Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Trump, İran’la varılan nükleer anlaşmanın aksaklıklarının giderilmesi çağrısında bulundu | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

ABD Başkanı Donald Trump, İran’a yönelik yaptırımların askıya alınmaya devam edilmesi yönünde karar aldı. ABD Hazine Bakanlığı, 14 kişi ve kuruma yönelik yeni yaptırımlara imza atarken “son kez” ibaresiyle nükleer anlaşmanın devamını ilan etti. Yaptırım listesindeki isimlerin başında İran Yargı Erki Başkanı Sadık Laricani olduğu kaydedildi.

Trump dün, Avrupalılarla 2015’te imzalanan İran’ın nükleer programına ilişkin anlaşmanın “korkunç boşlukları” konusunda düzenleme yapmak istediğini, aksi takdirde ülkesinin bu anlaşmadan çekileceğini açıkladı. Trump yaptığı uyarıda şu ifadeleri kullandı: “Bu son fırsattır. ABD, söz konusu anlaşmaya ilişkin 2015 yılında alınan yaptırımların askıya alınması kararını yenilemeyecektir. Eğer günün birinde bu anlaşmanın uygulanabilir olmadığını hissedersem 2015 anlaşmasından hemen çekilirim.”

İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ise Twitter üzerinden verdiği cevapta şu ifadeleri kullandı: “ABD Başkanı’nın nükleer anlaşma konusundaki son kararı çok taraflı güçlü bir anlaşmayı baltalamaya yönelik umutsuz bir girişimdir. ABD bu girişimle nükleer anlaşmanın 26, 28 ve 29. maddelerini kötü niyetle ihlal ediyor. Anlaşmanın yenilenmesi mümkün değil. Amerika boş sözleri tekrarlamak yerine İran’ın yaptığı gibi anlaşmaya uymak zorundadır.”

İran Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komitesi Başkanı Alaaddin Burucerdi ülkesinin “balistik füze politikalarından vazgeçmeyeceğini” söyledi. İSNA Haber Ajansı’nın bildirdiğine göre Amerika’nın yeni yaptırım kararlarıyla ilgili konuşan Burucerdi, “Amerika’nın bu adımı mantıksızdır ve nükleer anlaşmanın ihlalidir” ifadesini kullandı.

Trump’ın Beyaz Saray sözcülüğü yaptığı açıklamada İran’ın eğittiği binlerce militanıyla Ortadoğu’yu yakıp yıkan; Hizbullah, Hamas gibi terör örgütlerine destek veren ve halkını öldüren Esed rejimine destek olan tek terör destekçisi devlet olduğunu söyledi. Açıklamada İran’ın komşu ülkeleri tehdit eden nükleer füzelerini eleştiren sözcülük İran halkının taleplerini susturmak için toplu tutuklamalar ve işkence yapan Devrim Muhafızları’nı da kınadı.

Açıklamada ABD Başkanı Trump’ın ekim ayında açıkladığı stratejinin amacının İran’ın yıkıcı faaliyetlerini durdurmak ve İran’dan terör örgütlerini desteklemeye yönelik fon akışına son vermek olduğunu belirtildi. ABD yönetiminin balistik füze ve diğer yasadışı faaliyetlerle yakından ilgili yaklaşık 100 kişi ve kuruluşa karşı uygulanan yaptırım listesine dün 14 kişi ve kurumun da eklendiği kaydedildi.

Trump, ABD eski Başkanı Obama yönetimini füze programına ve terörizmi ihraç etmesine rağmen İran’a göz yumduğu için kınadı. Açıklamada “eski yönetimin İran’a çok az bir değer karşılığında çok şey verdiği” söylendi. Trump, İran’ın kendilerine verilen 1,8 milyar doları halkının hayat şartlarını iyileştirmek için kullanmak yerine silah alarak terör ihraç ettiğini vurguladı.

Trump, söz konusu anlaşmadan kurtulmak için “güçlü bir eğilimi” olmasına rağmen ABD’nin nükleer anlaşmadan henüz çekilmeyeceğini söyledi. Bunun yerine ilerlemek için önlerinde iki yol olduğunu belirten Trump “Ya anlaşmanın kusurları giderilir ya da anlaşmadan çekiliriz” dedi, “Ben Kongre’yle İran’la ilgili mevzuat konusunda çalışmaya açığım” ifadesini kullandı.

Trump, İran’ın kirli faaliyetlerine karşı koymak için Avrupalı müttefiklerini ABD ile birlikte daha güçlü adımlar atmaya çağırdı. ABD Başkanı, Avrupalı dostlarından Devrim Muhafızları ve yandaşlarının fonlarını kesmeleri ve Hizbullah’ı terör listesine eklemelerini istedi. Yemen’de kullanılan balistik füzelerin geliştirilmesini engellemek, İran’ın siber saldırılarına karşı koymak ve İran’ın halkına yönelik insan hakkı ihlallerine son verdirmek de Trump’ın talepleri arasındaydı.

