Yemen meşru hükümeti, Umman Sultanlığı’nın başkenti Muskat’ta düzenlenecek siyasi görüşmelerin, iç siyasette kazanım elde edilmesi ve 21 Eylül 2014 tarihinde meşru hükümete darbe yaparak başkent Sana’yı ele geçiren Husi militanların, son dönemlerde kontrolleri altındaki toprakların yüzde 85’ini kaybettikleri bir ortamda ciddiyetle siyasi çözüm sürecine katılmaları yönünde sonuç vereceğinden şüphe duyduğunu bildirdi.

“Görüşmeler sonuç vermeyecek”

Hükümet Sözcüsü Racih Badi, konuya dair, Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, Husilerin müttefikleri olan Ali Abdullah Salih’i öldürmelerine rağmen Muskat’ta görüşmelere katılarak Yemen halkına Birleşmiş Milletler (BM) ile birlikte siyasi çözüm masasına oturdukları mesajı vermeyi hedeflediğini söyleyerek, “Husiler, gerçek bir barış iradesine sahip değil. Bu görüşmelerin sonuç vermeyeceğini düşünüyoruz” dedi.

Husilerin, BM Yemen Özel Temsilcisi İsmail Vild el-Şeyh Ahmet’in görüşmelere katılmaması yönünde öne sürdükleri şarttan vazgeçtiğini dile getiren Badi, “Husiler, 14 Ocak günü, BM’ye Muskat’taki görüşmelere ön şartsız katılmayı kabul ettiklerini bildirdi” şeklinde konuştu.

“Husiler çıkış yolu arıyor”

Batılı diplomatların bu tabloyu başka şekilde okuduklarına değinen Badi, “Husilerin son olaylardan sonra korkuya kapıldığı ve çıkış yolu aradığına dair işaretler var” ifadelerini kullandı.

Badi, uluslararası ve bölgesel güçlerin, Yemen’deki duruma dair farklı okumalar geliştirdiklerine değindiği röportajında, ismini vermek istemediği bir diplomata dayandırdığı şu cümleleri kullandı, “BM Yemen Özel Temsilcisi Muayyin Şarim’in, Sana’da darbe hükümeti Dışişleri Bakanı ile gerçekleştirdiği görüşme ile Vild el-Şeyh Ahmet’in barış gözlemcisi 19 ülke temsilcisi ile Riyad’da gerçekleştirdiği toplantılardan farklı sonuçlar çıktı.”

Görüş ayrılığı yaşayan yetkililerin kimler olduğuna dair bilgi vermeyen ancak Şarim’in Sana’daki toplantısına dair oluşan soru işaretlerine değinen Badi, toplantı hakkında Husiler, BM tarafından sarf edilen çabalara cevap verme hususunda ciddi mi? Şarim ile konuşan şahıslar çözüm için yetkili mi? Hişam Şeref için aracı olan kişi Husileri temsil ediyor mu? Şeklinde soru işaretleri olduğunu sözlerine ekledi.

Badi, sözlerini, şu değerlendirmeyle noktaladı;

“Şarim, Sana’da üst düzey Husi liderlerle görüşmedi. Husilerin yeniden siyasi süreçten kaçmayacağına dair garanti alındı çünkü BM, Kuveyt görüşmelerindeki senaryonun tekrarlanmaması için Husi cemaati içindeki karar sahiplerinin de yeni sürece katılmalarını şart koştu. Bu şartın sebebi, Husilerin Kuveyt görüşmelerinde yaptığı gibi ‘biz böyle bir söz vermedik’ diyerek süreçten kaçınmalarını engellemek içindi. Halbuki Kuveyt’teki Husi heyeti üst düzey bir heyetti ancak Husi cemaati onları yok saydı. Muskat’taki görüşmelerde Husilerin daha düşük seviyede katılımının kabul edilmesi halinde onlara yeniden kaçış yolu sağlanabilir.”