Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn, Başbakan Saad Hariri ve Meclis Başkanı Nebih Berri Baabda Sarayı’nda bir araya geldi. ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ın ziyareti öncesi üç yetkili, Beyrut ile Tel Aviv arasındaki sınırı anlaşmazlığı konusunda, ulusal bir tutum sergilemek için görüşmelerde bulundu.

Baabda Sarayı’nda gerçekleştirilen toplantında, geçtiğimiz hafta İsrail’in başladığı ayrım duvarı ve İsrail’in Akdeniz’deki 9 nolu doğalgaz bloğunda hak iddia etmesi konuları ele alındı. Daha önce Lübnan, BM ve İsrailli yetkililerin Birleşmiş Milletler Geçici Gücü Komutanı (UNIFIL) Başkanı General General Michael Perry liderliğindeki Ras en-Nakura’da bir araya geldiği toplantıda aynı konular ele alınmıştı.

“Kararımız ulusal olacak”

Baabda toplantısının sonunda Hariri, “Cumhurbaşkanı ve Temsilciler Meclisi Başkanı ile istişarelerde bulunmaya devam edeceğiz böylece Lübnan’a yapılan ihlallere ilişkin tutumumuz bir ve ulusal olacak. Bu, Yüksek Savunma Konseyi ve Bakanlar Kurulu’nda aldığımız bir karardır. Rotamız İsrail’in Lübnan’a karşı herhangi bir ihlaline karşı tek bir tutumda olmak” dedi.

Lübnan, ABD’nin arabuluculuğuna kapıyı kapamadı

Baabda, yapılan toplantı ile ilgili Şark’ul Avsat’a açıklamalarda bulunan bir kaynak şunları kaydetti, “Lübnan’ın kararı, Satterfield tarafından başlatılan ve Tilerson tarafından tamamlanan, deniz sınırlarına (petrol ve gaz yatakları) dayanan ABD arabuluculuğuyla birlikte kara ve deniz sınırlarını korumaktır. ABD’nin önerisi, eski ABD Başkanı Barack Obama’nın döneminde Büyükelçi Frederick Hoff tarafından sunulan ve Hoff hattı olarak bilinen projenin bir benzeridir. Lübnan, İsrail’in sahip olduğunu iddia ettiği 860 kilometrelik iktisadi bölgesinden 310 kilometre kareyi kaybetti. Petrol ihale sözleşmeleri imzalayan Lübnan’ın reddettiği bu durum müzakerelere ya da ABD arabuluculuğuna kapıyı kapatmak anlamına gelmiyor. Lübnanlı yetkililer ABD’li yetkilileri Perşembe günü yapılması beklenen Lübnan ziyareti sırasında bilgilendirecek. Lübnan Nihai kararını Tillerson’a bildirecek.”

Lübnan hükümeti, Fransa’nın Total, İtalya’nın ENI ve Rusya’nın Novatek şirketlerinden oluşan bir konsorsiyuma, 4 blok ve güneyindeki 9. blok için petrol arama ve çıkarma izni vermişti.

“Lübnan’ın tutumu net”

Ayrım duvarı ile ilgili olarak kaynak, “Lübnan’ın tutumu net. Topraklarının bir santiminden dahi vazgeçmeyecek. Lübnan dünkü Nakura toplantısında İsrail’i BM aracılığıyla bilgilendirdi” dedi.

Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamada Avn’ın Meclis Başkanı Nebih Berri ve Başbakan Saad Hariri ile yaptığı görüşmede ülkenin genel durumunu, son 48 saat içindeki gelişmeleri ve İsrail’in Lübnan’a yönelik devam eden tehditlerinin yanı sıra güney sınırındaki ayrım duvar ve özel ekonomik 9. bölgenin mülkiyet iddiasını ele aldığı bildirildi.

Açıklamanın devamında, UNIFIL’in Hükumet Koordinatörü Tuğgeneral Malik Şams’in de bulunduğu Lübnan’ın Nakura şehrindeki Lübnan-İsrail arasında yapılan toplantıda, Lübnan’ın Mavi Hat sınır hattındaki 13 noktaya kalıcı duvar örülmesini reddettiği bildirildi.

“Nebih Berri, 1071 sayılı kararı reddediyoruz”

Lübnan’ın 1949’daki ateşkese olan bağlılığını vurgulayan Nebih Berri, 1071 sayılı kararın reddettiği Mavi hattın Lübnan’ın sınırı olmadığını, sınırın kara ve deniz üzerinde olması gerektiğinin altını çizdi.

Lübnan Merkezi Haber Ajansı, Lübnan delegesinin belge ve resimlerle Nakura toplantısında bulunduğunu, ordu İstihbaratı unsurlarının duvarın başlamasını başlangıcını ve İsrail’in ihlallerini belgelediklerini bildirdi.

Lübnan’a yönelik açık bir saldırı

Cumhurbaşkanını başkanlık ettiği Yüksek Savunma Kurulunun son toplantısında, Lübnan’ın özellikle 9. Blok olmak üzere, 860 kilometrelik bir alana sahip özel ekonomik bölgedeki haklarını korumak için çeşitli bölgesel ve uluslararası seviyelerde hareket etmeye devam edeceği belirtildi. Güney sınırı ve Lübnan topraklarındaki İsrail inşasını göz önüne alan Yüksek Savunma Kurulu, Lübnan’a yönelik açık bir saldırı olduğunu ve 1701 sayılı kararın ihlal edildiğini işaret ederek, Lübnan topraklarında sözde bölünme duvarının kurulmasını önlemek için İsrail’in bu saldırganlığına yönelik direktiflerini verdi. Ayrıca Konsey, Lübnan yetkisi altında bulunan deniz sularındaki İsrail’in petrol ve gaz rezervleriyle ilgili iddialarını ve açıklamalarını reddettiğini vurguladı.