ABD Hazine Bakanlığı tarafından dün açıklanan ABD yaptırımlar listesinde, insan hakkı ihlalinden dolayı Yargı Erki Başkanı Sadık Laricani de var. Laricani, İran’ın dini lideri Ali Hamaney tarafından doğrudan atanan en üst düzey yetkililerden biri. Listede Recai Şehr Hapishanesi’nin müdürü Gulam Rıza Dıyai ve Devrim Muhafızları Deniz Kuvvetleri’ne bağlı Mevc Sebz Vefenamuc şirketi başkanı Murtaza Rıza’da var. Yine uçak sanayi şirketi HASA, İran Ulusal İnternet Merkezi, İnternet Denetim Komisyonu ve Devrim Muhafızları’na bağlı Berdazan şirketi de yaptırım listesinde yer alan kurumlardan.

ABD’li yetkililer, Kongre’yi ve Avrupalı müttefiklerini nükleer anlaşmada yer alan kusurları gidermeye ve İran’ın balistik füze programını da anlaşmaya eklemek suretiyle yeni bir anlaşma üzerinde çalışmaya çağırdı.

Cuma, ABD yönetiminin 2015 yılında imzalanan İran nükleer anlaşması uyarınca kaldırılan İran’a ekonomik yaptırımların uygulanıp uygulanmayacağına karar verdiği gün oldu.

Geçen ekim ayında Trump, İran’ın nükleer anlaşmasının ABD ulusal güvenliğinin yararına olmadığını ve şimdiye kadar imzalanan en kötü anlaşma olduğunu belirtmişti. Trump’ın Kongre’den istediği kötü anlaşma şartlarının değiştirilmesi. Trump’ın ayrıca Uluslararası Atom Enerji Kurumu’nun (IAEA) müfettişlerine İran’daki tüm nükleer tesislerde teftiş yapmaya izin verilmesi, İran’a nükleer anlaşma imzalandıktan 10 yıl sonra çalışmalarına devam etme izni veren “ günbatımı” maddeleri üzerinde değişikliğe gidilmesi gibi talepleri de mevcut.

Dün Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada Trump’ın 14 kişi ve kuruma yönelik yaptırımların İran’ın nükleer anlaşmasıyla ilgili olmadığı belirtildi. Bu yaptırımların İran’a ülkelerinde yaşanan hukuk ihlallerine, kitle imha silahlarının yayılmasına, basının boyunduruk altına alınmasına sessiz kalmayacağına dair Amerika’dan bir mesaj olduğu vurgulandı.

Amerikan yönetiminin üst düzey yetkililerden bir diğeri, “Trump’ın aldığı karar nükleer anlaşmanın reformu konusunda Kongre ve Avrupalı müttefikleriyle çalışmayı kapsamaktadır, nükleer anlaşmayı değil” açıklamasında bulundu.

Trump’ın anlaşma şartları

Trump, anlaşmayla ilgili 4 değişiklik talebinde bulunuyor. Bunlardan birincisi IAEA müfettişlerinin İran’daki bütün bölgelere girmesine izin veren bir zaman takvimi düzenlenmesi. İkincisi ise İran’ın hiçbir zaman nükleer silaha sahip olmayacağının garanti edilmesi. Üçüncüsü nükleer anlaşmanın 10- 15 yıl ardından İran’a nükleer programına devam etme izninin verilmemesi. Dördüncüsü ise Kongre’den çıkması beklenen İran’ın balistik füze programının reddedilmesine ilişkin karar doğrultusunda hareket edilmesi. Zira Trump’a göre bu programı nükleer anlaşmalardan ayırmak mümkün değil.

ABD Başkanı Trump, üçüncü kez en kötü anlaşma olarak nitelemesine rağmen nükleer anlaşmanın devam etmesini onayladı. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada aslında Trump’ın özellikle İran’da gösteriler sırasında 21 kişinin ölmesi ve binlerce kişinin tutuklanması sonrasında nükleer anlaşmanın feshini açıklaması beklenirken Amerikan Dışişleri ve Savunma Bakanları Trump’ı bu karardan dönmeye ikna etti. Bu konuda İranlıların nükleer anlaşmaya uyduğunu ve anlaşma bozulursa radikalizmin artacağı ve İran’ın yeniden nükleer programını başlatacağını düşünen Avrupalıların da baskısı oldu.

Amerikan kamuoyunda ve Avrupalılardan gelen uyarılarda da anlaşmanın feshinin Avrupa’yla ilişkilerde diplomatik krize neden olacağı ve petrol piyasasında çalkantıya sebebiyet vereceği öngörülüyordu.

Aynı zamanda güvenlik uzmanlarından, eski ve mevcut Kongre üyelerinden 52 kişi de Trump’a bir mektup yazarak nükleer anlaşmanın feshedilmesi durumunda meydana çıkacak risklere karşı uyarılarda bulundular.

İran’ın nükleer programına kısıtlamalar getirmesi ve müfettişlerin İran tesislerini izlemesine izin vermesi karşılığında gerçekleştirilen nükleer anlaşma, İran’ın hayat damarları olan petrol ve doğal gaza yönelik yaptırımların kaldırılmasını sağladı.

Son günlerde nükleer anlaşmanın akabinde İran’da petrol ve doğalgaz çıkarmak isteyen Avrupalı enerji piyasaları Trump’ın anlaşmayla ilgili kararını ve atacağı adımı bekliyordu.