Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Yalan haberlerin özet tarihi | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

ABD Başkanı Donald Trump’ın neredeyse etrafında olan biten her şeyi kendi lehine çevirmeye dönük bariz bir eğilimi var. ABD ekonomisinin şaşırtıcı ölçüdeki faaliyeti, Amerikan tarihinin en büyük vergi indirimi, başkanlığın ilk döneminde iki yüksek mahkeme yargıcı seçimi, ara dönem seçimlerinde iktidar partisinin Senato’daki çoğunluğunu artırmak ki bu 105 yıldan bu yana bir ilk, Trump’a üstünlük atfeden şeylerden birkaçı olabilir. Bu işlerde Trump’a atfedilen üstünlüğün boyutu tartışılsa da kimse Trump’ın olan bitenlerden kesin bir şekilde farklılığa sahip olduğu yönündeki iddiasını reddedemez.

Bununla beraber Trump’ın karşısında kararlılıkla durulabilecek bir konu var ki o da ABD Başkanı’nın yalan haberler üzerindeki perdeyi kaldıran ilk kişi olduğu yönündeki iddiasıdır. Esasında yalan haberlerin tarihi insanlık tarihinin en erken dönemlerine kadar götürülebilir.

İşin aslı insanlık tarihi yalan haberlerle doludur. Örneğin milattan önce 522 yılında, yani Pers İmparatoru 2. Kambises’in ölümünden sonra Dara’nın öncülüğünde iktidara ulaşmaya çalışan bir ekip, Kambises’in halefi olan kişiyi onun kardeşi ve yasal varisi olmadığı yönünde bir dizi yalan haber yaydı. Ardından yine aynı ekip, bir darbe tasarlayarak iktidardaki kişiyi öldürdü ve tacı Dara’ya, yani ekibin liderine sundu.

Yenilmez savaşçı Büyük İskender etrafında dokunan bir hikâyede daha büyük bir yalan haber dalgası ortaya çıktı. İskender’in 33 yaşına kadar yaşadığı ve sadece 10 senelik iktidarı süresince Makedonya’nın Balkan adasından Rusya ve Hint Okyanusu’na, Kuzey Afrika’dan Hint Yarımadası’na, Orta Asya’ya ve Çin’e kadar o dönemde yeryüzünün neredeyse bilinen tüm bölgelerine seferler gerçekleştirdiği varsayılır. Bu hedef bölge, yaklaşık 40 bin kilometrekareyi kapsar ki bu onun uzun süreler ve mesafeler boyunca sefer halinde olduğu anlamına gelir. Bununla birlikte aynı şekilde İskender’in ismini taşıyan 20 şehir inşa ettiği, dört eş aldığı (İslam’dan uzun bir süre önce) ve kalıcı gençlik iksirinin peşinde bilinmeyen bir süreye kadar ortadan kaybolduğu da söylenir.

Böylesine etkileyici bir başarının çağdaş muadillerinin olmamasına bakarak bazı tarihçiler Yunan ve Latin edebiyatında ilk kez milattan sonra 160 yılında, yani yaşandığı iddia edilen olaylardan asırlar sonra zikri geçen böyle bir kişinin gerçekliğinin olup olmadığına şüphe ile yaklaşmaya başladı.

Başkent olarak kendisine Bağdat’ı seçen Abbasi hilafeti esnasında yalan haberler usta hikâyeciler tarafından pazarlanıyordu. Halife Vasık döneminde Bağdat’taki hikâyecilerin sayısı 100’ü aşmış ve bazıları zengin ve şehrin ileri gelenleri lehine yaydıkları yalan haberlerle zenginleşmişti.

Aynı şekilde Rus tarihi de sahte çarlarla doludur. Hatta birine Düzmece Dmitriy adı verilmiştir. Bu sahte çarlar, kargaşa dönemlerinde tahta oturma talebiyle ortaya çıkmışlar ve zamanlarında yaygın olan iletişim kanallarını kullanmışlardır ki bunlar büyük oranda kiliselerde vaaz veren rahipler ve yerel tacirlerden oluşuyordu. Bu durum çoğunlukla bir halk devriminin ya da iç savaşın fitilini ateşlemiştir.

