Ülkelerinde Hükümet ordusu ile Taliban arasında devam eden savaşta daima en ön safta bulunarak savaşı yayınlayan Afganlı gazeteciler, bu savaşta hakları çiğnenerek, birçok ölü ve yaralı vererek çok büyük bedeller ödüyorlar ve bu sayı sürekli artıyor. Afganlı Gazetecilerin Emniyeti Komitesi (NAY) 2017 yılının ikinci yarısında geçtiğimiz seneye göre yüzde 35 artarak en az 10 gazetecinin öldürüldüğünü söyledi. Bu ölümler ulusal savaş güçlerinin 2014 yılının sonlarında savaşa dâhil olmalarından beri ülkelerinde artan şiddet sırasında gerçekleşiyor.
İnsan Hakları Grubu’nun yayınladığı rapor, Afganistan’daki medya çalışanlarına doğrudan veya dolaylı olarak yapılan saldırılarının çoğunun arkasında DEAŞ’ın ve Taliban Hareketi’nin olduğuna dikkat çekti.
Raporda, 2017 yılının ilk 6 ayında, gazetecilere, muhabirlere ve medya çalışanlarına karşı 73 şiddet olayının yapıldığı, 10 gazetecinin öldürüldüğü,19’unun darp edildiği ve 12’sin de yaralandığı kaydedildi.
Kabil’deki Gazetecilerin Emniyeti Komitesi Başkanı Necip Şerifi, terörist grupların, istediklerini yayınlatmaya çalıştıklarını ya da kanallarının kapatılacağını söyleyerek gazetecileri tehdit ettiklerini söyledi.
Konuşmasının devamında, gazetecilerin bu yılın ilk yarısında karşılaştığı şiddet olaylarının yüzde 46’sında Afgan hükümetinin payının olduğunu, söz konusu hükümetin gazetecilerin bilgilere ulaşmasına birtakım kısıtlamalar koyduğunu ve medya çalışanlarına çok zor koşullar sağladığını söyledi.
Afgan Gazetecilerin Emniyeti Komitesi’ne göre Ülke geçen sene, medya alanında tarihinin en kötü senesini geçirdi. Öyle ki Medya alanında çalışan 10 kişi öldürüldü, 10 tanesini de Taliban esir aldı. Bu da Afganistan’ı, Suriye’den sonra dünyada gazetecilerin en çok tehlikede olduğu ikinci ülke haline getirdi. Geçtiğimiz sene ocak ayında Afganistan’ın ‘CNN’i olarak bilinen ve sıkça radikalleri eleştiren ‘Tolo’ özel TV kanalının 7 çalışanı, Kabil’de Taliban tarafından yapılan intihar saldırısında öldürüldü. Silahlı grup yaptığı açıklamada, bu saldırının kendi aleyhlerinde propaganda yapan kanaldan alınan bir intikam olduğunu söyledi. Söz konusu kanal özellikle geçtiğimiz sene ülkenin kuzeydoğusundaki Kunduz şehrinde Taliban’ın gerçekleştirdiği saldırıyı yayınladıktan sonra, örgütün hedefi haline geldi ki bu saldırıda çoğu sivil yüzlerce kişi hayatını kaybetmişti. ‘Tolo’ kanalına yapılan bu saldırı, Taliban’ın 2001’de devrilmesinden sonra bir Afgan medyasına yapılan ilk saldırı oldu.
Kabil’deki Gazetecileri Koruma Komitesi’nin Ofis Müdürü, Şarku’l-Avsat’a yaptığı açıklamada, “Gazeteciler, vatandaşlara gerçeği aktarmanın, özellikle ülkelerinde devam eden, savaşanla savaşmayanı ayırt etmeyen bu gelişigüzel savaş hakkında doğruyu nakletmenin bedelini ödüyorlar” dedi. Açıklamasında medya çalışanlarına yapılan bu haksızlıkların birinci derecede sorumlusunun Taliban ve onunla bağlantılı grupların olduğunu ifade eden Ofis Başkanı, hükümete ait güçlerin, özellikle silahlı milislerin bölgelerde gazetecilik işine zarar veren ve gazetecilerin bilgilere ulaşıp onları yayınlamasını engelleyen olaylara karıştığını ise inkar etmedi. Başkan, Uluslararası toplumdan ve gazeteci haklarını savunan kuruluşlardan Afganistan’daki gazetecilik işinin korunmasını, savaşan tarafların tümünün medyanın haklarını çiğnemesine izin verilmemesini istedi.
Güvenlik durumuyla alakalı diğer bir konu ise, Taliban güçleri üç günde Afganistan’daki üç ilçe merkezini kontrol altına aldı. Taliban Hareketi dün, Paktiya ilindeki bir ilçe merkezini ele geçirdi. Paktiya Vilayeti Konsey Başkanı Serdar Han Malanczuyi, gazetecilere yaptığı açıklamada, şehirdeki Jani Khel ilçesinin dün sabahın erken saatlerinde Afganistan emniyet güçleri ve Taliban militanları arasında saatler süren şiddetli bir silahlı çatışma sonucunda Taliban’ın eline geçtiğini söyledi. Malanczuyi açıklamasının devamında, Taliban militanların güvenlik bölgelerine birkaç farklı bölgeden saldırdığını, son olarak da ilçe merkezini ele geçirmekte başarılı olduklarını söyledi. Vilayet Başkanı Taliban’ın şehrin yargıcının ve emniyet müdürünün evini yaktığını, bunun yanında hastane binasının da yakıldığını söyleyerek çatışma başladığından beri iki tarafın da ağır kayıplar verdiğini ifade etti.
Emniyet Müdürü Sözcüsü Serdar Vali Tebessüm, Afgan güçlerinin hala ilçe merkezinde silahlı militanlarla çatışma halinde olduğunu ifade ederek, “İlçe merkezi hala Afgan emniyet güçlerinin kontrolü altında. Ancak şu an orada şiddetli kıyasıya bir çatışma gerçekleşmesi sebebiyle Taliban güçlerinin ilçeyi ele geçirmesinden korkuluyor” dedi.
Diğer taraftan Taliban Sözcüsü Zabihullah Mücahid, silahlı militanların ilçe merkezini ele geçirdiğini ve Afgan emniyet güçleri saflarında çok ağır kayıplar verdirdiğini söyledi. Taliban militanları son günlerde Afganistan’ın kuzeyindeki Kunduz ve Beğlan şehirlerindeki ilçe merkezlerine, ülkenin doğusundaki Badahşan iline, kuzeybatıdaki Faryap iline, Afganistan’ın ortasındaki Gur şehrine, ülkenin güneyindeki Helmend ve Kandehar iline düzenlediği saldırılarını şiddetlendirdi.
Taliban güçleri 2 gün önce Gur ilinin Tayvara ilçesini ve Faryap ilinin Kuhistan ilçesini ele geçirdi. Aynı zamanda Savunma Bakanlığı hükümet güçlerinin bazı bölgelerden çekilmesinin taktiksel bir hareket olduğunu, geçtiğimiz günlerde Taliban’ın ele geçirdiği bölgelerin hepsinin geri alınacağını söyledi.