Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), Suriye’nin kuzeybatısında yer alan İdlib şehrindeki gözlem noktalarına askeri takviye yapmaya devam ediyor.

TSK’ya ait 35 araçlık konvoy, gece saatlerinde Türkiye sınırından ana yolları kullanarak Halep’in doğusundaki Sarakeb kasabası yakınına ulaştı. Ardından, Ahraru’ş Şam Hareketi’nin de aralarında bulunduğu, Türkiye’ye yakın muhalif gruplardan oluşan ‘Ulusal Kurtuluş Cephesi’nin eşlik ettiği konvoy, İdlib’e giriş yaptı.

Yerel kaynaklara göre, söz konusu askeri takviyelerle, Türkiye, Rusya ve İran’ın Astana sürecinde imzaladığı çatışmasızlık bölgeleri anlaşması kapsamında Ankara’nın İdlib’de kurduğu 12 gözlem noktasını güçlendiriliyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, İdlib konusunda 17 Eylül’de, Rusya’nın Soçi kentinde, rejim ile muhalifler arasında 15-20 kilometre derinliğinde, askerden arındırılmış bölge kurulmasını içeren mutabakata varmıştı.

Söz konusu anlaşmaya göre, TSK ve Rus askeri polisi, askerden arındırılmış bölgeyi kontrol edecek.

Çavuşoğlu’ndan Suriye değerlendirmesi

Öte yandan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Masum insanları yalnız bırakmadık, onları zalim rejimin ya da DEAŞ ve PKK gibi terör örgütlerinin eline bırakmadık. Terörle mücadelede kararlılığımızı sürdürürken sivilleri ve yerleşim alanlarını koruyabileceğimizi gösterdik. Suriye’den Türkiye’ye ve AB’ye göç akışını büyük ölçüde azalttık” diyerek, Suriye krizinin ağır insani yükünün Türkiye’nin omuzlarına bırakıldığını ve bu konuda verilen taahhütlerin yerine getirilmediğini vurguladı.

Kalın’dan İdlib uyarısı

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise Daily Sabah gazetesi için kaleme aldığı makalesinde, milyonlarca Suriyeliyi vatanından eden acımasız Esed rejiminin, yüzbinlerce masum insanı öldürdüğünü, muhaliflere işkence yaptığını, bugün ise İdlib’e ölüm ve yıkım getirmeye çalıştığını belirterek, bu durumun 3 milyon kişiyi göçe zorlayabileceği konusuna dikkat çekti.

Batı’nın, planlanan saldırıyla bölgedeki teröristlerle birlikte ılımlı muhalefetin zarar göreceğini de göz önünde bulundurması gerektiği aktaran Kalın, bunun yerel grupları daha da radikalleştireceği konusunda uyardı.

Ankara’nın, İdlib’de katliamı durdurmak ve radikal silahlı militanların bölgeden sınır dışı edilmesi sürecini kolaylaştırmak için ateşkes anlaşmasına aracılık etme çabalarının önemli bir adım olduğunu da vurgulayan Kalın, en iyi çözümün siyasi çözüm olduğunun da altını çizdi.