Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Yeni belgeler Usame bin Ladin’in İhvan’la bağlantısını ortaya koydu | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

1994’te çekilen bu fotoğraf 19 Mart 2004’te yayınlandı. Usame bin Ladin burada, Afganistan’ın Host vilayetinde düzenlediği basın toplantısında görülüyor.

CIA, 2011 yılının mayıs ayında El Kaide lideri Usame bin Ladin’in Pakistan’da yer alan Abbottabad’daki yerleşkesine düzenlediği operasyonda, dünyanın en çok aranan ismi Bin Ladin’i öldürmüştü. Bu saldırıda ele geçirilen, bilgisayar ortamında bulunan ve basılı olan yüz binlerce belge, fotoğraf ve video CIA tarafından yayınlandı.

Bin Ladin’in Pakistan’ın Abbottabad ilçesindeki evinde ele geçirilen belgelerin bir kısmının mayıs 2015, mart 2016 ve ocak 2017’de Ulusal İstihbarat Direktörlüğü tarafından kamuyla paylaşıldığı hatırlatılan açıklamada, bugünkü paylaşımın da 2014’te çıkan İstihbarat Yetkilendirme Yasası kapsamında yapıldığı kaydedildi.

79 bin sesli ve görsel kayıt

Bin Ladin’e ait bir günlük ve 180 bin adet belgenin de aralarında yer aldığı dosyalarda konuşmalar, El Kaide tarafından çeşitli amaçlarla alınmış ses kayıtları ve resimlerden oluşan 79 bin sesli ve görsel kayıt bulunduğu bilgisi paylaşıldı.

Yayınlanan dökümanlar arasında en çok ilgi çekenlerin başında ise Usame bin Ladin’in el yazısıyla kaleme alınmış not defteri var. Arapça yazılan defterde El Kaide’nin perspektifine ve dünyada yaşanan gelişmelere dair birçok önemli bilgi yer alıyor.

Ayrıca, Bin Ladin’in oğlu Hamza bin Ladin’in gençlik yıllarına ait görüntüler, Bin Ladin’in konuşmaları ve El Kaide propagandasının bulunduğu 10 bin adet görüntünün de kamuyla paylaşıldığı bildirildi.

Dosyalar, El Kaide içerisinde düşünce eksenli ayrılıkların yanı sıra 11 Eylül saldırılarının 10. yıl dönümü hazırlıkları, El Kaide’nin Arap Baharı’na yönelik stratejisi gibi birçok konuya dair bilgi içeriyor.

Günlüğünde “Umm Hamza” olarak adlandırılan bin Ladin’in karısı, kocasına, 7 yıl önce kendisinin verdiği ve bölgenin yöneticilerinin iyi olmadığını belirten bir kaset bulunduğunu belirtildi. Ayrıca Usame bin Ladin’in iki kızı Meryem ve Samia, eşi, iki oğlu Halid ve Hamza’nın babasının yerine geçebileceği bildirildi.

Dosyalarda Usame bin Ladin’in 2011 yılında başlayan Arap Baharı’na ilişkin görüşleri de bulunuyor. Bin Ladin, Arap Baharı’nda El Kaide’nin önemli rol oynaması gerektiği ile ilgili önemli ayrıntıları not almış. El Kaide’nin ilerleyen yıllarda Arap Baharı’nın yaşandığı ülkelerde attığı adımlar, Usame bin Ladin’in not defterine yazılanların yalnızca birer not olarak kalmadığını ve fiili olarak uygulamaya konduğunu gösterir nitelikte.

Zira belirtilen dönemlerde Tunus ve Mısır’da ayaklanma, Libya, Yemen, Bahreyn ve Suriye’de protestolar başladı.

Libya’da, halk ayaklanması Usama bin Ladin’in öldürülmesinden birkaç ay sonra Muammer Kaddafi’nin öldürülmesiyle sonuçlandı. Yemen’de El-Kaide daha sağlam bir taban sağlamayı başardı. Örgüt, ülkedeki kaos ve savaşın tam merkezinde ve halen aktif durumda.

İç savaş kitlesel mülteci krizine neden oldu

Suriye’de hükümetin 2011 yılının başında öğrenci protestolarına yönelik verdiği şiddetli tepki, ülke genelinde kitlesel gösterilere yol açarak bugüne kadar süren iç savaş ve kitlesel mülteci krizine neden oldu.

Notlarda, El-Cezire TV’de bir Yemenlinin korkunç görüntülerinin yayınlamasını da eleştiriliyor. Çocukların bu görüntüleri izlemesini engellemek için kanalın ekranlarında bir uyarı verilmesi gerektiğini ifade ediliyor. Ancak notta, Katar hükümetinin desteklediği, iktidardaki Arap rejimlerini yıkmaya ve devrim başlıklarını yükseltme rolüne övgü de var.

El-Cezire notları dikkat çekici

Bin Ladin’in El-Cezire ile ilgili notlarının en dikkat çekici bölümü 51. sayfada yer alıyor. Kanalın özellikle Tunus’taki rolüne atıfta bulunarak El-Cezire’nin Arap Bahar’ında önemli bir rol oynadığı vurgulanıyor.

Doha’da bulunan Müslüman Kardeşler örgütünün müftüsü Yusuf El-Karadavi’nin bin Ladin’le devrimler hakkında istişare ettiği de kaydediliyor.

