Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Trump, İran’a ‘gözdağı’ verirken Macron ‘yeni bir anlaşma’ dedi | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Washington: Hiba el-Kudsi

ABD Başkanı Donald Trump ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron dün, İran’ın nükleer anlaşması ile Yemen’den Suriye ve Lübnan’a kadar İran’ın bölgedeki rolü arasında açıkça bağlantı kurdular. Beyaz Saray’da düzenlenen ortak basın toplantısında, Fransa Cumhurbaşkanı ilk kez İran’la ‘yeni bir anlaşma’ planından bahsetti. Macron ayrıca balistik füzelerin verdiği tedirginlik ve İran’ın bölgedeki zararlı etkilerine değinirken, ABD Başkanı Trump, Tahran’a nükleer programını sürdürmesi halinde ‘ağır bedel’ ödeyeceği tehdidinde bulundu. Öte yandan Trump basın toplantısındaki açıklamalarında, 12 Mayıs’ta İran ile imzalanan nükleer anlaşmadan çekilip çekilmeyeceğine dair net bir sinyal vermedi. Bu konudaki nihai kararını belirsiz bir çerçevede bırakmayı tercih etti.

Salı akşamı Beyaz Saray’ın Doğu Odası’nda düzenlenen iki liderin ortak basın toplantısında, ABD Başkanı Trump, “ABD ve Fransa, İran’ın nükleer bir silah geliştirmesine izin verilemeyecek. İran rejiminin teröre desteğini sona erdirmesi gerekiyor. Ortadoğu’da nereye gitsek sorunların altından İran’ın izleri çıkıyor” ifadelerini kullandı. Ayrıca DEAŞ ile mücadelede Fransa’nın üstlendiği rol için Macron’a teşekkür eden Trump, “Esasen Suriye’den DEAŞ’ı çıkarttığımız zaman, Ortadoğu’da sorumluluğu olan ülkelerin, İran’ın DEAŞ’a karşı yürüttüğümüz operasyonlardan faydalanmasını engellemeye katkıda bulunmaları gerekecek” şeklinde konuştu.

Öte yandan Fransa Cumhurbaşkanı basın toplantısındaki açıklamasında, Başkan Trump’ın seçim kampanyası sırasında, İran nükleer anlaşması konusundaki tutumunu açıkça belirttiğini ifade etti. Macron, ABD Başkanı ile bu konuda açık bir ikili diyalog gerçekleştirdiklerini sözlerine ekledi. Trump’ın 2015 yılında imzalanan anlaşmanın ‘kötü bir anlaşma’ olduğunu savunduğunu belirten Macron, Trump’ın aylardır anlaşmanın yeterli olmadığını söylediğini, ancak bu anlaşmanın 2025 yılına kadar ‘İran’ın nükleer faaliyetleri üzerinde bir takım kontrollere’ izin verdiğinin altını çizdi. İran’la yeni bir anlaşma üzerinde çalışmak istediklerini belirten Fransa Cumhurbaşkanı, “Şu andan itibaren İran’la yeni bir (nükleer) anlaşma konusunda çalışmak istiyoruz. İhtiyacımız olan da bu” şeklinde konuştu. Bunu gerektiren 4 eksen olduğuna dikkat çeken Macron, bu eksenlerin ilkinin, 2025 yılına kadar İran’ın nükleer faaliyetlerinin önlenmesi, ikincisi, (uzun vadede) İran’ın nükleer faaliyetlerde bulunmayacak olması, üçüncüsü İran’ın balistik füze programına son verilmesi ve sonuncusunun ise İran’ın başta Suriye, Lübnan ve Yemen olmak üzere bölgedeki rolüne siyasi bir çözüm koşulları oluşturulması olduğunu söyledi.

Fransa Cumhurbaşkanı 2015 yılında eski ABD Başkanı Barack Obama döneminde P5 + 1 ülkelerinin (ABD, Rusya, Çin, Fransa ve İngiltere ile Almanya) İran’la imzaladığı nükleer anlaşmanın yeterli bir anlaşma olmadığını, ancak şimdi İran ile yeni bir anlaşma üzerine çalışmaları gerektiğini belirtti.

Fransa’nın İran’a nükleer konusunda yumuşaklık göstermeyeceğini ancak aynı zamanda İran halkına saygı duyduklarını belirten Cumhurbaşkanı Macron, “Bir anlaşmadan diğerine geçeceğimizi söylemiyorum. Ancak bu anlaşmaya eklemelerde bulunabiliriz” dedi. ABD, İran ve bölge liderleri ile önümüzdeki haftalarda ve aylarda bir anlaşmaya varmak istediğine işaret eden Fransa Cumhurbaşkanı, “Barışa ulaşmanın tek yolu bu. Geçmişin hatalarını tekrarlamak istemiyoruz” şeklinde konuştu. Macron, Trump ile yaptığı görüşmelerin özünün ‘yeni bir anlaşma’ yapılmasının önünü açmanın oluşturduğunu belirtti.

