Venezuelalı parlamenterler, Latin Amerika’yı sarsan Odebrecht kamu kuruluşuna dair bir skandala karışmakla suçlanan Cumhurbaşkanı Nicolas Maduro’ya karşı dava açılıp açılmaması için oy kullandı.
Ülkesinden ayrılmak zorunda kalan eski Venezuela Başsavcısı Luisa Ortega, yaptığı açıklamada, Nicolas Maduro’nun 2013 yılındaki başkanlık seçimlerinde Odebrecht grubundan fon aldığını savundu. Daha önceleri de şirketin “Brezilya’nın içinde ve dışında çok sayıda politikacıya büyük miktarda para sağladığı, aynı şekilde Güney Amerika’daki bazı ülkelerde çok sayıda yolsuzluk dosyasının açılmasına öncülük ettiği” iddia edilmişti.
Venezuela parlamentosu, geçtiğimiz Salı günü Cumhurbaşkanı Maduro’ya karşı yolsuzluk soruşturması başlattı. Ancak bu yönde yapılan oylama, büyük olasılıkla herhangi bir sonuca ulaşamayacak. Zira yargı, muhalefet tarafından kontrol edilen bu birleşik kurumun tüm kararlarını geçersiz sayıyor.
Muhalefet, 2015 yılı sonunda yapılan seçimlerde tarihi bir zafer kazanarak, meclisteki 167 sandalyenin 112’sini kazanmayı başarmıştı. Ancak meclisteki otoritesini kullanmayı başaramadı. Bu bağlamda Temmuz ayında Maduro destekçileri tarafından Kurucu Meclis üyeleri belirlendi. Ülkede başlayan kriz ise Aralık yerine 20 Mayıs olarak belirlenen başkanlık seçimleri kararının ardından Maduro hükümeti ve muhalefet arasında daha da kötüye gitti. Nitekim Washington, Avrupa Birliği (AB) ve Latin Amerika ülkeleri başta olmak üzere uluslararası toplumdan bazı uyarı mesajları yayınlandı.
Analistlere göre, ekonomisi petrol gelirine dayalı olan Venezuela’da küresel piyasada petrol fiyatının düşmesi sonucu kriz patlak verdi. Ülke özellikle ekonomi sektöründeki krizler dolayısıyla giderek artan sıkıntılarla karşı karşıya kaldı. Venezuela, dünyanın en büyük petrol rezervine sahip. Ancak üretim, 1998 yılında 3,5 milyon varilden şu an 1,6 milyon varile gerilemiş durumda. Bu düşüşe, altyapı ve ekipmanlardaki gerileme de sebep olurken, uluslararası sendika kaynaklarına göre, petrol sektöründeki çok sayıda deneyimli işçinin görevinden ayrılması üretimi tecrübesiz işçilerin eline bıraktı.
105 muhalif milletvekilince oylanan meclis kararı, cumhurbaşkanlığı kampından toplantıya katılan iki milletvekili tarafından reddedildi. Maduro ise televizyon aracılığıyla kendisine taş atıldığını savundu.
1999- 2013 yılları arasındaki Devlet Başkanı Hugo Chavez tarafından atanan Başsavcı Tarık William Saab ise oylamayı kınarken, oylamanın “ahlak dışı ve bir tiyatro oyunu” olduğunu savundu. Saab ayrıca, oylamayı gayri meşru olarak nitelendirdi.
Ülkedeki ekonomik kriz, kronik hastalıkları tedavide kullanılan ilaçların yüzde 95’inin yokluğunun yanı sıra, hasta ve doktorların düşük maaş ve sıkıntılar dolayısıyla bir gösteri düzenlemesine yol açtı.
Dört yaşındaki kızıyla birlikte Caracas’ın merkezindeki bir çocuk hastanesinde yapılan gösteriye katılanlardan Zoli Garcia, AFP’ye yaptığı açıklamada, “Kızım kalp hastası. Tedavi için ihtiyaç duyduğu çoğu ilaca ulaşamıyorum. Arjantin’de gerçekleşebilecek kalp nakline ihtiyacı var. Ama herhangi bir yardım elde edemedim” şeklinde konuştu. Garcia ayrıca, Sosyalist lidere yurt dışından ülkedeki hastanelere ilaç ve teçhizat sevki için “insani bir koridorun” açılması çağrısında bulundu.
Parlamento ve Sivil Toplum Sağlığı Doktorları tarafından hazırlanan bir rapora göre, Venezuela hastaneleri, cerrahi ekipmanların yüzde 79’undan yoksun ve ülkedeki laboratuvarlar da testleri gerçekleştirmek üzere ihtiyaç duyulan malzeme eksikliğinden mustarip. Aynı şekilde tekerlekli sandalyede bulunan 55 yaşındaki Jose Carreras, “İhtiyacım olan antibiyotikleri alamıyorum” şeklinde konuştu. Bu bağlamda Caracas’ta Jose Gregorio Hernandez Hastanesi doktorları, hemşireleri ve hastaları protesto gösterisi düzenleyerek bölgedeki yolları trafiğe kapattı. Medya organlarının ve sivil toplum kuruluşlarının aktardığına göre, başkent ve diğer şehirlerdeki hastanelerde de gösteriler gerçekleştirilirken, rejim güçleri ve protestocular arasında çatışmalar yaşandı.
Öte yandan Venezuela yetkilileri, 86 kişiyi gözaltına aldı. Döviz kurlarını manipüle ettiğinden şüphelenilen şebekelere karşı bir operasyon sırasında mevcut banka hesaplarındaki yaklaşık 4 milyon dolar da donduruldu.
Venezuela lideri, radyo ve televizyon aracılığıyla yayınladığı resmi bir tören sırasında söz konusu operasyonu “Venezuela’daki en büyük ve en güçlü güvenlik operasyonu” olarak yorumladı.