Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Zafer kutlayan Trump Demokratlarla birlikte çalışmaya hazırlanıyor | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

ABD’li seçmenler, salı günü gerçekleştirilen oylamayla ABD Başkanı Donald Trump’ın performansını değerlendirdi. Oylama sonucunda Kongre’nin alt ve üst kanatları arasında iki ayrı durum meydana çıktı. Demokratlar, Temsilciler Meclisi’nde çoğunluğu Cumhuriyetçilerin elinden alırken Cumhuriyetçiler de Senato’daki çoğunluğunu korudu. Ara seçim sonuçlarını kutlayan Trump, “Bu büyük bir başarı, hepinize teşekkür ederim” dedi.

Trump, her ne kadar Temsilciler Meclisi’nde kaybetmiş olsa da özellikle kırsal alanlarda etkili olduğunu bir kez daha kanıtladı.

Twitter üzerinden paylaşımda bulunan Trump, destekçilerinden birinin kendisi hakkında kullandığı şu ifadeleri aktardı:

“Bu seçimlerde son 105 yılda sadece 5 kere görevdeki Başkan Senato’da koltuk kazandı. Bay Trump’ın kendine has büyüsü var.”

ABD Başkanı Donald Trump’ın Beyaz Saray Danışmanı Kellyanne Conway, Cumhuriyetçilerin Senato’da ek sandalye elde etmesinin partinin ve başkanının popülaritesinin en iyi kanıtı olduğunu ifade ederek başkanın Kongre’deki muhalefet partisinin lideriyle görüşmesini ve onu tebrik etmesini gerektiren eski politik geleneğe göre hareket ettiğini vurguladı.

Trump’ın Demokrat lider Nancy Pelosi ile irtibatı hakkında konuşan Conway, başkanın Kongre’de Demokratlarla çalışmak zorunda olduğunun farkında olduğunu söyledi.

Partisinin Senato’daki egemenliğini güçlendiren ara seçimleri Cumhuriyetçiler için “büyük bir gün” olarak nitelendiren Trump, altyapı ve sağlık hizmetleri konusunda Demokratlarla uzlaşıya varmalarının mümkün olduğunu vurguladı.

Beyaz Saray’da düzenlediği basın toplantısında konuşan Trump şunları söyledi:

“Dün büyük ve harika bir gündü. Dün Cumhuriyetçi Parti, tarihe meydan okuyarak Senato’daki çoğunluğumuzu güçlendirdi. Gelecek yıl Amerikan halkı için ekonomik büyüme, altyapı, ticaret ve düşük maliyetli ilaç konularında kayda değer sonuçlar almak için birlikte çalışabileceğimizi umuyoruz.”

Nancy Pelosi’ye övgülerini ve tebriklerini ileten Trump “Herhangi bir anlaşmaya varabilir veya varmayabiliriz. Bu mümkün. Altyapı konusunda birçok ortak noktamız var. Ayrıca sağlık bakımı ile ilgili bir şeyler yapmak istiyoruz. Birlikte yapabileceğimiz büyük işler var” dedi.

New York Times gazetesinin yayınladığı son verilere göre Demokratlar 435 sandalyeli Temsilciler Meclisi’nde 229 sandalye elde etmeye doğru yol alırken Cumhuriyetçiler ise 206 sandalye ile sekiz yıldır ellerinde bulundurduğu çoğunluğu kaybetmiş olacak. Senato’da ise Cumhuriyetçi çoğunluğun yüzde 51’den yüzde 53’e yükselmesi bekleniyor.

Trump, 2020 öncesinde konumunu güçlendirdi

Beyaz Saray, Trump’ın birkaç gün önce partisinin Temsilciler Meclisi’ni kaybetme olasılığına dair yapmış olduğu açıklamalarda aslında söz konusu sonuçlar için hazırlıklıydı.

ABD Başkanı, tüm ağırlığını Senato ve eyalet yöneticilerini desteklemek yönünde kullandı. Bu strateji meyvesini verdi. Trump’tan destek alan ve onu son birkaç gün içinde eyaletlerinde karşılayan adayların çoğunluğu kazandı. Florida, Indiana, Missouri ve Montana bu eyaletlerin başında geliyor.

