Venezuelalı mühendis Jose Manuel Garcia’nın ciddi bir sorunu var. Başkent Karakas’taki Simon Bolivar Üniversitesi’ndeki hidrolik projesinde çalışacak yeterli sayıda personel bulamıyor.
Alman Haber Ajansı’na (DPA) konuşan Garcia, “Projede ekibinde yer alanların sayısı birkaç ay içerisinde yarıya indi. Birçoğu Kolombiya’ya gitti. Bazıları veda dahi etmeden ortadan kayboldu. Kalanlar ise tüm gün işyerindeki bilgisayarlardan diğer ülkelerdeki iş imkânlarını araştırıyor” dedi.
Garcia, Venezuela’da devam eden ekonomik ve politik krizden şikâyetçi çok sayıda işletme sahibinden yalnızca biri.
Özellikle ülkedeki petrol sektörü, tedarik zinciri ile birlikte söz konusu krizlerden gittikçe artan bir şekilde zarar görüyor.
Venezuela, en büyük petrol rezervlerinden birine sahip olduğu kanıtlanmış ülkelerden… Ancak 1998’de 3,5 milyon varil olan günlük üretimi 1,6 milyon varile gerilemiş durumda.
Söz konusu düşüşte altyapı ve ekipman eksikliklerinin de katkısı oldu. Sendika kaynakları, çok sayıda deneyimli işçinin petrol sektöründen ayrılmasıyla üretimin deneyimsiz işçilerin eline kaldığını söyledi. Maaşları ödenmeyen ve yaşamlarını idame ettirebileceklerine dair kendilerini güvende hissetmeyen petrol sektörünün mühendisleri ve teknisyenleri, komşu ülkeler Kolombiya ve Brezilya sınırındaki kalabalık göçmen grupları arasında.
Petrol ve Doğal Gaz Sendikası Genel Sekreteri İvan Fritse’e göre 2018’in ilk aylarında petrol sektöründe çalışan 130 bin işçinin 25 bini işini bıraktı.
Petrol sektöründe deneyimli işçilerin kalmadığını söyleyen Fritse, bu yüzden petrol sektöründe alan hakkında bilgisi olmayan personelin işe alınmak zorunda kalındığını söyledi.
İşçilerin çoğu, gençlere iş imkânı sağlamayı amaçlayan ‘Chamba Juvenil’ adlı bir hükümet programı ile işe alınan gençlerden oluşuyor. Ancak bu işler genellikle geçici oluyor.
Daha iyi maaş arayışında olan eğitimli ve tecrübeli işçilerin ‘dünyanın dört bir yanına dağıldıklarını’ söyleyen İvan Fritse, bazı çalışanların istifa bile etmeden işlerini bir anda bırakıp gittiklerine dikkat çekti.
Ekonomik krizden en çok petrol sektörünün etkilendiğini aktaran Fritse, bu alandaki tesislerin yüzde 60’ından fazlasında üretimin tamamen durduğunu kaydetti.
Venezuela devletinin petrol ve doğal gaz şirketi PDVSA, güvenilir rafinerileri ve malzemeleriyle tanınan bir kurumdu. Şirket, 1999-2013 yılları arasında görev yapan eski Devlet Başkanı Hugo Chavez’e karşı 2002 yılında kuruldu. Şirketin başına deneyimsiz oldukları belirtilen yöneticilerin atanması üzerine greve başladı. Buna karşılık Chavez şirketin 17 bin çalışanını işten atarak yerlerine hükümetin sol politik çizgisini taşıyan işçiler getirdi.
Bu hamle ülkenin gayri safi yurtiçi hâsılasında düşüşe yol açtı. Ancak daha sonra petrol fiyatları ekonominin canlanmasına yardım etti.
Muhalefetin kontrolü altındaki Ulusal Meclis’e göre 2013 yılında ölen Chavez’in ardından göreve gelen Nicolas Maduro, petrol sektörünü tehlikeli bir duruma sokan yüksek enflasyona ve yatırım eksikliğine sebep olan politikalara imza attı.
Venezuela’da yaşanan ekonomik kriz, gıda, ilaç ve diğer bir takım ihtiyaç duyulan temel ürünlerin temin edilememesine sebep oldu. Geçen yıl hükümet karşıtı gösterilerde yaşanan şiddet olaylarında 100’den fazla insan öldü.
Bağımsız verilere göre 10 yıldır devam eden ve geçen 5 yılda daha da artan göç dalgası ile 4 milyon Venezuelalı ülkeyi terk etti.
Bu durum, Venezuela’nın sadece petrol sektöründe değil, aynı zamanda telekomünikasyon, elektrik ve eğitim gibi diğer sektörlerde de üniversite eğitimi alan uzmanları yitirmesine sebep oldu.
Petrol sektörü çalışanlarının maaşları 2003 yılında para birimine uygulanan sıkı kısıtlamalar nedeniyle dolara sabitlenme kararından oldukça olumsuz etkilendi.
Garcia, devam eden ekonomik kriz sürecinde hidrolik sistem mühendisi işçi arayışına devam ediyor. Ancak onlara çalışmalarını sürdürmeleri için daha fazla maaş ödemesi gerektiğini belirten Garcia, “Asıl önemli olan yemek bulabilmek. Bana korkularının kaynağının nasıl yaşayacakları olduğunu söylüyorlar” ifadelerini kullandı.
Venezuela ekonomisinde mali kayıp oldukça yüksek hale geldi. Ancak işçilerin uğradıkları kaybın tahminlerin çok ötesinde olduğu kaydediliyor.