kovuşturması ve yolsuzluk suçlarıyla ilgili kanıtlar, Ceza Muhakemesi Kanunu’nda öngörülen soruşturma usullerine uygun olarak tamamlanır” şeklinde konuştu. Mucib, “Deliller sanığın tutukluluk halinin devamını gerektiren yönde işaretler taşıyorsa, soruşturma süresinin başsavcının yetkilerine uygun olarak 6 aya kadar veya istisnai durumlarda yetkili mahkeme kararı ile bundan daha fazla uzatılması anlamına gelir” ifadesini kullandı. Başsavcı, soruşturmada, tutuklunun aleyhindeki delillerin yetersiz olması ve kovuşturma için herhangi bir dayanağın bulunmadığı sonucuna varılması halinde, sanıkların derhal serbest bırakılacağını söyledi.
Başsavcı ayrıca cezai işlem sisteminin, soruşturma ve yargılama aşamalarında bir savcının veya bir avukatın yardım talep etme hakkı da dâhil olmak üzere, sanıklara bir dizi haklar sağladığını vurguladı. Mucib, gözaltındakilerin görüşme haklarının bulunmasının yanı sıra altı aydan daha uzun bir süre gözaltında tutulamayacaklarını, herhangi bir işkence veya kötü muameleye maruz kalmayacaklarını kaydetti.