Yalan haberler bazı durumlarda barışın kurulmasına da yardımcı olmuştur. Mesela 15’inci asırda amcaların oğulları egemenliği altında olan İspanya ve Portekiz çoğu kez karşı karşıya gelirdi. Portekiz’in hükümdarı, Akdeniz’de maden zengini bir ada olarak tarif edilen yeri amcasının oğlu olan İspanya hükümdarına verdiğinde barış gerçekleşti. Söz konusu adanın hiçbir şeyi olmadığı ve İspanyollara sunulan haritanın aslında Hint Okyanusu’nda yer alan Serendib (Sri Lanka) Adası’na ait olduğu gerçeğinin bir önemi yoktu. Sonuç olarak İspanya hükümdarı zafer ilan edebildi ve askeri bir kutlama töreni düzenledi.
Modern tarihteki örneklere gelecek olursak… İlk olarak yalan haberlerin servis edildiği 1789 Fransız Devrimi karşımıza çıkar. Devrim önderleri, Bastille Hapishanesi’nin ‘halk için mücadele veren kahraman savaşçılar’ ile dolu olduğunu ileri sürmüştü. Ancak bina ele geçirildiğinde baskıncılar sadece yedi mahkûm buldu. Onlar da sıradan cinayet mahkûmlarıydı…

Devrimciler ayrıca Kraliçe Marie Antoinette hakkında da birçok yalan ortaya sürdü. Durum tersine dönüp de olaylar ters istikamete girince de devrim liderlerine karşı yalan haberler silah olarak kullanıldı. Fransız Devrimi’nin en radikal liderlerinden olan Robespierre’ye ülke tahtına oturma hakkını kazanmanın ilk adımı olarak 16. Louis’nin kızıyla gizlice evlendiğine dair suçlamalar yöneltildi. Ödülü de giyotinle idam edilmek oldu.

Diğer yandan yalan haber yayma meselesi Çarlığın gizli polisi Ohranka elemanlarının elinde bir sanat haline geldi. Ohranka’nın bu konudaki en parlak başarısı ‘Siyon Liderlerinin Protokolleri’ adlı kitaptır. Bu kitap, bir asrı aşkın bir süredir birçok komplo teorisinin etkin bir destekçisi olmuştur.

1879 yılında Prusya Danışmanı Bismarck, Fransızları savaşa girmeye kışkırtmak için kendi hükümdarı ile Fransız Büyükelçi arasında İspanya’daki veliahtlığa dair yürütülen müzakerelerin değiştirilmiş bir kopyasını kullandı. Fransızlar gerçekten de yemi yuttu ve Alsas-Loren bölgelerinde savaşı kaybetti.

İngiltere’de sözde ‘Zinovyev’in Konuşması’ halen yalan haberlerin bir örneği olarak duruyor. Bu konuşma, 1924 yılındaki seçimlerden dört gün önce Daily Mail gazetesinde yayımlandı. Amaç, Moskova’nın talimatıyla komünistlerin İşçi Partisi üzerinden Avam Kamarası’ndaki koltukların çoğunu kazanmaları durumunda iktidarı ele geçirmeyi tasarladıkları yönünde bir endişe uyandırmaktı.

İran’da da Kermit Roosevelt adlı bir CIA ajanı hakkında yalan haberlerden istifade edildi. Hedef 18 bin dolara mal olan bir darbe ile Muhammed Musaddık hükümetini devirmekti. Böylece bu, tarih boyunca en ucuza mal olan rejim değişikliği olarak kayıtlara geçti.

Mısır Cumhurbaşkanı Cemal Abdülnasır’ın dul eşi Tahiyye Kazım hatıratında eşinin Yugoslavya’yı ziyaret etmeye niyetlendiğinde CIA’in yurda dönüş yolunda deniz üzerinden kendisini tutuklayacağı bilgisine ulaştığından bahsediyor. Bu yalan haberler, Sovyetler tarafından uydurulup Abdülnasır’ın o dönemdeki basın danışmanı Muhammed Hasaneyn Heykel tarafından servis edildi. Amaç, Abdülnasır’ı havayoluyla Moskova’ya, oradan da Kahire’ye yönlendirmekti. Böylece Sovyetler Birliği koruyucu güç olarak belirmiş olacaktı.

Yalan haberler her zaman politik ve dini kaygılar taşımaz. Bazen çok para kazanmanın bir yolu olarak da görülebilir. Nitekim 1977 yılında Belçikalı bir şirket, Fransa Cumhurbaşkanı Valery Giscard d’Estaing’i sadece kokuların keşfi yoluyla petrol sahalarını keşfedebilecek uçaklar geliştirdiğine inandırdı. Fransa Cumhurbaşkanı gerçekten de bu yemi yuttu ve sahtekârlar büyük serveti gizlesinler diye 800 milyon Fransız frankı ödedi.