Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Yemen’de Hudeyde’nin geri alınması için operasyon başlatıldı | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Yemen Ordusu, Suudi Arabistan liderliğindeki Arap Koalisyonu’na bağlı güçlerin desteği ile Hudeyde şehri ve limanını kurtarma operasyonlarını başlattı. Meşru Yemen hükümeti, Hudeyde’nin kurtarılması için harekete geçmeden önce İran tarafından desteklenen Husi milislerini Hudeyde Limanı’ndan çıkarabilmek için tüm barışçıl ve siyasi yolları denemiş, milis liderliği ve kurumlarına Hudeyde’den çekilme çağrısı yapmıştı.

Altın Zafer operasyonu, BM’nin Husilere Hudeydiye Limanı’ndan çekilmeleri için verdikleri süre dolduktan sonra başladı. Ancak Husiler, İran silahlarının giriş noktası ve Husiler için büyük mali kaynak olan limandan çekilerek askeri çatışmadan uzak durmaları konusunda ikna olmadı.
Operasyonun ilk saatlerinde Koalisyon güçleri bölgeyi havadan ve denizden bombaladı ve şehrin güney batısına havadan indirme gerçekleştirdi. Yemen ordusu, Hudeyde’nin güneyindeki Nehile ve Duraymi müdürlüğünün pek çok köyünü ele geçirdiğini açıklarken Koalisyon güçleri direnişe hazırlanan Husi mevzilerini bombaladı.

Kaynakların Şarku’l Avsat’a bildirdiğine göre Yemen güçlerinin Duraymi’nin kuzeyinde ilerleyerek Hudeyde Limanı’na yaklaştı. Husi saflarında da çözülmeler yaşandı. Ordu şehrin girişinin üç yönden kuşatıldığını, Husi milislerin vatandaşları evlerin çatılarında canlı kalkan olarak kullandıkları, zırhlı araçlarını şehrin sokaklarında konuşlandırarak etrafına barikatlar kurdukları ve ilerleyen orduya karşı havan topu saldırısı başlattıklarını duyurdu.

Görgü tanıkları, Husilerin otel binaları ve camiler gibi yüksek yerlere keskin nişancılar yerleştirdiklerini, zırhlı araçlarla şehirde gezip gençleri savaşa çağırdıklarını söyledi. Husiler şehrin girişinde pek çok yerde barikatlar kurdu. Bu yerlerden biri de Hamsin Caddesi’ydi.

Husi milis liderleri basın yayın organları yoluyla yaptıkları açıklamada Hudeyde sokaklarında savaşacaklarını duyurdu. Kızıl Deniz’de ve uluslararası sularda Koalisyon ya da Yemen hükümetinden gelecek bir saldırıya karşı gemilerini hedef alarak cevap verecekleri tehdidinde bulundular.

Koalisyon ve Yemen Ordusu Ortak Güçleri sözcüsü Tümgeneral Sadık David, başlattıkları kara operasyonunun düşman için ani ve şaşırtıcı olacağı söyledi. Planın direnişin dört bölüme ayrılmasıyla gerçekleştirileceğini belirtti. İlk kuvvetlerin görevinin Sahil hattının doğu kısmının tamamen özgürleştirilmesi, ikincisinin hücum, üçüncüsün hücuma takviye ve dördüncüsünün de yedek birlikler olacağını kaydetti.

Görgü tanıkları, Koalisyon’a ait zırhlı savaş gemilerinin Husilere ait kışlaları bombaladığını ve Husi ailelerinin büyük kamyonlarla Sana’ya doğru kaçtığını aktardı.

Ortak Yemen güçleri de şehrin kenar mahallelerine doğru ilerleyerek güneydeki birçok kasabayı kontrol altına aldı. Sana’dan Husilere gelen yardım kanalarını kesmek için Beyt el- Fakih bölgesinde çatışmaya girdi. Ortak Kuvvetler Komutanlığı, sivillerin savaştan etkilenmemeleri için evlerine girmeleri çağrısında bulundu.

BM Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths, Twitter hesabından gerilimi azaltma çağrısında bulundu. “İnsani krize sebep olacak Hudeyde savaşından sakınılması için taraflarla yoğun temas halindeyiz” ifadesini kullandı.

Yemen Cumhurbaşkanı Abdurrabu el- Mansur el-Hadi, Seba ajansına yaptığı açıklamada Yemen ordusunu, Koalisyon’u ve Halk direnişini insani krizin had safhaya ulaştığı Hudeyde’yi özgürleştirmeye çağırdı.

