Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Zarif, nükleer anlaşmada ‘fikir birliğine’ yönelik güvenini yineledi | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, ABD yaptırımlarının ilk aşamasının başlamasından 4 gün sonra, 3 Ağustos’ta, Tahran ile imzalanan nükleer anlaşmayı sürdürme konusunda “küresel bir fikir birliğine” olan güvenini yineledi. Çinli mevkidaşı Wang Yi ile bir araya gelen Zarif, anlaşmanın korunması için Çin’in oynadığı role dikkat çekti. ABD’li kaynaklar ise Pekin ile İran petrolü alımlarını artırmama konusunda anlaştığını duyurdu.

Cevad Zarif, 3 Ağustos’ta Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) ülkelerinin dışişleri bakanları ile Singapur’da gerçekleştirilen toplantıların ikinci gününde yetkililer ile görüşme konusunda yoğun çaba sarf etti. İranlı Bakan yaptığı açıklamada Çin, Singapur, Tayland, Avustralya ve Endonezya dışişleri bakanları ile bir araya geldiğini belirtti. Zarif, “Nükleer anlaşmayı sürdürmek için koordineli eylemlere ihtiyaç olduğu konusunda net bir görüş birliği var” dedi.

Zarif, Tahran’ın nükleer anlaşma konusundaki imtiyazlarını güvence altına alma hususunda anlaşmayı sürdüren ülkelere ve Avrupa uygulamalarına da değindi.

Diğer taraftan AB Dış Politika Sorumlusu Federica Mogherini, “AB, ABD ambargosuna rağmen İran’la ekonomik ve ticari ilişkileri güçlendirmeyi amaçlıyor” ifadelerini kullandı. İran medya organlarının aktardığına göre Mogherini, “ABD’nin nükleer anlaşma yükümlülüklerini ihlal etme ve ambargo uygulama kararına rağmen, İran’la ekonomik ve ticari ilişkileri sürdürmeye ve güçlendirmeye kararlıyız” dedi.

Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Sorumlusu Federica Mogherini de ABD ambargolarına rağmen Tahran ile ekonomik ve ticari ilişkileri güçlendirmeye yönelik Avrupa girişimlerine dair açıklamalarda bulundu. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Mogherini, ABD’nin uygulamaları dolayısıyla İran ile iş birliğinin zor olacağını da kabul etti.

İran’dan Çin açıklaması

Zarif, Çinli mevkidaşı Wang Yi ile görüşmesi sonrasında anlaşmanın korunması hususunda Çin’in önemli bir rol oynadığını belirtti. Reuters’ın aktardığına göre Zarif, “Çin, Kapsamlı Ortak Eylem Planı’nın (nükleer anlaşma) uygulanmasında ve şu anda sürdürülmesinde eksen bir rol oynayacaktır” ifadesini kullandı.

İranlı Bakan, ABD Başkanı’nın 8 Mayıs’ta anlaşmadan çekilmesinin ardından Çin de dahil olmak üzere Tahran’ın ve nükleer anlaşmada kalan ülkelerin anlaşmanın sürdürülmesi çabalarına atıfta bulundu.
Diğer taraftan Bloomberg ajansının kaynaklardan aktardığına göre Pekin, İran ham petrolü alımlarını artırmama konusunda anlaştı. Zarif ise sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, Körfez sularındaki ABD varlığını eleştirdi. Alman Haber Ajansı’nın (DPA) aktardığına göre Zarif, “ABD güçlerinin vatanlarından 11 bin kilometre uzakta ne yapacaklarını bilmiyorum” ifadelerini kullandı. Zarif ayrıca, ABD ve Körfez suları arasındaki mesafeyi gösteren bir fotoğraf da paylaştı.

ABD – İran gerilimi

Devrim Muhafızları komutanlığı ve İran’ın Çıkarlarını Koruma Konseyi Genel Sekreteri, 3 Ağustos’ta Trump’ın İran’a karşı yaptırım ve uygulamalarının herhangi bir sonuca ulaşamaması durumunda sadece ABD ekonomisini değil ABD’nin pozisyonunu da etkileyeceğini vurguladı. Fars Haber Ajansı’nın haberine göre Genel Sekreter, ABD planının başarısızlığının küresel bir nefrete ve Washington’ın ABD’nin geri adım atmasına yol açacağını söyledi.

Aynı şekilde Fransız Haber Ajansı’nın (AFP) aktardığına göre ABD’li bir yetkili geçen perşembe günü Körfez’deki İran deniz manevraları hakkında açıklamada bulundu. Yetkili onlarca geminin perşembe günü erken saatlerde tatbikat yaptığını ifade etti.

ABD’li yetkili ayrıca, “Tatbikatlara katılan gemilerin çoğu, küçük saldırı botlarıdır. Ancak bölgedeki ABD gemileriyle herhangi bir temasları olmadı” açıklamasında bulundu.

ABD Merkez Askeri Bölgesi Sözcüsü geçen perşembe günü, ABD’nin Körfez’de, Hürmüz Boğazı’nda ve Umman Körfezi’nde artan İran deniz operasyonlarının farkında olduğunu ifade etti.

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani de geçen ay, ABD Başkanı Donald Trump’a petrol ihracatına karşı boğazları kapatma tehdidinde bulunmuştu. Ruhani, “ABD’nin İran ile savaşın ve mücadelenin ne olduğunu bilmesi gerekiyor” diye konuşmuştu. Trump ise kişisel Twitter hesabı aracılığıyla, “Bir daha asla ama asla ABD’yi tehdit etmeyin aksi halde tarih boyunca bunu yaşayanlar gibi acısını çekeceksiniz” ifadelerine yer vermişti.

İran Ordusu Kara Kuvvetleri Komutanı Emir Kiyumers Haydari de 3 Ağustos’ta “Hürmüz Boğazı herkese açık. Ama istediğimizde Boğaz’ı kapatırız” dedi.

Tahran Cuma Namazı Hatibi Kazım Sıddıykı de ABD’lilerin müzakere ehli olmadığı açıklamasında bulundu. Sıddıyki, yaptığı Cuma vaazında, “Bu ülke ile bir gün eğer müzakere yapılırsa bile ABD’nin bu yönetimi ve Başkanı ile müzakere mümkün değil” ifadesini kullandı.

İran İçişleri Bakanı Abdulrıza Rahmani Fazli de İran’ın ABD ile müzakere şartının nükleer anlaşmaya geri dönüşü anlamına geldiğini söyledi. Fars Haber Ajansı’nın aktardığına göre Fazli, geçen perşembe günü İran’ın kuzeydoğusundaki Azerbaycan eyaletinde yaptığı açıklamada, “ABD’ye güvenmiyoruz. Şu an ön şart olmaksızın bizimle müzakere etmek istiyorlar. Ancak ön şartımız, nükleer anlaşmaya geri dönmeleri” dedi.