Beyaz Saray Sözcüsü Sarah Sanders’in aktardığına göre ABD Senatosu Çoğunluk Lideri Cumhuriyetçi Senatör Mitch McConnell ile irtibata geçen Trump, Senato’da kaydedilen tarihi gelişmeden dolayı kendisini kutladı. Cumhuriyetçiler, Meclis’teki çoğunluğunu pekiştirirken Trump’a 2016’da oy veren bölgeler genel olarak bir kez daha ABD Başkanı’na olan desteklerini dile getirdi.

Cumhuriyetçilerin Senato’nun kontrolünü ele geçirmeleri ile birlikte parti mümkün olduğu kadar federal muhafazakâr hâkimlerin onaylanması çabasında Trump’ı destekleyecek. Bu, Trump döneminin en önemli başarılarından biri olacak. Belki de seçimlerin Cumhuriyetçi Parti üzerindeki en önemli etkisi, Başkan Trump’ın mesajına bir sonraki başkanlık seçimlerine hazırlık olarak daha fazla bağlı kalması olacaktır.

Temsilciler Meclisi’nin Demokrat kanadın elinde olması ne anlama geliyor?

Başkan Trump geçtiğimiz iki yıl içerisinde Kongre’nin her iki kanadını da elinde bulunduran partisi ile geniş bir yasama özgürlüğü marjına sahip oldu. Fakat iki ay sonra yeni Demokrat milletvekillerinin göreve gelmesiyle birlikte yasalarının geçirilmesi hususunda muhalif parti ile iş birliği içinde çalışmak zorunda kalacak.

Trump’ın pazarlık etmesi gereken sorunların başında birçok Demokratın radikal olarak değerlendirdiği göç politikaları ve Meksika ile sınır duvarının finanse edilmesi geliyor. Bununla birlikte Trump’ın büyük şirketlere yönelik vergi indirimleri yapması da zorlaşacak.

Başkan George W. Bush’un eski danışmanlarından Scott Jennings, NPR radyoya yaptığı açıklamalarda, Demokratların Trump yönetiminin yasama hususundaki önceliklerini engellemeye çalışmaları ile birlikte Kongre’de çok sayıda çıkmaza tanık olunacağını söyledi.

Ancak Beyaz Saray’daki temel endişe, Demokratların Temsilciler Meclisi’ne geri dönmeleri ile birlikte açacakları soruşturmalar…

Demokrat kanadın önde gelen isimlerinden Adam Schiff, ocak ayı itibariyle Temsilciler Meclisi’nde İstihbarat Komitesi Başkanı olarak görev alacak. İstihbarat Komitesi, Trump kampanyası ile Rus yetkililer arasında iddia edilen bağlantılar ve başkanın yurt dışındaki ekonomik çıkarları da dahil olmak üzere bir dizi meseleyi ele alacak. Ayrıca Başkan Jimmy Carter’dan bu yana tüm Amerikan başkanları tarafından benimsenen bir gelenek olarak bilinen “vergi beyanında bulunma” uygulamasına ilişkin Beyaz Saray Başkanı’nı zorlayacak.

Milletvekillerinin ayrıca yolsuzluk ve pozisyonunu suiistimal etmekle suçlanan İçişleri Bakanı Ryan Zinke, İskân ve Şehircilik Bakanı Ben Carson, Ticaret Bakanı Wilbur Ross ve Eğitim Bakanı Betsy DeVos hakkında soruşturma açmaları bekleniyor.

Demokratların Temsilciler Meclisi’ni kazandığının teyit edilmesinin ardından şu soru çoğu ABD haber sitesinde tekrarlandı:

“Demokratlar bir azil süreci başlatacaklar mı?”

Öyle görünüyor ki, Demokrat Parti seçmenleri arasındaki popülaritesi düşük olmasına rağmen Temsilciler Meclisi’nde parti sözcüsü olması beklenen Nancy Pelosi başta olmak üzere önde gelen Demokratlar bu varsayımı reddediyor.

Dün düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulunan Pelosi, ülkenin bölünmeden ve kutuplaşmadan bıktığını dile getirerek partisinin somut sonuçlara ulaşmaya yönelik çabalarını vurguladı. Konuşması sırasında Başkan Trump’a örtülü bir mesaj gönderen Pelosi, anayasa tarafından yönetimin kontrol ve muhasebesi için belirlenen mekanizmaların onarılacağını söyledi.

