Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

YPG Komutanı: Şam bize sadece insani ve tıbbi yardımda bulunuyor | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Şarku’l Avsat’a konuşan YPG Komutanı Sipan Hamo, YPG savaşçılarının, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) ait 11 tankı ve Ankara tarafından desteklenen diğer muhalif birimleri etkisiz hale getirdiğini belirterek, Washington’un, TSK ve Suriyeli muhalif grupların, Halep’in kuzeydoğusunda bulunan Münbiç’e girmesine izin vermeyeceğini vurguladı.

“Türkiye henüz hedefine ulaşamadı”

Şam’dan aldıkları tek yardımın insani ve tıbbi olduğunu söyleyen Hamo, Zeytin Dalı hakkında yaptığı yorumda ise, “Türkiye, saldırıya başladıktan 17 gün sonra, hiçbir hedefine ulaşmadı. Şu anda planlarını denetleme sürecinde. Çünkü bu iş, Türkiye için geri dönüşü olmayan bir hayatta kalma konusudur. Türkler, harekatı başlattığında günler içinde hedeflerine ulaşacaklarını düşündüler. Ancak, bu henüz gerçekleşmedi” diye konuştu.

“Türkiye Afrin ve Halep’i kontrol altına almak istiyor”

Hamo değerlendirmelerine şöyle devam etti, “Türkiye, Kürtlerin iradesini ortadan kaldırmak istiyor. Ancak taktiksel olarak, Afrin’i ve daha sonra da Halep’i kontrol etmek istiyor. Çünkü, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Osmanlı İmparatorluğu’nun bir parçası olarak gördüğü Halep’i her zaman almak istedi. Fakat, Türkiye şu an sıfır noktasından daha fazla ilerleyemedi. Yaklaşık 500 metre, bazı yerlerde ise 3 kilometre derinlikte bir ilerleme kaydetti. Ancak, bu askeri ilerleme pek önemli değil.”

YPG’nin kullandığı anti tank füzeleri hangi ülkeye ait?

Hamo ve Suriyeli diğer Kürt liderler, Afrin ve Türkiye sınırı arasındaki tankları anti tank füzeleri ile hedef alan YPG’li savaşçıların video görüntülerini Şarku’l Avsat’a gönderdi.

YPG’nin elindeki füzelerin bazılarının ABD yapımı olduğu ve Suriye Demokratik Güçleri (SDG) çatısı altında bulunan YPG’ye DEAŞ’a karşı savaşta kullanılması için verildiği, Rus yapımı Konkurs füzelerinin ise Rusya veya Şam tarafından verildiği düşünülüyor.

Hamo ise bu konuda gelen bir soruya, “Füzeler Rus veya ABD yapımı değil. Bunlar karaborsadan aldığımız ısı güdümlü füze ve bunları biz geliştirdik” şeklinde cevap verdi.

“Şam’dan sadece insani ve tıbbi yardım aldık”

YPG komutanı, Şam’dan TSK ile mücadelede YPG’ye destek gelip gelmediği sorusuna ise, “Açıkçası, Suriye devletinin Türk askerinin saldırısını püskürtmek için Suriye sınırını korumak ve savunmakla yükümlü olduğu açıktır. Ancak biz Şam’dan sadece insani ve tıbbi yardım aldık” şeklinde yanıtladı.

Şam, YPG birimlerinin takviye için Münbiç’ten ve Halep’in doğusundan rejimin kontrolündeki alanlardan Afrin’e geçişini kolaylaştırmıştı.

Hamo bu konuda, “Keşke Suriye devletinden bize destek gelse. Rejim tarafında sessizlik var. Sadece izliyorlar. Ortak düşmanımızla savaşta bize yardım etmiyorlar” değerlendirmesinde bulundu.

“Türkiye’nin harekatı nedeniyle Rusya’ya karşı öfke var”

Sipan Hamo, Moskova ziyaretinden bu yana, Rus ordusuyla olan iletişimin kesintiye uğradığı bilgisini vererek, Afrin’de Türkiye ile suç ortaklığında bulunduğu için, Rusya’ya karşı öfke olduğunu söyledi.

Rusya’nın kontrolü altındaki Suriye hava sahasında, Rusya’nın rızası olmadan Türkiye’nin bir hava saldırısı gerçekleştiremeyeceğini söyleyen Hamo, “Tel Rıfat’taki Rus güçleri ile bizim kuvvetlerimiz arasında, operasyonel anlamda bir iletişim kanalı hala duruyor” diye konuştu.

“Türkiye, ancak Rusya ile anlaşma yaparak Münbiç yakınlarına gelebilir”

TSK’nın, ABD askerlerinin konuşlandığı Münbiç’e gelip gelemeyeceği sorusuna Hamo şöyle yanıt verdi, “Türkler çok şey söylüyor. Onların çok hırsı var. Bir anlaşma olmadıkça, Türk ordusu Münbiç’e ulaşamaz. Türkler, ABD askerlerinin Münbiç’ten çekilmesini istedi, ancak Washington reddetti. Fakat, Türkler belki Ruslar ile anlaşma yaparak, Rus ordusunun kendisine bir nokta oluşturduğu Münbiç yakınlarındaki bölgeye ulaşmaları mümkün olacak.”

Türkiye, 20 Ocak’tan bu yana, Özgür Suriye Ordusu’yla (ÖSO) birlikte, Suriye’nin kuzeyindeki Afrin bölgesinde, ‘terörist’ olarak adlandırdıkları YPG unsurlarını hedef alıyor.

Ankara, sınırlarında bulunan Kürtlerin, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) gibi kendi kendini yönetme ihtimalinden endişe ediyor.

Zeytin Dalı olarak isimlendirilen harekatta, TSK’ya ek olarak, kendisine bağlı ‘özel kuvvetler’ ve ÖSO birimlerinden 20 bin kişi katılırken, Türk savaş uçakları da, Suriye’de Fırat Nehri’nin batısında kalan alanlarda hava sahasını kullanmak için Rusya’dan ‘yeşil ışık’ aldı.