Diğer yandan Suriye’deki krizi siyasi bir çözüme ulaştırma zorunluluğuna dikkati çeken Fransa Cumhurbaşkanı, “Suriye’de kapsamlı bir siyasi çözümün benimsenmesiyle ‘yanlış ellere’ girmemesini sağlamak üzere Uluslararası koalisyonun DEAŞ konusu bitti şimdi barış inşası sürecinin başladı. Diplomatik işi bitirmemiz lazım. bunun daha başındayız” şeklinde konuştu.

ABD Başkanı Trump ise ABD askerlerini mümkün olan en kısa zamanda Suriye’den geri getirmek istediğini yineledi. Fransa Cumhurbaşkanı ile anlaştıklarını belirten Trump İran’ın Akdeniz’e erişimine izin vermek istemediklerinin de altını çizdi. İran ile anlaşma imzalandığında Suriye’nin durumunun göz önünde bulundurulması gerektiğini belirten Trump, “Yemen, Suriye, Irak ve Ortadoğu’nun diğer bölgelerindeki endişe verici durumları ele alan bir anlaşma değil” ifadelerini kullandı.

Fransa’nın Suriye’ye yönelik son operasyona katılımını öven Başkan Trump, uluslararası toplumun kimyasal silah kullanımına ve nükleer silahların çoğalmasına karşı birleşmesi gerektiğini vurgulayarak, Kuzey Kore’ye baskı yapmaya ve bütün nükleer silahlarını etkisiz hale getirene kadar yaptırım uygulamaya devam etme sözü verdi. ABD başkanı, İran’ın nükleer silah geliştirmesine izin verilmeyeceğinin altını çizdi.

Bununla birlikte iki lider, kapalı kapılar ardında gerçekleşen toplantılarda oldukça uzun zaman geçirirken, bu durum ortak basın toplantısının bir saatten uzun süre gecikmesine yol açtı. Her iki tarafına ABD ve Fransa bayrakları dizilmiş olan Beyaz Saray’ın Doğu Odası, kalabalık bir gazeteci topluluğunu ağırladı. Basın toplantısının yapılacağı Doğu Odası’na iki liderden önce ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence ve eşi, Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, Ticaret Bakanı Wilbur Ross, Hazine Bakanı Steven Mnuchin, Kıdemli Siyasi Danışman Stephen Miller ve Trump’ın danışmanlarından Kellyanne Conway, ardından ABD’li First Lady Melania Trump ile Fransız First Lady Brigitte Macron girdiler.

Başkan Trump, Fransa Cumhurbaşkanı ile Beyaz Saray’da yaptığı görüşmede ABD ile Fransa arasındaki güçlü ittifaka övgüde bulundu. Macron ve eşi Brigitte için resmi bir tören düzenlendi. Yaklaşık 500 askerin hazır bulunduğu tören, Beyaz Sarayın güney bahçesinde 21 pare top atışı ile başladı. ABD’de yaşayan Fransızlar, ülkelerinin cumhurbaşkanlarını ellerindeki Fransa bayrakları ile karşılamak için toplandılar. Başkan Trump, Fransa Cumhurbaşkanı adına resmi bir akşam yemeği düzenledi. First Lady Melania’nın kontrolünde gerçekleşen akşam yemeğine sadece 150 kişi davet edildi.

Baş başa yapılacak ikili görüşmeler öncesinde ABD Başkanı Trump, ‘delice’ ve ‘gülünç’ olarak nitelediği İran’la yapılan nükleer anlaşmaya karşı sert bir tavır takındı. Trump, “İran ve nükleer anlaşma konusunda konuşacağız. Paris İklim Anlaşması’nı tartışacağız. İran nükleer anlaşması konusundaki tutumumu herkes biliyor. Çok kötü bir anlaşmaydı ve asla yapılmamış olmalıydı. Bu delilik, 1.8 milyar doları nakit olmak üzere İran’a 150 milyar dolar vermemize neden oldu. Bu anlaşma hiçbir zaman yapılmamış olmalıydı. Bunun hakkında konuşacağız” ifadelerini kullandı.

