Geçtiğimiz Çarşamba günü Ankara’da Türkiye, Rusya ve İran liderlerini bir araya getiren üçlü zirveden iki gün sonra Türk kaynakları, Türkiye ordusunun, 6 Nisan’da İdlib ve Hama kırsallarını incelemek üzere bir anket çalışması başlattığını açıkladı. Kaynaklar, ‘çatışmasızlık bölgeleri’ hususundaki anlaşmanın sürdürülme gerekliliğine dikkati çekti. Nitekim bu durum, Ankara’nın ‘ister Münbiç’te, isterse Fırat’ın doğu veya batısında taviz verilmeyeceği’ açıklaması ışığında gelişti.
Türkiye’den yeni ‘Gözlem noktası’
Kaynaklara göre, bir askeri Türk heyeti, Han Şeyhun şehrinden Sayyad köyüne, ardından Han Şeyhun’un batısına kadar ilerledi. Daha sonra ise Hama’da yer alan Kafr Zita, Lahaya ve Murak’a gelen heyet, Suriye rejimi milisleri tarafından kontrol edilen bölgelerin sınırındaki el-Abud noktasına ulaştı. Özgür Suriye Ordusu’na bağlı Feylek-ul Eş-Şam liderleri ve unsurlarıyla birlikte bölgeyi gezdi. Türk heyetin, İdlib kırsalındaki diğer bölgeleri ve Cisr eş-Şuğur’u da ziyaret edeceği belirtildi.
Söz konusu ziyaret, çatışmasızlık anlaşması çerçevesinde gözlem noktaları kurmak amacıyla bölgeyi denetlemek üzere kuzey Hama kırsalına yönelik düzenlenen bir ziyaretten günler sonra gerçekleşti.
Garantör devletler Türkiye, Rusya ve İran arasında Astana’da varılan ‘çatışmasızlık alanları’ anlaşması çerçevesinde Türk ordusu, geçtiğimiz Çarşamba günü İdlib bölgesinde yeni gözlem noktası kurulduğunu açıkladı.
Türkiye ordusu Genelkurmay Başkanlığı tarafından yayınlanan bir bildiride, yeni gözlem noktasının İdlib’deki Türk ordusu tarafından kurulan 8. nokta olduğu ifade edildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Afrin’de başlayan ‘Zeytin Dalı’ operasyonunun Münbiç ve İdlib’e uzanacağı” açıklaması sonrasında Türkiye, gözlem noktalarının sayısını 12’den 14’e çıkarmayı talep ediyor.
Yıldırım: Münbiç’in yüzde 90’ı Arap
Öte yandan Türkiye Başbakanı Binali Yıldırım, ülkesinin, ister Münbiç isterse Fırat’ın doğusu veya batısı olsun terör tehdidi olduğu sürece taviz vermeyeceğini belirtti.
6 Nisan’da Moğolistan ziyaretine başlayan Yıldırım, “ABD, Münbiç’e geldi. Fransa da ayağını sürüyor. Belki başkaları da gelir. Ama kimse buranın sahiplerinin kim olduğunu sormuyor. Buranın nüfusunun yüzde 90’ı Arap. Ancak maalesef köle olarak muamele görüyor ve itiliyor kakılıyorlar” dedi.
Yıldırım, ülkesinin itirazının, Münbiç halkının kendi bölgelerinde yaşama talepleriyle ilgili olduğunu, kendi geleceklerine kendilerinin karar vermesi ve bölgedeki terör tehdidinin yok edilmesi gerektiğini söyledi. Başbakan ayrıca, Kürt halkını korumak amacıyla ülkesinin ‘teröristlere’ karşı mücadeleye devam edeceğini de vurguladı.
ABD’ye ‘YPG’yi Münbiç’ten çıkar’ çağrısı
Aynı şekilde Ankara, ABD’ye Halk Koruma Birlikleri (YPG) unsurlarını Münbiç’ten çıkarma çağrısı yaptı.
Bu bağlamda Türkiye Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Münbiç’e asker gönderme konusunda Fransa’ya uyarıda bulunurken, YPG’yi destekleme konusunda Washington’un yaptığı hataları yapmamasını istedi. Kalın yaptığı açıklamada, “Fransız mevkidaşlarımızla görüşmelerimiz sırasında, bize Münbiç’e asker göndermenin gündemde olmadığı söylendi ve basında çıkan haberlere itibar etmememiz istendi. Bizim Fransız makamlarına mesajımız; ABD’nin yaptığı hatayı siz de yapmayın” dedi.
Macron’dan Ankara ve SDG arasında arabuluculuk önerisi
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un geçtiğimiz hafta Elysee Sarayı’nda Suriye Demokratik Güçleri’nden (SDG) bir heyeti karşılaması Ankara’yı kızdırmıştı. Nitekim ‘Paris’in YPG’yi desteklemek üzere Münbiç’e asker gönderme niyeti taşıdığı’ yönünde bazı haberler gündeme geldi. Ancak Elysee bu haberleri reddederken, Macron da Ankara ve SDG arasında arabuluculuk yapma önerisinde bulundu.