Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Yemen’de darbeciler arasında “Sözlü Savaş” | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Eski Yemen Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih, Husi Ensarullah örgütünün darbeci lideri Abdulmelik Husi’nin geçen günkü konuşmasında kendisi hakkında yaptığı ithamlara cevap vermede gecikmedi. Salih, cevabi konuşmasında Husileri hedefe koydu.
Salih, Husileri mevcut hükümete karşı “paralel devlet yapılanması” içinde olmakla suçladı.

‘Şarqul Avsat’a konuşan siyasi analistler, Salih’in sözlerini, dikkatle seçilmiş ancak dönüm noktası olarak değerlendirdiler. Analistler Salih’in partisi ‘Genel Halk Kongresi’ni Husilerle olan işbirliğinden ayırmak istediği yorumunu yapıyorlar.

Salih, Husilerin görünürde işbirliği yapsalar da fiilyatta yasaları hiçe saydıklarını ve zorla otorite kurduklarını bunu de İran modeli bir rejimi kurmak için yaptıklarını ilerisürüyor.

Yemenli siyasi analist Necib Gulab, Salih’in mesajlarında Abdülmelik Husi’nin liderliğini reddettiğine işaret ediyor.

Husi’nin Cumhuriyet ejimi yerine kendi örgütlenme ve inanç sistemini esas alan ideolojik yapısına dikkatleri çekiyor.

2014 yılının ikinci yarısından darbe sürecine kadar Yemen’in seçilmiş demokratik meşru hükümetine karşı Husilerin ve Salih yanlılarının tüm dünyayı şaşırtan ittifakı arasında ilk çatlak olarak görülüyor.

Salih, Husiler’in İcra Komitesi hakkkında da şüpheleri olduğunu berlirtti. Darbeci ittifakın Yemen İletişim Bakan Danışmanı Fahad el-Şerefi, Abdulmelik Husi’nin kendisini Husilerin ruhâni rehberi olarak gördüğünü ve Lübnan’daki Hizbullah örgütü benzeri gizli, paralel yapılanmalar içinde olduğunu ifade ediyor.

Şerefi, Salih’in Husilerin paralel yürütme organı olduğuna dair açıklamalarının, bazı belgelerin ifşa edilmesinin de ötesinde olduğunu belirtti. Şerefi sözlerine şöyle devam etti: “Genel Halk Kongresi’nde kimse bu konudan bahsetmemişti. Eğer yönetim kurulunun Abdülmelik Husi’nin amcası Abdulkerim Emiriddin el-Husi’nin gölgesinde çalıştığını bilseydik tepkimizi erken koyardık. Ancak Salih bu konuyu daha yeni vurgulamaya başladı.”

Gulab, Salih’in cevabının Husi liderin konuşmasına tepki olarak çok hızlı geldiğini hatırlattı. Gulab değerlendirmelerine şöyle devam etti: “Husi’nin tepkilerine karşı Salih duygularını ifade etmede ve kontrol etmede daha tecrübeliydi. Darbe sonucunda ortaya çıkan hatalarda kendisini aklama girişiminde, daha da önemlisi aşırı tepkili Husi liderine hemen cevap vererek psikolojik üstünlüğü ele geçirdi.
Salih, darbe ittifakını yeniden inşa etmek için ilk kez açık şekilde konuştu.

Husilerin Salih’i kuşatmak amacıyla, aşiretlerle temaslar kurduğu açıktır. 24 Ağustos’ta Sana’da yapılacak etkinliklere Genel Halk Kongresi içerisinde de bölünme sağlamak da Husilerin stratejileri arasında yer alıyor.

Buna karşın Salih’in ülke içindeki hakimiyet alanı Husilere göre daha güçlü. Ayrıca rakiplerini zayıflatma tecrübesine de sahip.”

Şerefi ise Genel Halk Kongresi’nin kuruluş yıldönümü etkinliklerinde siyasi liderlere suikast tehlikesinin sürdüğünü belirtiyor. Bu açıdan iki taraf arasındaki gerginlik sürüyor. İşte bu gerginlik sebebiyle her iki grubun lideri de kamuoyu önünde açıkça restleşmek zorunda kaldı.

Salih konuşması boyunca birçok kez Yemen’deki meşru Destek Koalisyonu’na ve meşru seçilmiş hükğmete karşı olduğunu tekrarladı.

Şerefi’ye göre Salih barışçıl bir çıkış yolu istedi ve askeri güç bu yüzden Husiler tarafından elinden alındı.