Demokratik Ulusal Komite Başkanı Tom Perez dün yaptığı basın açıklamasında Temsilciler Meclisi’nin önceliklerinin her iki partinin seçmenlerinin kaygıları doğrultusunda olacağını belirterek bunun “herkesi himaye eden bir sağlık bakım sistemi, istihdamı teşvik eden altyapı projeleri, yüksek kalitede genel eğitim” gibi maddeleri içerdiğini ifade etti.

Pennsylvania’dan seçilen ABD Temsilciler Meclisi Üyesi Conor Lamb ise Pelosi için oy vermeyeceğini açıkladı. CNN’e konuşan Lamb, Temsilciler Meclisi’nin uyuşturucu bağımlılığıyla mücadeleye, sağlık hizmetlerini geliştirmeye ve altyapı meselelerine odaklanmasını istediğini dile getirdi.

İlk istatistiklere göre seçimlere 113 milyon kişi katıldı. Bu sayı, 2014’te 83 milyon ve 2010’da 96 milyon olarak kaydedilen semen katılım oranından daha fazla.

The Cook Political Report’a göre kadınlar toplam seçmenlerin yüzde 52’sini oluştururken Temsilciler Meclisi’nde 2019 yılında 100’den fazla kadın yer alacak.

ABD’nin Michigan eyaletinden seçimlere giren Filistin asıllı Rashida Tlaib ve Minnesota eyaletinden seçimlere giren Somali asıllı Ilhan Omar, Temsilciler Meclisi’ne giren ilk Müslüman kadın unvanına sahip oldular.

Somali’den bir mülteci olarak ABD’ye giren ve örtülü bir kadın olan Ilhan Omar, Twitter üzerinden yaptığı bir paylaşımda “Birlikte kazandık. Teşekkürler” ifadelerini kullandı.

Filistinli bir anne ve babanın çocuğu olarak Detroit’te doğan Rashida Tlaib’a bir mesaj gönderen Omar, “Kız kardeşim Rashida Tlaib’i zaferinden dolayı kutluyorum! Sizinle birlikte Temsilciler Meclisi’nde olmayı sabırsızlıkla bekliyorum” dedi.

Ayrıca Demokrat aday Sharice Davids, Cumhuriyetçi aday Kevin Yoder’ın önüne geçerek Kansas 3’üncü bölgeden sandalye kazandı. Daavids, ABD tarihinde Kongre’ye seçilen ilk yerli Amerikalı kadın unvanını elde etti. Demokrat Partili Debra Haaland ise New Mexico 1’nci bölgeden sandalye kazanmayı başararak seçimi kazanan ikinci yerli Amerikalı kadın oldu.

Colorado eyaletindeki valilik seçimlerini kazanan Demokrat aday Jared Polis ise ABD’de eşcinsel olduğunu açıkça ilan eden ilk vali olarak tarihe geçti.

Latin Amerikalı olan 29 yaşındaki Alexandria Ocasio-Cortez, seçimleri kazanarak Temsilciler Meclisi’nin en genç kadın üyesi olurken 66 yaşındaki kıdemli meclis üyesi Mike Capuano karşısında başarı elde eden 44 yaşındaki Ayanna Pressley, Kongre’de Massachusetts’i temsil eden ilk siyah kadın oldu.

ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence’in kardeşi Greg Pence, Indiana eyaletinden Kongre üyesi seçildi. Kazanmasının ardından açıklamalarda bulunan Pence, “Birçoğunuz gibi Başkan Trump benim halen ilham kaynağımdır. Orta sınıflar için mücadele eden başkanın programını destekliyorum” ifadelerini kullandı.

Demokratların İllinois’ten vali adayı JB Pritzker, cumhuriyetçiler karşısında önemli bir zafer elde ederek ülkenin en zengin politikacısı oldu. Forbes’in verilerine göre Pritzker’in serveti 3,2 milyar dolar. Pritzker, Illinois Valisi olarak göreve başladığında 3,1 milyar dolar serveti olan ABD Başkanı Donald Trump’tan “en zengin politikacı” unvanını alacak.