Konuşmasına gözdağı vererek devam eden Trump, “İran’ın balistik füze denemelerini engelleyen, Suriye’yi, Yemen’i Ortadoğu’nun diğer bölgelerini kapsayan anlaşmalar yapmalılar. Ortadoğu’da nereye giderseniz gidin, sorunların arkasında İran’ın parmak izlerini görüyorsunuz. İran’ın Ortadoğu’daki her sorunun arkasında olmasına ve bazı olaylara izin vermeyeceğiz. İran anlaşması tam bir felaket. İran balistik füzeleri test etmeye devam ediyorlar” şeklinde konuştu.

Trump nükleer anlaşmadan çekilip çekilmeyeceğine dair bir soruya, “Bu konuda (Fransa Cumhurbaşkanı ile) konuşacağız ve göreceğiz” cevabını verdi. ABD’nin anlaşmadan çekilmesi halinde İran’ın nükleer programını sürdürme konusundaki uyarıları ile ilgili bir soruyu ise, “Hiçbir şeyi yeniden başlatmayacaklar. O iş o kadar kolay olmaz. Eğer yeniden başlatırlarsa çok büyük, daha önce karşılaşmadıkları türden sorunlar yaşarlar. Bunu bir yere yazın” şeklinde net bir yanıt verdi. Trump, eski Dışişleri Bakanı John Kerry’nin bu çok karmaşık olabileceği gerekçesiyle nükleer programın dışındaki konularla anlaşma yapmak istemediğini belirterek, “Bunu tartışmak istemedi çünkü çok karmaşıktı. Bu, bunu yapmanın bir yolu değildi” ifadelerini kullandı.

Macron ise Fransızca yaptığı açıklamada, İran anlaşmasının önemli bir konu olduğunu, ancak şimdi daha geniş bir alana, tüm bölgeye bakılması gerektiğine dikkat çekerek, “Konuşacak çok şeyimiz var. İkili ilişkilerimiz ve diğer uluslararası konularda konuşacağız. İran konusunu daha geniş bir bölgesel bağlamda ele alacağız. Suriye ve tüm bölgedeki durum hakkında fikir alışverişinde bulunacağız. Bölgede istikrarı sağlama, nükleer silahların çoğalması ve yayılmasını önlemek gibi ortak bir hedefimiz var. Bunun için en doğru yolu bulmalıyız” şeklinde konuştu.

Trump ile Macron başa gerçekleşen ikili görüşmenin ardından sonra, üst düzey danışmanlarla bir toplantı yaptılar. Anlaşmaya ilaveler yapılmasının müzakere edilebileceğine işaret eden Trump, ayrıntı vermeden, İran anlaşması hakkında ‘yapılabileceklere’ açık olduğunu belirtti. Fransa Cumhurbaşkanı ile İran konusunda yaptığı görüşmelerin çok iyi olduğunu söyleyen ABD başkanı, “Birbirimizi anlamaya oldukça yaklaştık. İkili toplantımız çok iyi geçti” dedi.

Kuzey Kore ve AB ile ticaret anlaşmaları hakkında konuşan Trump, “İran ve Suriye’nin yanı sıra birçok meseleyi konuştuk. Sanırım birçoğu için çözümlerimiz var” ifadelerini kullandı. Kuzey Kore’den iyi bir karşılık aldığını söyleyen ABD Başkanı, “Onların zirvenin mümkün olduğunca erken yapılmasını istediği bize doğrudan söylendi. Bizce bu dünya için muhteşem bir şey” dedi. Kuzey Kore Lideri hakkında ise Trump, Gördüğümüz her şeyden hareketle söylüyorum. O gerçekten çok açık, bence çok onurlu davrandı” ifadelerini kullandı.

Fransa ve Avrupa Birliği ile aralarındaki ticari ilişkiye değinen Trump, “AB ‘ticari engeller’ oluşturduğu için karmaşık bir konu. Onlarla ticaretimiz çok adaletsiz” şeklinde konuştu. Trump açıklamasında Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması’na (NAFTA) da değindi.

İngilizce devam eden Fransa Cumhurbaşkanı, başta çelik ticareti olmak üzere, ticari ilişkiler ve iklim değişikliği gibi küresel sorunlara dikkat çekti. ABD Başkanı ile ortak bir zemin ve paydada buluştuklarını belirten Macron, aralarındaki görüşmeyi oldukça açık ve verimli olarak nitelendirdi.

Bu görüşme ile birlikte Fransa ve ABD liderleri arasında altıncı buluşma gerçekleşti. Bu buluşmaların en önemlisi 14 Temmuz’da Fransa Ulusal Günü (Bastille Günü) kutlamaları için Trump’ın Paris’e yaptığı ziyaret oldu. Macron’un Fransa cumhurbaşkanlığına gelişinden bu yana, iki lider yaklaşık 20 telefon görüşmesi gerçekleştirdi.