Rus yetkililerin Birleşmiş Milletler’in Suriye Elçisi Stefan De Mistura ile yaptığı görüşmelerin, Astana sürecinin garantör ülkeleri Rusya, Türkiye ve İran liderlerinin Ankara’da yapacakları ‘Üçlü Zirve’ öncesinde yapılmasının önemine dikkat çekiliyor.
Özellikle Doğu Guta’daki gelişmeler ve Cenevre’de yeni bir müzakere turu başlatma umutları üzerine odaklanılmış olunsa da, Moskova’daki konunun uzmanı bir kaynak Şark’ul Avsat’a, “Rusya, Soçi’nin sonucunu dikkate alan BMGK 2254 nolu kararın uygulanması ve ciddi bir sürecin başlatılması için atmosferin yaratılmasına odaklanmakta ve bu sürecin Rus-Türk-İran zirvesinde sonuçlandırılacağı düşünülmektedir” şeklinde konuştu.
Rejim, Rusya’nın Ceyşu’l İslam ile görüşmesinden rahatsız
Kaynak, Moskova’nın mevcut hazırlıklar çerçevesinde üstünlükten daha fazlasına sahip olduğuna işaret etti. Suriye hükümeti ile Guta sonrası dönemdeki pratik adımlar konusunda önemli farklılıkların ortaya çıktığını ve Şam’ın, “Moskova’nın Duma’da Ceyşu’l İslam Örgütü ile yaptığı müzakerelerden memnun olmadığını, bölgede ateşkes anlaşması çerçevesinde militanların varlığını sürdüreceklerini” belirtti. Bu tutarsızlıkların yeni olmadığını belirten kaynak; “Şam, Moskova’nın Birleşmiş Milletler’e sunduğu son açıklamadan da memnun değildi” ifadelerini kullandı.
Görüşmenin ‘Üçlü Zirve’ öncesi yapılması çok yerinde
Mistura ile görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Lavrov, görüşmenin, 4 Nisan’da Ankara’daki Astana sürecinin garantör ülkeleri Rusya, Türkiye ve İran’ın Liderler Zirvesi öncesinde yapıldığı için çok yerinde olduğuna dikkati çekti.
Lavrov, “Suriye’de terörist grupların kalıntılarının ortadan kaldırılmasında, ateşkes rejiminin işleyişinin iyileştirilmesinde ve insani sorunların çözülmesi için uygun şartlar yaratılmasında, Rusya, Türkiye ve İran’ın rolüne vurgu yaptı. Mistura ve ekibiyle zirve öncesinde görüşmenin önemli olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.
Doğu Guta teröristlerden temizlendi
Lavrov, Rusya’nın militanların ve sivillerin çıkışını kolaylaştıracak insani koridorlar oluşturduğunu, Doğu Guta’nın neredeyse tamamen teröristlerden temizlendiğini belirterek, Guta’nın yaklaşık yüzde 90’ının Suriye hükümetinin kontrolünde olduğunu söyledi.
Çatışmasızlık bölgelerinin arttırılması için plan yok
Suriye’deki çatışmasızlık bölgelerinin sayılarının arttırılması konusunda hiçbir plan olmadığını kaydeden Lavrov, “Çatışmasızlık bölgeleri, Rusya, Türkiye ve İran’ın anlaştığı şekilde kalıyor. Güney bölge Rusya, ABD ve Ürdün’ün katılımıyla oluşturulmuştu. En azından şu aşamada bu alanların sayılarının arttırılması hususunda bir plan yok.” değerlendirmesinde bulundu.