Tel Aviv’in öldürme talimatlarını sürdüreceği konusundaki uyarısının ardından İsrail ordusu kanlı geçen iki hafta içinde 20’den fazla Filistinliyi öldürdü ve yüzlercesini de yaraladı. İsrail, geçen 30 Mart’ta Gazze sınırında provokasyonların meydana gelmesi halinde askerlerine ateş açma talimatı vermişti. Filistinlilerin Gazze-İsrail sınır hattı boyunca başlattıkları eylemler barışçıl olmasına rağmen İsrailli yetkililer 3 Filistinliyi öldürdü ve onlarca silahsız göstericiyi de yaraladı.

Filistin’deki gösterilerin ortaya çıkışı yeni değil. Üzerinden 40 küsur yıl geçen bu gösteriler her yıl yapılıyor. Şöyle ki Filistin toprakları içinde ve dışında yaşayan Filistinliler, “Toprak Günü” yıldönümünde gösteri yapmakta ısrarlılar. Bunun için Filistinliler, bu yılki yürüyüşe “Büyük Dönüş Yürüyüşü” adını verdiler.

Filistin halkı tarafından gerçekleştirilen gösteriler bu yıl farklı bir anlam taşıyor. Çünkü Filistinliler, Filistin meselesini çözmeye dair ciddi girişimlerin olduğunu düşünüyor. Söz konusu girişimler, ABD Başkanı Donald Trump’ın ABD Büyükelçiliği’ni önümüzdeki mayıs ayında (Felaket Günü) Tel Aviv’den Kudüs’e taşıma kararıyla birlikte başladı. Aynı şekilde ABD, Filistin meselesini çözmek için “Asrın Anlaşması” olarak isimlendirdiği bir anlaşma deklare etti. Filistinliler, halen iki devletli çözüm fikrine bağlılar. ABD ve İsrail dışında Arap ülkeleri ve dünya devletlerinin çoğu da iki devletli çözümü kabul ediyor.

Filistinlilerin seçenekleri nelerdir? Protestoların devam etmesinin ve Filistinli gençlerin öldürülmesinin bir faydası var mı?

Arapların gösterdiği tepki 3 başlıkta ele alınabilir: İlk olarak olayları yatıştırmaya davet ettiler. İkinci olarak Gazze’de meydana gelenler karşısında sessiz kaldılar. Üçüncü olarak ise İsrail’in Filistinlilere karşı saldırısını ve şiddet kullanımını kınayan bildiriler yayınlamakla yetindiler.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail’i kınayarak onu Filistinlilere karşı insanlık dışı saldırıda bulunmakla suçladı.

Aralarında Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün de yer aldığı uluslararası çaptaki hukuk örgütleri de İsrail’in Filistinli göstericilere yönelik plastik ve gerçek mermi kullanmasını eleştirdi.

Yukarıdaki soruya dönecek olursak; Filistinlilerin seçenekleri nelerdir?

Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas, Filistinlileri korumak için Birleşmiş Milletleri (BM) acil kararlar almaya çağırdı. Zira Filistinliler, 6 haftadır gösteriye devam ediyorlar. Filistinliler, Gazze’ye uygulanan ambargonun kaldırılmasını ve mültecilerin dönüşüyle ilgili 194 sayılı kararın uygulanmasını talep ediyor.

Arap kamuoyu ise kendi içinde bölünmüş durumda. Bazı Arap düşünür ve yazarlar, Filistin devleti düşüncesini destekliyorlar. Ancak buna rağmen gösterilerin ve protestoların faydalı olduğunu düşünmüyorlar. Çünkü Siyonist düşman, gerçekten güçlü ve dünyadaki en büyük ve en güçlü devlet tarafından destekleniyor. Bu nedenle söz konusu kanaate sahip olanlar, Filistinlileri saflarını birleştirmeye, anlaşmazlıklarını sonlandırmaya, barışçıl, siyasi faaliyetlere yoğunlaşmaya, İsrail mallarını boykot etmeye ve Filistin meselesini destekleyecek daha fazla halkı ve devleti yanlarına çekmeye çağırıyor.

Gazze’deki barışçıl gösterileri ve protestoları destekleyenler ise şu şekilde düşünüyor: Filistin halkı, Toprak Günü’ndeki gösteri ve protestolarla yeni nesillerin burada yaşamak konusunda tarihi haklarını ve Filistin meselesini unutmamaları için dönüş hakkını vurgulamaktan başka bir şey yapmıyor. Bugün Filistinliler, topraklarına el koyan ve kendilerini geriye kalan tarihi Filistin’den mahrum bırakan despot ve faşist bir düşmanla yüzleşiyor.

ABD’nin Kudüs’ü Yahudileştirme kararı, iki devletli çözüm aracılığıyla barışı gerçekleştirme konusundaki bütün ümitleri yok etti.

İsrail’in öldürme politikasına devam etmesi halinde Filistin protestoları daha kanlı hale gelebilir. Bu da Arap ve Müslüman sokaklarını kesinlikle harekete geçirecek ve ABD’nin Filistin meselesi konusunda kendi anlaşmasını dayatmak için sarf ettiği bütün çabaların durmasına neden olacaktır.

Büyük Arap devletleri, Filistinliler ve İsrailliler arasındaki çatışmaların seyrini etkileyebilecek mi?