Ayrıca sayfa 51’de Karadavi’nin konuşması ve Libya’da yaşananlara atfen “Belki de isyancılar haklı” diyerek yardımcı olabileceğini belirtiyor. Bin Ladin, örgütünü el-Cezire ile devam ettirme ihtiyacını vurgulayarak, Katar’ın El-Cezire’sinin planlarını gerçekleştirmek için en güçlü ve en iyi medya müttefiki olacağını vurguluyor.

“Devrimlerin zamanlaması konusunda çok üzgünüm”

Bin Ladin, bölgenin bazı devrimlerinde olayların hızlı bir şekilde başlamasından endişe ediyor gibi görünürken, iktidardaki rejimlerin iktidarı her ne pahasına olursa olsun kontrol etmeye çalıştığı için kademeli sürecin muhalif tepkilerden kaçınmasına yardımcı olacağına inanıyor.

Bin Ladin, hangi ülkeden bahsettiği bilinmiyor olsa da şöyle söylüyor: “Bu devrimlerin zamanlaması konusunda çok üzgünüm,” dedi. Onlara çok yavaş ilerlemelerini söyledik.’

Bin Ladin, Libya ile ilgili olarak, ayaklanmanın “cihatçılara kapı açtığına” inandığını söyledi. Bunlar el-Kaide için operasyon alanı olacak. Libya, Akdeniz’e (Somali) dönecek. Bu yüzden Kaddafi ve oğlu, aşırılık yanlılarının denizden geleceğini söylüyor.

Ancak bin Ladin, Libya’daki radikal grupları destekleyen bir bildiri yayınlamaya gönülsüz görünüyordu ve Kaddafi devrildiğinde ABD’nin ülkedeki faaliyetini genişletmeye çalışacağından korkuyordu.

Yemen’de devrim

Yemen’deki el-Kaide, uluslararası örgütlerin en aktif olanlarından biri. Bu dönemde Yemen’in devrik lideri Ali Abdullah Salih iktidardan uzaklaştırılmadan önce örgüt, Yemen başkanına karşı bir suikast düzenlemeyi planlamış. Belgelere göre Bin Ladin, Arap Baharı sırasında Yemen’deki “devrim”in başarısının bölgede geniş yankı uyandıracağını öngörüyordu. Ancak günlükte, Ortadoğu’da yaşananlar hkkında yeterli bilgiye sahip olduğuna dair çok az kanıt var. Bin Ladin’in son aylarında ABD Özel Kuvvetleri’nin bulunduğu ve öldürüldüğü Abbottabad vilayetindeki evde tamamen tecrit edildiğini belirtildi. Ayrıca, Bin Ladin’in akrabalarının da istihbarat servisleri tarafından korunduğu açıklandı.

Dünyevi zevkler saplantı

Ele geçen bilgisayarda yer alan dosyalarda bin Ladin’in fikirlerinde, henüz lise yıllarındayken ilk kez “cihadcılar” olarak adlandırılanları benimsediği açıklandı. Bu, o sırada yaşadığı ortamının bir sonucuydu. Usame bin Ladin’in radikal ideolojisinin gelişimi üzerine el-Kaide lideri, hareketin öğretilerini “sınırlı müfredat” olarak tanımlamasına rağmen Müslüman Kardeşler ideolojisine uyduğunu belirtiyor. Bin Ladin, lisedeyken “cihad” dediği şeyi ciddi olarak düşünmeye başladığını ve ilk yıllarından beri zengin olan babasından yeni bir lüks saat almak istemediğini hatırlatarak “dünyevi zevklerden” saplantı olarak bahsediyor.

Bin Ladin’in notlarında ayrıca “Müslüman Kardeşler gibi beni yönlendiren belli başka bir grup yoktu” dediği belirtildi. Bin Ladin’in İran’ın en üst düzey lideri Ali Hamaney’den ailesinin bir üyesini serbest bırakılmasını istediği, Bin Ladin’in oğlu Hamza’nın düğün görüntülerinin yayınlandığı videodan, düğünün İran’da bir yerde yapıldığı, Bin Ladin’in Tahran’la yakın ilişkide olduğu vurgulandı.

İran’a “tehdit” yaratmayın talimatı

Videoda, 1981 yılında Mısır Cumhurbaşkanı Enver Sedat’ı öldüren Halid İslambulu’nun abisi Muhammed İslambuli de yer alıyor. Belgelerde ayrıca, İran ile el-Kaide arasında birtakım anlaşmazlıklar olmasına rağmen bin Ladin, örgütünün İran’a “tehdit” yaratmamasını ve onu “el-Kaide için önemli bir yol” olarak nitelendiren doğrudan ve açık talimat verdiği kaydediliyor.

Bin Ladin’in günlüğünün bir bölümünde de 14 yaşındayken kardeşleriyle çıktığı Avrupa seyahatinden notlar ve fotoğraflar bulun uyor.du. Bin Ladin’in günlüğüne, İngiltere’de yazar William Shakespeare’ın yaşadığı evi ziyaret edip etkilenmediğini ve Batı kültürünü ‘yozlaşmış’ bulduğunu yazdığı dikkat çekiyor. Ayrıca Bin Ladin’in, bütün dünyada Müslüman yönetimlerin kurulmasına ilişkin hayaline dair ifadeler de yer alıyor.