Beyaz Saray Sözcüsü Sarah Sanders, ağustos ayında “Bannon’un hizmetlerinden dolayı minnettarız ve ona başarılar diliyoruz” diyerek Trump’ın Baş Stratejisti Steve Bannon’ın görevden alındığını duyurmuştu.
Analistler yaptıkları yorumlarda Bannon’un görevden alınması konusunda Ivanka Trump ve kocası Jared Kushner başta olmak üzere ABD Başkanı Trump’ın bazı aile üyelerinin yanı sıra kıdemli danışmanlarla olan farklıklarına işaret etmişti. Ayrıca Bannon’un görevden alınmasında Beyaz Saray’da birçok konuda muhalefet etmesinin yanı sıra Trump’a kendi gündem ve fikirlerini dayatmaya çalışmasının etkili olduğu yorumunda bulunmuşlardı.
Beyaz Saray’ın yeni Genel Sekreteri’nin John Kelly ile Trump’ın o dönemki Baş Stratejisti Steve Bannon ile arasından bazı anlaşmazlıklar olduğuna dair haberler gündeme geldi.
Beyaz Saray Sözcüsü Sarah Sanders, “Beyaz Saray Genel Sekreteri John Kelly ve Steve Bannon karşılıklı olarak bugün Bannon’un görevindeki son günü olduğu hususunda anlaştı” ifadelerini kullandı.
Bannon’ın görevden alınma kararı, Liberal American Prospect dergisiyle yaptığı röportajda, ABD’nin Kuzey Kore’ye yönelik tehdidinin ‘anlamsız’ olduğunu söyleyerek, Trump yönetimindeki bazı isimleri ‘palyaço’ diye vasıflandırmasından bir gün sonra geldi.
63 yaşındaki Bannon, Mıchael Wolf’un ‘Ateş ve Öfke: Trump’ın Beyaz Sarayı’nın İçinden’ adlı kitabında yer alması için anlattığı Beyaz Saray’da yaşanan olayların basında yer almasıyla, son günlerde sahneye güçlü bir çıkış yaptı.
Bannon söz konusu kitapta, Haziran 2016’daki seçim kampanyası sırasında, ABD Başkanı’nın oğlu Trump Jr.’ı Trump Tower’da Rus yetkililerle bir görüşme yapması nedeniyle ‘vatan hainliği’ ile suçladı.
Ateş ve Öfke’nin yazarı olan Wolf, kitabında Ivanka Trump’ın ABD’nin ilk kadın Başkanı olma konusunda hırslı olduğunu ve bu konuda aynı zamanda Trump’ın danışmanı olan kocasıyla da görüş birliğine vardıklarını iddia etti.
Trump ise Bannon’un tüm bu suçlamalarına, “Kovulduğu gün sadece işini değil, aynı zamanda aklını da kaybetmiş” sözleriyle tepki gösterdi.
Kitap hakkında da görüşlerini açıklayan Trump,“Ben bu deli yazara Beyaz Saray’a girme izni vermedim. Kitap, yalan ve asılsız bilgilerle dolu” diyerek sert çıktı.
ABD Başkanı’nın avukatı Avukat Charles J Harder da ‘hakaret’ olarak nitelendirdiği kitabın yayımlanmasını engellemeye çalıştı.
Harder, yazar Wolf ve yayınevinin yöneticisi Henry Holt’a ihtar mektubu göndererek kitabın içeriğinde Trump ile ilgili ‘çok sayıda yalan ve dayanaksız ifadelerin bulunması’ ve Bannon’un gizlilik anlaşmasını ihlal etmesi nedeniyle kitabın yayımlanmasının durdurulmasını istedi.
Bannon’ın Beyaz Saray’daki etkisi
Bannon, seçim zamanında yapılan kamuoyu yoklamalarında Demokrat rakibi Hillary Clinton’ın çok gerisinde yer alan Trump’ın 2016 seçimlerini kazanmasına yol açan seçim kampanyasında önemli bir rol oynadı.
Trump tarafından düzenlenen seçim konuşmalarının tüm fikir ve taslakları Bannon tarafından üretildi.
Ancak Bannon’a yönelik eleştiriler, sağ kanatı temsil eden tutumları sebebiyle, özellikle de Trump’ın Virginia Charlottesville’de yaşanan ve bir kadının ölümüne yol açan şiddet konusundaki ‘iki tarafı sorumlu tutan’ yorumlarına yoğun eleştiri gelmesinden sonra arttı.
Beyaz Saray’daki güvenilir kaynaklara göre Trump, iki tarafın da çatışmaların patlak vermesinden sorumlu olduğunu belirten ve yoğun baskılarla karşı karşıya kalan Beyaz milliyetçilerini suçlayan bir bildiri yayınladı. Ancak, daha sonra Bannon’un tavsiyesi üzerine fikrini değiştirerek, iki tarafı da suçlayan açıklama yaptı.
Demokratlar, Trump’ın aşırı sağcı Breitbart News’de ünlenen Bannon’ı Beyaz Saray’ın baş stratejisti olarak seçmesini eleştirmişti.