Yemen İnsan Hakları Bakanı Muhammed Asker, Suudi Arabistan’ın kurduğu Arap ittifakı kuvvetlerinin Yemen’i özgürleştirme operasyonlarının ardından kaçan sivillerin Husiler tarafından milis olmaya mecbur bırakılmasına dikkat çekerek, Husilerin kadınların yetiştirilmesi için kamplar kurduklarını açıkladı.
Yemen İnsan Hakları Bilgi ve Rehabilitasyon Merkezi, son verilere göre milis olmaya zorlanan 459 kadının öldüğü bin 300 kadının ise yaralandığını belirtti. Husi milisleri, Yemeni ve meşru hükümetin yetkilerini ele geçirmek için yaptığı çabaların ardından yaşanan çatışmalarda başlıca kurbanların çocuklar ve kadınlar olduğuna işaret eden merkez, son bilgilere göre olaylarda 647 çocuğun öldüğüne bin 822 çocuğun ise yaralandığını açıkladı.
Yemen İnsan Hakları Bakanı Şarku’l-Avsat’a yaptığı açıklamada, “Kadınlar ve genç kızlar silahlı gruplara özellikle Husi milisler ve devrik lider Salih yanlısı güçlere katılımı yaygınlaştı” dedi. Radikallerin okuma yazma bilmeyen kadınları özellikle hedef seçtiğine işaret eden Bakan, “Genellikle kadınlar, genç kızlar ve çocuklara yönelik dini seferberlik dersleri verildikten sonra, dini görev ve kutsal mücadele anlayışıyla askeri eğitim teklifinde bulunduklarını görüyoruz” ifadelerini kullandı. Bakan, milislerin; Yemenli kabileler ve liderlerinin erkek ve kadın milislerin bir arada olmaması gerektiği anlayışıyla kadınlara özel kamplar kurmayı hedeflediğini belirtti. Bu kamplar ve kadın milisler, başkent Sana’daki okullarda ve kamplarda silah kullanma, askeri araç sürme gibi askeri eğitimlerin verilmesi için darbe hükümetinin Husiler’e yakın bakanı Hasan Zeyd’e emanet edildi.
Yemenli siyasi analist ve akademisyen Kasım el-Mahbaşi, kadınların ve çocukların çatışmalarda yer almasının toplum, barış, istikrar, kalkınma, yeniden inşa, eğitim ve öğretim için son derece tehlikeli bir durum olduğunu belirtti. El-Mahbaşi, silahlı çatışmaların yol açtığı toplumsal şiddetin, doğrudan ya da dolaylı olarak maddi ve manevi tehlike ve sorunların bir yansıması olduğunu ifade etti. Kadınların ve çocukların milis olmaya zorlandıkları ve Sana’daki devrim güçlerinin gerçekleştirdiği silahlı çatışmaların tam ortasında kaldıklarına dikkat çekti.