Yemen ulusal ordusu, darbeciler arasındaki ittifak çöküşünün, medya platformlarından silahlı çatışmalara intikal etmesinin arından hızlandığını belirterek, önümüzdeki birkaç gün içerisinde Husi milislerine ve devrik lider Abdullah Salih güçlerine karşı birçok zaferin elde edileceğini açıkladı.

Yemen Ulusal Ordu Sözcüsü Albay Abdu Mecali, Şarku’l-Avsat’a, Yemende yeniden meşrutiyeti sağlamak ve tüm bölgeleri darbecilerin elinden kurtarmak için, Yemen Genelkurmay Başkanlığı’nın belirlediği planı, yeni Genelkurmay Başkanı General Tahir el-Akili’nin, Suudi Arabistan önderliğindeki koalisyonla beraber yardımlaşarak uygulamaya çalışacağını açıkladı.

“Askeri hamle en kestirme yol”

Belirlenen planın daha fazla çaba gerektirdiğini ekleyen Albay, “Koalisyonun devam eden desteği için teşekkür ediyoruz ve önümüzdeki günlerde kesin zaferlere şahit olacağımıza dair sizi müjdeliyoruz. Askeri hamle, Yemen halkını darbeci milislerden kurtarmanın en güvenilir ve en kestirme yolu” dedi.

“Ülkenin yüzde 80’i kontrol altında”

Mecali, Cumhurbaşkanı tarafından General Tahir el-Akili’nin, Genelkurmay Başkanlığı’na atanmasının ardından en önemlisi devrim hastanesine yaptığı ziyaret olmak üzere birçok ziyaret gerçekleştirdiğini söyledi. Farklı cephelerde zafer elde etmek için gösterdikleri çabaları övgüyle karşılayan Mecali, Suudi Arabistan’ın, Yemen ordusu için her türlü lojistik desteği sağladığını, ordunun zaferler elde ederek daha fazla toprak kazandığını ve şu anda ülkenin yaklaşık yüzde 80’ini kontrol altına aldığını vurguladı.

Savaş cephelerindeki son gelişmeler hakkında konuşan Albay Abdu Mecali, halkın geri dönmesine hazırlık amacıyla milislerin mühendislik ekipleri tarafından yerleştirilen mayınların temizlendiğini söyledi. Şu anda ordunun en kritik cepheler olarak doğu bölgelerinde ele geçirdiği Midi ve çevresindeki geniş kesimler olduğunu ifade etti. Midi şehrinin kurtarılmasının Hayran ve Harad şehirlerine yakınlık kazandırdığını vurguladı. Milislerin sürekli olarak antlaşmaları bozduklarını, ne dost ve kardeş ülkelerin teklif ettiği arabuluculuğu ne de Birleşmiş Milletlerin elçisinin sunduğu önerileri umursamadıklarını bu nedenle askeri çözümün, geriye kalan tek seçenek olduğunu sözlerine ekledi.