Mansur açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Siyasi çözüme yanaşmayan Husilerin icraatlarına daha fazla sessiz kalamazdık. Üç temel noktayı esas alarak siyasi çözüm için çalıştık. Çalışmaya da devam ediyoruz. Amacımız Körfez girişimi, kapsamlı ulusal diyalog çabaları ve BM’nin 2216 sayılı kararını temel alarak barışçı çözümlere ulaşmaktır. Askeri çözüme başvurmamak için tavizler verdik ancak milis darbesinin tutuşturduğu bu savaşta halkımızın rehin alınmasına ve daha fazla acı çekmesine izin veremeyiz.”

Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri İlişkilerinden Sorumlu Devlet Bakanı Dr. Enver Karkaş da yaptığı açıklamada Yemen’deki Koalisyon’un Hudeyde ve çevresine insani yardımları hızlı bir şekilde dağıtmak için kapsamlı bir plan yaptığını belirtti.

Karkaş, Twitter üzerinden yayınladığı bir dizi mesajda gıda ve temel malzemelerin dağıtılmak üzere depolandığını, halkın temel ve acil ihtiyaçlarını karşılamak için donatılmış uçak, gemi ve tırlara sahip olduklarını kaydetti.

Hudeyde’nin ilk Vali Yardımcısı Velid el- Kadimi, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte Hudeyde ve Tihama’da ilerleyen Yemen güçlerinin kararlığının Husilere büyük bir darbe indirdiğini söyledi.

Kadimi, Yemen’deki krizi çözmenin tek yolunun BMGK’nın 2216 sayılı kararı uyarınca Husilerin bütün şehirlerden çekilmesi olduğunu belirtti. Husilerin İran’a tabi olan milisler olarak değil de bir siyasi parti olarak müzakerelere katılması gerektiğini vurguladı. Kadimi açıklamasının devamında şunları söyledi:

“İnsani krizin daha fazla ağırlaşmaması için yapılacak olan tek şey Hudeyde Limanı’nın BM’nin kontrolüne devredilmesidir. Husiler, 2017’de İsmail Vild eş- Şeyh döneminde bu öneriyi reddetmişti. Yine mevcut elçi Martin Griffiths’in limanın BM’ye ya da tarafsız Küresel Liman İşletmeciliği Şirketi gibi bir kuruma devredilmesini de reddettiler. Hudeyde Limanı meşru hükümet ve Koalisyon tarafından özgürleştirildiğinde uluslararası sular güvence altında olacak ve gemiler Husilerin hedefi olmaktan korunacak. İran destekli Husi milisleri Hudeyde’deki hâkimiyetlerini fırsat bilerek ticari gemilerden ve tırlardan kanunsuz olarak vergiler alıyor. Suudi Arabistan’a en az 149 kez atılan balistik füzeler de bu yolla ülkeye sokuluyor.”

Limanın ele geçirilmesiyle Husilerin engellediği yardımların istisnasız her kesime dağıtılabileceğini söyleyen Kadimi, Husilerin ticari ve gıda malzemelerinin ülkeye girişini engellemesiyle oluşan yakıt krizi dolayısıyla hastanelerde ve genel olarak Yemenlilerin yaşamında büyük sıkıntılara sebep olduğunu vurguladı.

Kadimi, Hudeyde Limanı’nın Suudi Limanları Genel Müdürlüğü vasıtasıyla BAE ve Yemen Genel Ulaştırma İdaresi’ne geri dönüşünün daha fazla yardım gönderilmesini sağlayacağını söyledi. Gıda ve ticaret akışının yanı sıra Yemenli işadamlarının bu limandan daha fazla mal tedarik etmelerini sağlayacak denetimlerin gerçekleştirilebileceğini söyledi.

Yemen Başbakanı Dr. Ahmed bin Dağr, Husilere karşı zaferin kazanıldığını ve tek çözümün Yemenlilerin de kabul ettiği federal bir devlet olduğunu söyledi. Herkesi darbenin bitirilmesi ve devletin yeniden işletilmesi için Abdurrabu Mansur el-Hadi etrafında toplanmaya çağırdı. Aden’in kurtuluşunun üçüncü yılında Seba Haber Ajansı’na konuşan Dağr “Biz üç yıl önce Aden’in kurtuluşu için savaşıyorduk. Bugün de Sana, Hudeyde ve Taiz’i almanın eşiğindeyiz. Ardı ardına pek çok başarıya imza atıp bütün bölgeleri Husi milislerinin elinden kurtaracağız” dedi.

Dağr konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Aden’in özgürleştirilmesi cumhuriyeti ve federal devleti korudu. İran tarafından ülkemize ve Arap âlemine karşı büyük bir tehdit vardı. Ancak Arap Koalisyonu bu tehditleri durdurdu ve ülkenin yüzde 85’ini özgürleştirdi. Dünya uluslararası sularda milislerin tehdidine karşı Yemen’in yanında durdu. Bu nedenle Körfez girişimi, Ulusal Diyalog Hükümeti ve BM 2216 kararı dışında bir müzakere süreci olmayacak.”