Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Üç ayda üçüncü kez buluştular | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Çin ve Kuzey Kore liderleri son 3 ay içinde üçüncü kez bir araya geldi. İki ülke arasında uzun yıllar süren aranın ardından yeniden başlayan görüşmeler, Kore Yarımadası’nda yaşanan gelişmeler ışığında söz konusu ülkelerin aralarındaki ilişkiye verdiği önemi ve olayları kendi lehine çevirme çabalarını yansıtıyor. Pyongyang nükleer silahlardan vazgeçme karşılığında kendisine uygulanan ekonomik yaptırımların hafifletilmesi için uğraşırken, Çin’in de bu çabaları desteklemesini umuyor.

ABD Başkanı Donald Trump ve Kuzey Kore lideri Kim Jong-un arasında geçtiğimiz hafta Singapur’da gerçekleşen tarihi zirveden bir hafta sonra Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, dün iki günlük resmi ziyaret için Pekin’e gelerek Kim ile görüştü.

Çin’in, ABD ve komşu Kuzey Kore arasındaki arabulucu rolünü güçlendirmek istediği bir dönemde yapılan ziyaret, Kim’in Mart ayından bu yana Çin’e yaptığı üçüncü ziyaret oldu. Kim, 2011 yılının sonlarında iktidara gelmesinden bu yana ilk ziyaretini Mart ayında Pekin’e gerçekleştirmiş, ardından Mayıs ayında Çin’in kuzeydoğusunda bir sahil kenti olan Dalian’a ziyarette bulunmuştu.

Kim’in ülkesine dönmesinin ardından ziyarete ilişkin açıklamada bulunan Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Geng Shuang, “Ziyaretin, Çin ile Kuzey Kore arasındaki ilişkiyi ve bölgedeki barış ve istikrarı sağlama yolunda stratejik temasımızı geliştirmesini umuyoruz” dedi.

Çin Devlet Başkanı’nın, Kim ile görüşmesi sırasında geçen hafta Singapur’da yapılan zirvede varılan anlaşmanın uygulanması çağrısında bulunduğu belirtildi. Kuzey Kore lideri ise ziyaretten memnuniyet duyduğunu dile getirerek, ‘Çin’in Kore Yarımadası’nın silahsızlandırılmasında, bölgede barış ve istikrarın sağlanmasında oynadığı role’ övgüde bulundu.

Gidişat Çin’in taleplerine uygun

Güvenlik ve ekonomi alanında çıkarlara sahip olduğu Kore Yarımadası’nda nüfuzunu korumak isteyen Çin, Pyongyang ve Washington için ‘vazgeçilemez olduğunu’ hatırlatmakta gecikmedi. Nitekim ABD Başkanı Trump, Kim ile yaptığı görüşmenin ardından ani bir şekilde Güney Kore ile sürdürülen ortak askeri tatbikatların sona erdiğini açıklamıştı. Bu, Çin’in uzun zamandır talep ettiği bir konuydu ve kararda ülkenin etkisini açıkça ortaya koydu.

Şangay’daki Fudan Üniversitesi’nde uluslararası ilişkiler uzmanı Wo Şinbo Singapur zirvesinin sonuçlarının genel olarak Çin’in beklediği yönde olduğunu belirtti. Şinbo, “Kore Yarımadası’nın nükleer silahlardan tamamen arındırılması ve bölgede bir barış mekanizmasının kurulması, Çin’in talepleri doğrultusunda” ifadelerini kullandı.

Batılı bir diplomat ise AFP’ye yaptığı açıklamada, Çin’in tarihi zirvenin ‘stratejik kazananı’ olduğunu dile getirdi. Diplomat, “Trump’ın bir gün ortak tatbikatları durduracağını ve ABD güçlerini Güney Kore’den çekececeğini hayal bile edemezdim’’ şeklinde konuştu.

Washington’daki Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi’nde analist Bonnie Glaser da yaşananların Pekin açısından stratejik zafer anlamına geldiğini savundu. Glaser, ‘’Çin, uzun süredir ABD nüfuzunu azaltmak ve daha merkezi konuma sahip olduğu bir bölge inşa etmek için ABD güçlerinin bölgeden çekilmesinin gerekli olduğuna inanıyordu’’ yorumunu yaptı.

Ticari savaş herkesi etkiler

Trump, 2017 yılının başında göreve başladığından beri Çin’e, Kuzey Kore’ye karşı uluslararası yaptırım uygulama çağrısı yapıyor. Öte yandan ABD ve Çin bugün bir ticaret savaşının eşiğine gelmiş durumda. Pekin, Çin’den yapılan ithalata on milyonlarca dolar vergi uygulama tehdidinde bulunan Washington’ın ‘şantajlarına’ tepki gösteriyor.

Konuyla ilgili AFP’ye değerlendirmelerde bulunan Pekin’deki siyasi analist Hua Bo, “Şi ve Kim açısından öncelik, takip edilecek yaklaşım konusunda mutabık kalmak” dedi.

Hua, “Kuzey Kore ve ABD arasında nükleer silahsızlanma sürecine dair farklılıklar olabilir. Washington, doğrulanabilir ve geri dönüşü olmayan bir arınma istiyor, ancak Kim’in bunu kabul etmesi zor olabilir” ifadelerini kullandı. Analist, ‘’Çin ve Kuzey Kore, temaslarını güçlendirmek ve ABD ile ilişkilerinde kapsamlı bir strateji geliştirmek istiyor” dedi.

Eski bir diplomat olan Charlie Barton ise, “ABD ve Kuzey Kore arasında verimli bir anlaşma Çin’in de katılımını da gerektiriyor” yorumunu yaptı. Barton, “Siyasi ve ekonomik konuları ayrı ayrı ele almayı umuyoruz. Ancak Çin ve ABD ticari bir savaşa girerse, bu durum Kuzey Kore ile ilişkiler ve ABD-Çin ilişkileri üzerinde ciddi etki yaratır” şeklinde konuştu.