Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Trump’ın ikinci başkanlık dönemi | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

ABD Başkanı Donald Trump hükümetinin dünyayı yönetmede iki uzun yılı daha bulunuyor. Trump, çok karar alan, hızlı hareket eden, sakinleşip geri adım atmayan ve sonuçlardan endişelenmeyen birisi. Onun gibi çok az insan, çevresindeki dünyayı değiştirmeye cesaret ediyor. Bunun için Trump’ın düşmanları çok. Kongre seçimlerinde kendisini mecliste engellemeye çalışan içeride ve dışarıdaki düşmanlarının emelleri darmadağın oldu. Trump, kendisini destekleyecek ve başkanlık kararlarını kabul etmeyi üstlenecek Senato’daki çoğunluğu koruyarak seçimlerden yarı zafer kazanmış bir şekilde çıktı. Dolayısıyla Trump, başkanlık süresi bitene kadar iki ayakları üzerinde durmaya devam edecek.

Beyaz Saray’ın başkanlık görevinin ikinci dönemine ait yol haritasını açıklamasının beklendiği bir ortamda görüldüğü üzere ana sorunlar devam ediyor. Başkan Trump, Tahran rejiminin yakasından tuttu. Zira başkan, oy kullanma merkezleri kapılarını açmadan iki gün önce yaptırımları uygulamaya koydu. Trump, Hazine, Dışişleri, Güvenlik ve Pentagon gibi ABD bakanlıklarına yaptırımları uygulamaya koymalarını bildirdi. Ardından Hizbullah gibi İran’a bağlı milislere daha fazla yaptırım getirdi. Petrol fiyatlarının yükselişini engellemek, petrol alım sözleşmelerini sonlandırmaları için müttefik devletlere 6 aylık süre tanımak ve köşeye sıkışmak yerine taviz vermesi için Ali Hamaney rejimine fazladan süre vermek amacıyla Trump, 8 ülkeyi muaf tuttu. Amaç, rejimi devirmek değil de rejimin davranışları düzeltmektir.

İkinci dosya, İsrail ve Filistin yönetimi arasındaki barış projesidir. Bir yıl öncesine kadar kuşkulananlar barış projesiyle alay ediyor ve karşı çıkanlar ise barış projesini eleştiriyordu. Şu an bölgedeki herkesin barış projesini ciddiye alması gerekiyor. Bu proje, çatışma kavramını ve çatışmanın mekanizmalarını değiştirebilir. İsrail Başbakanı’nın ziyaretinin ardından Umman Sultanlığı tarafından yapılan açıklama, yeni gerçeği yansıtmaktadır. Bölgedeki birçok devlet, İsrail’le işbirliği yapacak. Buna İran, sebep oldu. Çünkü Tahran’ın Irak, Suriye, Lübnan, Yemen ve Bahreyn’e egemen olmak için komplo kurduğu ortaya çıktı. İsrail, Ali Hamaney’in projesine karşı ittifakta önemli bir role sahip. Başkan Trump ve danışmanı Jared Kushner, anlaşmazlık ve ittifak kavramlarını değiştirme noktasında önümüzdeki iki yılda büyük bir rol oynayacak.

Yine Yemen savaşı, önümüzdeki iki yılda en önemli meselelerin başında yer alacak. Trump, müttefiki Suudi Arabistan’ı desteklemeye çalışacak. Nitekim ortakları Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve diğerleriyle birlikte Yemen kuvvetleri, Husilerin ana merkezi olan Saada da dâhil düşman bölgelerinde ilerlemeye devam ediyor. Koalisyon güçleri, Hudeyde şehrine ve Hudeyde limanına egemen olması halinde siyasi çözüm kesinleşecek.

Suriye dosyası ise, daha tehlikeli ve daha önemli. Birçok şey, Trump’ın ilk başkanlık döneminde gerçekleştirildi. Trump, çekilme konusundaki görüş ve politikasından vazgeçip kalmaya karar verdi. Başkan, İran güçlerinin ve milislerinin Suriye’de devam eden varlığına meydan okumak için ABD’nin askeri varlığının süreceğini açıkladı. Moskova’nın İran’ın askeri varlığına -ki Rus füze sistemlerinin gelmesi neticesinde İran’ın askeri varlığı felce uğradı- yönelik yeniden hava saldırısına başlaması konusunda İsrail’e izi vermesi ya da İranlılardan vazgeçmesi için Rusya’yı ikna etmek zor.

Bölgenin şahit olduğu sürprizleri hesaba katmıyoruz. Fakat biz, İran’ın gelecek süreçte Trump yönetimini sıkıntıya sokup taviz vermeye zorlamak için intikam almaya kalkışmasını uzak bir ihtimal olarak görmüyoruz. Çünkü İran, Barack Obama döneminde ABD’li denizcileri alıkoyarak bunu yapmıştı. Körfez güçleriyle çatışmalar çıkabilir ya da İran, Irak’taki ABD çıkarlarına saldırı düzenlemeleri noktasında kendine bağlı milislere bildirimde bulunabilir. Bunların hepsi olabilir. Bunlar, İran’ın kendisi için de tehlikeli maceralardır.