Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, dün Washington Post’ta yayınlanan röportajında, ABD temaslarının asıl amacının yatırımcıların güvenini kazanmak ve ülkesindeki reform programını uygulamak için teknoloji ve eğitim alanlarında destek sağlamak olduğunu vurguladı.
Prens Muhammed bin Selman, geniş çaplı ekonomik kalkınma fikirlerine işaretle Ortadoğu’nun sorunlarının çözülmesinin bölgeyi “geleceğin Avrupası” haline getireceğini söyledi. Veliaht, Washington’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararını ise “acı verici bir adım” olarak tanımladı.
Röportajda, Suudi Arabistan’ın nükleer enerji santrallerini geliştirme çabalarına değinen da Veliaht, Krallığın dünyadaki uranyum rezervlerinin yüzde beşine sahip olduğunu ve rezervlerin kullanılmamasının Suudi Arabistan’ın petrol talebiyle benzer doğrultuda olduğunu belirtti. Prens Muhammed bin Selman, Suudi Arabistan’ın yurtdışından satın almak yerine enerji reaktörlerinde kullanılmak üzere kendi uranyumunu zenginleştirmek istediğine işaret ederek, ABD’nin zenginleştirilmiş uranyumun kötüye kullanılmasını önlemek için uyguladığı yasa ve mekanizmaların geliştirmeye davet edileceğini kaydetti.
Prens Muhammed bin Selman’ın gündeminde Yemen krizi de vardı. Veliaht Prens, Suudi Arabistan’ın Yemen’deki insani durumu iyileştirmeye yönelik hiçbir fırsatı gözden kaçırmadığını, kriz açısından “iyi ve kötü seçeneklerin olmadığını” ancak seçeneklerin “kötü veya daha kötüsünün” olduğunu söyledi.
Kadınların haklarını sağlamaya ve kadın liderliğine yönelik Suudi Arabistan’da gerçekleşen reformlara ilişkin de açıklamalarda bulunan Veliaht Prens, muhafazakar din adamlarını bu kısıtlamaların İslam hukukunun (Şeriat) bir parçası olmadığı konusunda ikna etmek için çok çalıştıklarını belirtti. Din adamlarıyla yapılan uzun oturumların olumlu geçtiğine dikkat çekti. Prens ayrıca İslam’ı çarpıtmaya çalışanların olduğunu da vurguladı.
Prens Muhammed bin Selman, Suudi Arabistan’ın Washington’daki hedeflerini tanıtmak veya gizli bilgileri paylaşmak için Beyaz Saray danışmanı Jared Kushner’i kullanmaya çalıştığı iddialarını ise reddetti. Bu tür bir ilişkinin “mevcut olmadığını” söyledi.
Kushner ile ilişkisinin iki ülke arasındaki resmi iletişim çerçevesinde gerçekleştiğini, Başkan Yardımcısı Mike Pence ve diğer Beyaz Saray yetkilileriyle de iyi ilişkilerinin olduğunu sözlerine ekleyen Prens, “Birbirimizle ortak oluşumuzdan çok arkadaş olarak çalışıyoruz” diye konuştu.