ABD Başkanı Donald Trump, İngiltere Başbakanı Theresa May’in Brexit ile ilgili planını İngiltere’nin ABD ile yapabileceği herhangi bir ticaret anlaşmasını muhtemelen ‘öldüreceğini’ belirterek eleştirdi.
ABD Başkanı Trump, May’in Brexit sürecini yönetim şekline yönelik sert eleştirilerde bulundu. İngiliz The Sun gazetesine verdiği röportajda Brexit müzakereleri ile ilgili olarak şunları söyledi:
“Ben müzakereyi çok daha farklı yapardım. Bunu May’e söyledim. Ancak benimle aynı görüşte değildi ve dinlemedi. Farklı bir yol izledi, tam tersini yaptı. Olabilir. En iyi bildiği yoldan müzakere etmeli. Fakat şu an olup bitenler oldukça çok kötü.”
Trump, dün parlamentoya sunulan Başbakan May’in Brexit sonrası ABD ve AB ile ilişkilere dair planı ile ilgili olarak bunun İngiliz halkının referandumda ‘evet’ dediği anlaşmadan çok farklı olduğunu söyledi. Trump, “Bu, referandumda halka sunulan anlaşma değil. Son üç gündür bunu duyuyorum. İngiliz hükümetinde istifalar olduğunu biliyorum” diye konuştu.
ABD Başkanı, “Eğer böyle bir anlaşmaya varırlarsa bizim muhatabımız İngiltere değil, AB olacak. Bu da muhtemelen İngiltere’nin ABD ile yapabileceği herhangi bir ticaret anlaşmasını öldürecek” uyarısında bulundu. Trump, May’in Brüksel’le müzakerelerde sert olma tavsiyesini dinlemediği için üzgün olduğunu belirtti.
İngiliz siyasi sahnesine ilişkin sıra dışı bir yorumda bulunan Trump, Başbakan’ın Brexit ile ilgili planı sebebiyle bu hafta istifa eden İngiltere Dışişleri Bakanı Boris Johnson’a “Bence harika bir başbakan olurdu” ifadeleriyle övgüde bulundu. Bu övgü, Trump’ın Johnson’ı Theresa May’in muhtemel rakibi olarak görmesi olarak yorumlandı.
May hükümetine tepki artıyor
Başbakan May’in dün parlamentoya sunduğu plan, Londra’daki finans çevrelerince kınanırken iktidar içerisinde de farklı görüşlere sahip olanlar arasında gerginliğe sebep olabileceğine dair korkular arttı.
İngiliz hükümeti, ticaretin kolayca sürdürülmesi için ‘bir dizi ortak kural’ oluşturulmasını istiyor. Bu şekilde hizmet sektörünün Avrupa standartlarından uzaklaşmasının ve bireylerin hareket özgürlüğünün kısıtlanmasının önüne geçilmesi hedefleniyor.
May’in planına göre Londra, İngiltere ile AB arasındaki ticareti sorunsuz bir şekilde sürdürmek için ‘yeni bir serbest ticaret bölgesi’ kurulmasını istiyor.
Yeni anlaşma hizmet sektöründe İngiltere’ye, ‘ekonomisinin en önemli alanlarında kendi yönünü çizme özgürlüğü’ tanıyor.
Hükümet ise böyle bir anlaşmanın mevcut durumun aksine hizmet sektörü için ‘daha fazla engele’ yol açacağını kabul ediyor. Anlaşma bu nedenle Londra’nın finans çevrelerince sert bir şekilde eleştiriliyor.